Fethi Okyar'ın İzmir gezisinde büyük sevgi gösterileriyle karşılanması sonucu çıkan olaylar ve belediye seçimlerinde hile yapıldığı iddiaları üzerine dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya hakkında gensoru önergesi vermesi, Cumhuriyet Halk Fırkası'nda hoşnutsuzluk yarattı. Mecliste partinin, irtica ve komünizme destek vermekle suçlanması ve Atatürk'ün de yeni parti deneyiminden hoşnutsuzluğunu belirtmesi üzerine Fethi Okyar, 17 Kasım 1930'da İçişleri Bakanlığı'na başvurarak partinin kapatıldığını bildirdi.
Serbest Cumhuriyet Fırkası
Cumhuriyet döneminin ikinci önemli muhalefet partisi Serbest Cumhuriyet Fırkası’dır.Serbest Cumhuriyet Fırkası, kendinden önce kurulan ve 5 yıl önce kapatılmış bulunan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasına göre gerek kuruluş ve gerekse sona eriş biçimine göre oldukça farklı özellikler gösterir. İki partide Cumhuriyet Halk Fırkası içerisinden doğmuş olmasına rağmen, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, doğal bir muhalefet hareketinin partiden ayrılmasıyla oluşmuştur.
Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kurulmasının bir çok nedeni vardır. Dış dünyanın doğrudan ve dolaylı etkileri ve ekonomik güçlükler dışındaki nedenleri şöyle sıralamak mümkündür:
1. Meclis içinde Hükümet denetimi sağlamak ve böylece iktidarların keyfi ve yanlış politikalar ve uygulamalar yapmalarına mani olmak. Tek partinin bulunduğu bir mecliste milletvekilleri onaylamasalar bile hükümetlerin bazı uygulama ve kararlarına karşı çıkmamaktadırlar. Böylece meclisin hükümet üzerinde yapması gereken denetim görevi yeterince yerine getirilememektedir. Bu nedenle meclis içerisinde yer alacak ikinci bir partiyle hem hükümet ve hem de iktidar partisi denetlenebilecekti.
2. Cumhuriyetin ve çok partili demokrasinin gereğini yerine getirmek, böylece ülkenin dışarıdaki görünümünü değiştirmek. Özellikle Cumhuriyet rejimi çok partili hayata geçişi bir anlamda gerekli kılmaktaydı. Çünkü bir ülkede Cumhuriyetten söz edilebilmesi için orada birden çok siyasal parti olmalıdır. Dolayısıyla çok partili hayat Cumhuriyetin vazgeçilmez bir esasıdır. Milli Mücadele’nin başından beri halk egemenliğini savunan ve bu yolda önemli adımlar atan Mustafa Kemal Paşa, şartların uygun olduğunu gördüğü 1930 yılı içerisinde çok partili hayata geçilmesine karar vermişti. Böylece Avrupalı ve Amerika’lı yazarların ve gazetecilerin son zamanlarda öne sürdürdükleri” Türkiye’de yeni rejimin görünürde demokrasi olmasına karşın aslında bir diktatörlük olduğu” yolundaki haksız ithamlarına da cevap verilmiş olunacaktı.
3. İnkılapların halk tarafından benimsenme düzeyini ölçmek için muhalif bir partinin kurulmasının bizzat Mustafa Kemal Paşa tarafından istenilmişti. Ülkeyi idare eden tek bir partinin yanı sıra muhalif bir partinin olması, o zamana kadar çeşitli nedenlerle suskunluk içerisinde bulunan halk kitlelerinin suskunluklarını bozacak, böylece inkılapların halk arasında ne ölçüde benimsenmiş olduğu anlaşılacaktı. Ayrıca o güne kadar ortaya çıkmamış olan problemlerde ortaya çıkacak ve çözüm yolları aranacaktı.
4. Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kurulmasıyla ilgili bir başka nedende, Mustafa Kemal Paşa’nın, Meclis, parti ve memleket içinde İsmet Paşa’nın elde ettiği nüfuzu kırmak ve onu devre dışı bırakmak isteğiyle ikinci bir muhalefet partisinin kurulmasını istediğidir.
Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın fiilen ortaya çıkışını sağlayan olaylar, eski Başbakanlardan ve o dönemde Paris Büyükelçiliği görevinde bulunan Ali Fethi Bey’in 1930 yılının sonlarına doğru (22 Temmuz) iznini geçirmek üzere İstanbul’a gelmesiyle başlamıştır.
