Romantizm ve Gerçekçilik
Kısaca: Romantizmi "kapitalist-burjuva düzenine", "yitirilmiş düşler" düzenine, iş hayatı ve kazancın bayağılığına karşı bir ayaklanma, tutkulu ve çelişmeli bir ayaklanma olarak tanımlıyor Ernst Fischer. Bu ayaklanma tiyatroda ilk önemli örneklerini on sekizinci yüzyılın ikinci yarısında Almanya'da "Sturm und Drang" (fırtına ve atılış) akımıyla verdi (1767-1785). ...devamı ☟
Sayısız sahnelere bölünmüş oyunlarda, birkaç saat içinde, yıllan kapsayan olaylar anlatılarak yer ve zaman birliği bir yana bırakıldı. Avrupa'nın yaşamakta olduğu devrim bunalımı, romantiklerin oyunlarında ayaklanmalar, soygunlar, kadınların kaçırılması gibi heyecan verici olaylar biçiminde belirmeye başladı.
Romantizmin tiyatrodaki ilk örnekleri Almanya'dan gelmekle birlikte, bu oyunların en önemli esin kaynağı Shakespeare'den başkası değildi. Neo-klasisizme başkaldıran Alman yazarları, Shakespeare'in Almanca'ya çevrilen oyunlarında kendi coşkunluklarına biçim verecek üstün örnekler buldular.
Romantizmin düşünce ve duyguyu dizginleyen kurallara karşı bir ayaklanma hareketi oluşu, ilk bakışta bu akımın devrimci niteliğini çağrıştırır. Nitekim Rousseau, aynı zamanda Fransız Devrimi'ni hazırlayan düşüncelerin başlıca kaynaklarından biridir. Ama romantik akımı temsil eden yazarları ayrı ayrı ele alacak olursak, bu yazarların ortak yanının "devrimci ya da devrime karşı, ilerici ya da tepkici bir siyasal görüşü benimsemeleri değil, bu görüşe akıl ve diyalektik dışı, hayalci bir yoldan varmaları olduğunu" görürüz.
Romantizm, şiirin işleyebileceği konulan ve kullanabileceği dili sınırlayan neo-klasisizme başkaldırmakla birlikte, aşın bireysel tutumu ve öznel yöntemi yüzünden bu başkaldırısın temelinde yatan sorunlara olumlu bir çözüm getiremedi. Buna karşılık Romantizm, şehirle köy arasındaki kopuşu, bireyin toplum içindeki yalnızlığını, kazanç hırsının bayağılıklarını dile getiriyordu.
Burjuva değerlerine başkaldırının ikinci aşaması diyebileceğimiz gerçekçilik. Yalnız şehirleşmenin ve makineleşmenin değil, aynı zamanda yayılmakta olan demokrasi ve eşitlik düşüncelerinin. Bilim ve tekniğin getirdiği ve koşullandırdığı bir anlatım yöntemiydi. Gerçekçilik bir tutum olarak yeni bir kavram değildi. Tarihteki bütün önemli sanatçıların ortak bir özelliği olarak görebileceğimiz bu kavram romanla birlikte nesnel olgulara, deneye ve görgüye dayanan bir yöntem niteliği kazandı.
Realizm (edebiyat)
3 yıl önceRealizm ya da gerçekçilik, bir estetik ve edebi kavram olarak 19. yüzyıl ortalarında Fransa'da ortaya çıkmıştır. Nasıl ki romantizm klasizme bir başkaldırı...
Toplumsal gerçekçilik
3 yıl öncehakkındaki kişisel duygu ve düşünceleri herkes tarafından açıkça anlaşılır bir ifadeye dönüşür. Toplumsal Gerçekçilik, idealizme ve Romantizmin teşvik ettiği abartılı...
Toplumcu gerçekçilik, Marksist, Sosyalist Gerçekçilik, İdeolojiParnasizm
3 yıl önceGerçekçiliğin şiire yansımasıdır. Sanat için sanat görüşü benimsenmiştir. Şâir kuyumcu titizliğiyle çalışır. Şekil çok önemlidir. Şiirde Romantizm akımına...
Parnasizm, Leconte de Lisle, Catulle Mendes, Louis Xavier de RichardGustave Courbet
3 yıl önceyüzyılda Fransa'yı gerçekçilik akımıyla tanıştırdı. Courbet hayat görüşünü şöyle açıkladı: Courbet, gerçekçilik akımının yaratıcısı ve terimi literatüre...
Manuel Tamayo Y Baus
7 yıl önceİbyol Edebiyatı'nın romantizm'den gerçekçiliğe geçişinde önemli rol oynadı. Manuel Tamayo y Baus'un sanat anlayışında ve üslubunda iki dönemden söz...
Realizm (sanat)
3 yıl önce(Gerçekçilik Bağımsız Sergisi) adını vermesiyle kullanılmaya başlanmıştır. Fransa'da Gerçekçilik savunucuları, akademilerin Klasisizm ve Romantizmin idealize...
Ludwig Tieck
3 yıl önceçevirmen ve öykücü. Berlin'de doğdu. Franz Sternbalds Wanderungen (1798) gibi ilk dönemlerine ait bazı eserlerinde arkadaşı Wackenroder'in romantizm düşüncesinden...
Hikâye
3 yıl önceYunan'daki fabl ve kısa romanslar, Binbir Gece Masalları öykünün habercileridir. Ama öykü ancak 19. yüzyılda romantizm ve gerçekçilik akımlarının etkisiyle...