Sedat Öztoprak (1890-1947)
1890 yılında iSTANBUL'da doğdu. Babası İBRADI (Antalya) istinat mahkemelri reisi ŞAKİR BEY, annesi Trobzon Şatıroğlı ailesinden KADRİYE hanımefendidir. Babası Şakir Bey'in Konya'ya tayini ile aile buraya intikal etmiştir. Çok küçük yaşta olmasına rağmen musikiye karşı olan eğilimi, Mevlevi degahında musiki ile uğraşan hocaların dikkatini çekmiştir. İsmi belli olmayan hocasından ud dersleri almış, kısa zamanda virtuozluğa ulaşmıştır.Mali durumu çok iyi olan babası O'nu İstanbul'a yollamış ve Galatasaray Lisesine vermiştir. Fakat müzik aşkı ve bulunduğu ortam O'nu okuldan koparmış, yıllarca konservatuar işlevini yapan Dar-ül Elhan'a girmiş, çok kısa süre sonra da burada hocalığa yükselmiştir.
1915-1923 yılları arasında sanatının zirvesine ulaşmış, şehnaz-buselik, şehnaz, evc, suz-i dil saz semailerini bu zamanda bestelemiştir. Kendisinin en çok sevdiği suz-i dil saz semaisini, FAHRİ KOPUZ'un ısrarları üzerine denetime vermiştir. Bu eser Fahri Kopuz-Sedat Öztoprak ortak eseri olarak geçermiştir. Ancak bu eser aslında Sedat Ötoprak'a aittir. Bu hususta Fahri Kopuz, talebesi Udi Haluk İncekara' ya bahisle ifadede bulunmuştur.( 4. Hanedeki kromatik dönüşte tavsiyesi olmuştur.). Esasen Öztoprak'ın eserlerinin çoğunda değişmeli veya tek kromatikler fazlası ile mevcuttur.
Sedat Bey maddiyata hiç önem vermeden birçok eser vermiş, talebe yetiştirmiştir. Eserlerini üç büyük klasörde kendi el yazısı ile toplamış, birini 14 yaşından beri talebesi olan ve Ankara Radyosu'na gelinceye kadar kendisinden ayrılmayan Kanuni Vecihe Daryal Hanımefendiye, ikincisini tıp doktoru olan talebesine vermiştir. Üçüncüsünün ise kimde olduğu bilinmemektedir.Tahminen her klasörde 500 adet olmak üzere 1500 civarında eseri olduğu tahmin edilmektedir.
Memleket yörelerine göre ayrı oyun havaları sadece O' nun eseridir. Değerli Kemençe Sanatçısı ve araştırmacı Dr. Nazmi Özalp TRT arşiv şefliği zamanında bunları arşivlemiştir.
Eserlerinin tamamı pek az sanatçıda bulunan tarz ve üsluptadır. Değişmeli ve atlamalı seslerle ve çok kısa ölçülerle çeşitli makam ve usul değişiklikleri olan ve bilhassa üçüncü hanedeki tiz sesleri ile icracıları güç duruma düşürmüştür. Böylece eserleri özellike udiler için metod mahiyeti taşımaktadır.
Ud icrasını halen elde bulunan taş plaklardan almaktayız. Seri ve kendine has mızrap darbeleri ile döneminde ekol olmuştur. Berlin Operası arşivine kadar girmiş biyografisi "Türkiye'den bir Türk Bethooven'i Sedat Bey geçmiştir." diye bitmektedir.
Araştırmacı yazar Yılmaz Öztuna ve Dr. Nazmi Özalp, İstanbul Ansiklopedisi kendisine geniş ve özenli yer vermiştir. Ayrıca Meyan-Larousse ve Britannica ansiklopedileri de hayatı ve eserlerine yer vermiştir.
Yetiştirdiği talebelerinde Vecihe Daryal, Selahaddin Erköse, Baki Duyarlar, Metin Bükey, Sabiha Savut, bunlardan sadece bildiklerimizdir.
Son dönemde en yakın arkadaşları Kemençeci Ruşen Ferid Kam, Santuri Zühtü Bardalıoğlu, Tanburi Mes'ud Cemil Bey olmuştur.
Maddiyata hiç önem vermeyen büyük üstad ne yazık ki son dönemlerini sıkıntılar içerisinde geçirmiş, doktor bir talebesi tarafından yerleştirildiği darülacezede 8.Ekim.1947 tarihinde 57 yaşında iken vefat etmiştir.
Son yıllarında sıkıntılar dolayısı ile terkib ettiği "Şölen" makamını tam olarak işleyememiştir.Fırtına isimli eseri pek az kişi tarafından bilinmektedir. Bu eser incelemeye değerdir.
Musıkimizin be en öenmli şahsiyetlerinden Bestekar-Ûdi Sedat Öztoprak Bey'i rahmet ile anıyoruz. Ruhu şad olsun.
( Bu biyografi Sedat Öztoprak Bey'in torunu Sayın ERTON OSMA Beyefendi tarafından www.turkmusikisi.com sitesinde yayınlanmak maksadı ile hazırlanmıştır. Sayfada yer alan resimler Sayın Erton Osma Beyefendi' nin arşivlerindeki orjinallerinden elde edilmiştir. 3.Ekim.2000)