Uluslar arası alanda üne sahip olmasını Danny Boyle'un " Trainspotting " adlı filminde canlandırdığı psikopat bir kişiliğe sahip Begbie karakterine borçlu olan Carlyle, son olarak parasızlık ve işsizlikten dolayı geçimlerini striptiz yaparak sağlamaya çalışan erkeklerin komik hikayesini anlatan " The Full Monty " deki Gaz rolü ile kariyerinde önemli bir yere geldi.
Çocuk yaşlardan itibaren Glasgow Sanat Merkezi'nde sahneye koyulan çeşitli amatör oyunlarında boy gösteren İskoç asıllı oyuncu, ayrıca İskoç Oda Orkestrası eşliğinde sahnelenen Shakespeare'in " A Midsummer Night's Dream " adlı oyununda Oberon rolünü canlandırdı. Daha sonra Arthur Miller'ın klasikleri arasında yer alan " The Crucible "da oynayan Carlyle, bir arkadaşının ısrarı üzerine İskoç Kraliyet Drama Akademisi'ne girdi. Oyunculukta karar kılmasının bu yıllara rastladığını belirten aktör, o zamanki amacını şu şekilde açıklıyor : " Oyunculuğa başlamamın tek nedeni çekici kadınlarla tanışma ümidiydi. "
Akademinin sıkı disiplinine rağmen okuldan ayrılmayı bir an olsun düşünmediğini belirten aktör, en sonunda istediği kadını bulduğunu da özellikle vurguluyor. 1994 yılında İngiliz drama serilerinden " Cracker "da oynarken Anastasia Shirley ile tanışan Carlyle, 1997 yılında nikah masasına oturmuş.
Hangi rolü oynarsa oynasın olabildiğince rolün hakkını vermeye çalışan aktör, oyunculuğun kendisi için bir terapi işlevi gördüğünü belirtiyor. 1993 yılında BBC TV yapımı " Safe " adlı filmde canlandırdığı Antonia Bird isimli evsiz adam rolü için tam bir haftasını İskoçya sokaklarında geçirmiş
1996 yılında Ken Loach'un " Carla's Song " adlı filminde Nikaragualı bir kadına aşık olan ve onun peşinden Nikaragua'ya gitmeyi göze alan bir İskoç şoförünü canlandıran Carlyle, bu filmin sinemaya olan bakışını tamamiyle değiştirdiğini süöylüyor.
" The Full Monty "deki rolü ile 1998 yılında En İyi Erkek Oyuncu dalında İngiliz Film ve Televizyon Sanatları Akademisi Ödülü'nün sahibi oldu. Aynı zamanda İngiliz Kraliyet Ailesi tarafından onurlandırılan aktör, bir anda ülkesinde Beatles'dan sonra en çok sevilen adam haline geldi.
" The World Is Not Enough " gibi ticari amaçlı Hollywood filmlerinde de gözükmeye başlayan aktör, son olarak başrolde Leonardo Di Caprio'nun yer aldığı " The Beach " ( Kumsal ) adlı filmde yer aldı.