Serbest Cumhuriyet Fırkası 12 Ağustos 1930’da resmen kurulmuştur. Yeni partinin siyasal yelpazedeki yeri Atatürk ile Fethi Bey arasına da konuşulup kararlaştırılmıştı. Hatta partiye “Serbest Cumhuriyet Fırkası” adı da M. Kemal Paşa tarafından verilmişti. M. Kemal Paşa güvendiği arkadaşlarının yönetiminde Mecliste hükümet denetimi yapacak ve ülkeyi çok partili hayata hazırlayacak olan Serbest Cumhuriyet Fırkası’na, teşkilatlanması için gerekli parayı ve yeterli sayıda milletvekili vereceğini belirtmişti. Gerçekten de Mustafa Kemal Paşa, yeni partiye oldukça önemli miktarda para verdirmiş, Serbest Cumhuriyet Fırkasına katılacak milletvekili sayısı ise 40 olarak belirlenmişti. Yeni partiye girecek milletvekillerinin bazılarını bizzat Mustafa Kemal Paşa belirlemişti
Serbest Cumhuriyet Fırkası’na geçen milletvekili sayısı belirlendiği gibi olmamış ve bu partiye geçen milletvekili sayısı 15’de kalmıştır. Partinin Başkanlığı’na Ali Fethi Bey, Genel sekreterliğine ise Nuri (Conker) Bey getirilmişti. Ayrıca Kars Milletvekili Ağaoğlu Ahmet Bey, Erzurum Milletvekili Tahsin Bey, Niğde Milletvekili Dr. Reşit Galip Bey, Şebinkarahisar Milletvekili Mehmet Emin Bey (Yurdakul) gibi önemli isimler vardı. Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın Aydın il başkanlığını bilahare Demokrat Parti’nin kurucularından biri ve 1950-1960 döneminin Başbakanı olan Adnan Menderes üstlenmişti.
Liberal bir üslupla kaleme alınan ve liberalizmi savunan Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın proğramı 11 maddeden oluşuyordu. On bir maddelik bu kısa programın ilk maddesi, Fırkanın cumhuriyetçilik, milliyetçilik ve laiklik esasına bağlı kalacağını açıklıyordu. Ayrıca anayasada belirtilen hakların herkes için eşit olarak hayata geçirileceği belirtilmekteydi. İkinci maddede vergi konusu ele alınıyor ve vergilerin halkın iktisadi girişim gücünü ve gelişmesini aşmaması görüşü savunulmaktaydı. Ülkenin kalkınmasında yabancı sermayeye gerek olacağı savunuluyordu. Ekonomik anlayışta ve girişimlerde liberalizmin benimseneceği ve ferdi girişimlerin destekleneceği açıklanıyordu.
Cumhuriyet Halk Fırkası’yla proğram açısından benzerlikler görüldüğü gibi ekonomide ve siyasi özgürlükler konusunda daha geniş bir hürriyet ve serbestlik yanlısı olarak Serbest Cumhuriyet Fırkası ön plana çıkmaktaydı.
Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kendine özgü bir yayın organı olmamış, İstanbul’da çıkan Yarın ve Son Posta ile İzmir’de çıkan Halkın Sesi gazeteleri tarafından desteklenmiştir.
1930 Ekim’inde yapılan yerel seçimlerde Serbest Cumhuriyet Fırkası oldukça başarılı sonuçlar almıştır. Resmi açıklamalara göre yeni parti, 502 belediyeden 22’sinin başkanlığını kazanmıştı.
Serbest Fırka’nın seçim öncesi İzmir ve çevresinde halkın geniş destek verdiği bir parti olarak ortaya çıkmış olması ve Ali Fethi Bey’in olaylarla geçen İzmir ve Ege seyahati esnasında halkın bu partiye ve liderlerine gösterdiği coşkulu tezahüratlar, Cumhuriyet Halk Fırkası’nın müfrit kesimlerince hoş karşılanmamakta ve hatta endişe duyulmaktaydı.
İşte yeni partinin görevi muhalefet yapmak olmasına rağmen, iktidar alternatifi olduklarını açıklaması ve halkın gösterdiği destek ve İzmir olayları bu partinin kapatılmasının temel sebepleridir. Halkın bu partiye olan desteğini çok abartılı şekilde M. Kemal Paşa’ya aktaran Cumhuriyet Halk partililer M. Kemal Paşa’yı de ikna etmişler ve bu partinin kapatılmasını istemişlerdi. Bunun üzerine Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın Başkanı Ali Fethi Bey’le görüşen Mustafa Kemal Paşa, bu görüşmede ondan partisini kapatmasını istemişti.
Parti yöneticileri fesih kararı almıştır. Karar 17 Kasım 1930 günü kamuoyuna açıklanmıştır. Ayrıca parti başkanı Ali Fethi Bey, İçişleri Bakanlığına bir dilekçe ile başvurarak partisinin kapandığını bildirmişti.
Serbest Fırka’nın kendini fesih etmesiyle yani kendi kendini kapattırmasıyla Türkiye’de ikinci defa girişilen çok partili hayata geçiş denemesi de başarısızlıkla sona ermişti. Serbest Fırka denemesinin yarattığı tedirginlikle ve iktidarı elinden kaybetmemek düşünğcesiyle Cumhuriyet Halk Fırkası yöneticileri 1945 sonlarına kadar ülkede yeni bir partinin kurulmasına müsaade etmemiş ve daha katı bir tek parti anlayışıyla ülkeyi idare etmiştir