Ribat

Kısaca: İslam devletlerinin kara ve deniz sınırlarındaki, önemli noktalarda bulunan sınır karakolu niteliğinde müstahkem yapılar. Arapça olan ribat; “bağlamak, sağlamlaştırmak, sağlam yürekli olmak, sabretmek, işe azimle devâm etmek, kuvvet vermek” mânâlarına gelir. Ribatlar, daha doğuşta Müslümanlıktaki cihâd, yâni İslâmiyeti yayma, Müslümanları düşman şerrinden himâye müessesesi oldu. Mevkilerinin ehemmiyetine göre çeşitli büyüklükte yapıldılar. Ribatlar, bir müdâfaa duvarı ile çevrilmiş, odalar, amba ...devamı ☟

İslam devletlerinin kara ve deniz sınırlarındaki, önemli noktalarda bulunan sınır karakolu niteliğinde müstahkem yapılar. Arapça olan ribat; “bağlamak, sağlamlaştırmak, sağlam yürekli olmak, sabretmek, işe azimle devam etmek, kuvvet vermek” manalarına gelir. Ribatlar, daha doğuşta Müslümanlıktaki cihad, yani İslamiyeti yayma, Müslümanları düşman şerrinden himaye müessesesi oldu. Mevkilerinin ehemmiyetine göre çeşitli büyüklükte yapıldılar. Ribatlar, bir müdafaa duvarı ile çevrilmiş, odalar, ambarlar, ahırlar, gözetleme ve işaret kuleleri, mescit, hamam ve diğer lüzumlu teşkilatlardan meydana gelen müstahkem binalardı.

İlk ribat, hazret-i Ömer’in halifeliği zamanında Ukbe bin Nafi tarafından kuruldu. Zamanla Semerkant’tan Kurtuba’ya, Yemen’den Kırım’a uzandı. Buralardaki Ribatlarda oturan evliya zatlar, mücahit gazilere ilim ve edep öğretip, cihad ruhunu ayakta tuttular. Ribatlarda günlük hayat; askeri talimler, ilim, ibadet, sohbet, Kur’an-ı kerim okumak ve cihadla geçerdi.

Ribatlar, devletin ve malını cihad uğruna tahsis ve feda edenMüslüman zenginlerin büyük vakıflarıyla beslendi. Zamanla İslam devletlerinin sınırları genişleyince, ribatların askeri mahiyetleri de değişti. Vakıfları ve eski teşkilatlarıyla yolculara mahsus bir hangah ve kervansaray halini aldılar ve ribatlarda oturan murabıtların (gönüllü mücahit gazilerin) yerini; gazi, derviş, sufi ve veliler aldılar. Buralar, kendi talebeleriyle birlikte yaşayan bir velinin oturduğu yerler, yani zaviye ve tekke oldu. Türkiye Selçuklularında da görülen ribatlar, Osmanlı Devletinde yerlerini geçitlerde derbendlere, şehirlerde ve yol güzergahlarında hanlar ve kervansaraylara bıraktı.

ribat

Osmanlıca ribat kelimesinin Türkçe karşılığı.
(C.: Ribâtât) Han gibi konaklanacak yer. Tekke. * Bağ, ip. * Sağlam yapı.

İlgili konular

ansiklopedi

lavanta - 2 yıl önce
sitenizdeki bilgilerden yararlanmak istiyorum

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Kacarlar, Pertek
7 yıl önce

almaktadır. 1530 yılı Osmanlı tahririnde "Kacar" adıyla Çemişgezek sancağı Ribat nahiyesine bağlı bir köyden bahsedilmiştir. 16. yüzyılda köyde sadece Gayrimüslim...

Buğulu, Tunceli
6 yıl önce

adı "Çihik"tir. 1530 yılı tahririnde Çihik adıyla Çemişkezek sancağının Ribat nahiyesine bağlı bir köy olarak bahsedilmektedir. Türkiye Cumhuriyetinin...

Buğulu, Tunceli, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Aktuluk, Tunceli, Alacık, Tunceli
Turnadere, Pülümür
7 yıl önce

Pülümür ilçesine bağlı bir köydür. Köyün eski ismi Rabat'dır. 1518 yılında "Ribat" adıyla Çemişgezek sancağının Kızuçan nahiyesinin köyü olarak görülmektedir...

Turnadere, Pülümür, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Akdik, Pülümür, Altınhüseyin, Pülümür
Şakiro
6 yıl önce

İzmir, Türkiye), Kürt dengbej. Kürtler arasında güzel sesinden dolayı ‘Kewê Ribat’ (Rabat Kekliği) ve ‘Şahê Dengbêjan’ (dengbejlerin şahı) larak anılan Şakiro...

Burmageçit, Tunceli
6 yıl önce

1530 yılı tahririnde yerleşimden Şıho/Şıhzor adıyla Çemişkezek sancağının Ribat nahiyesine bağlı bir köy olarak bahsedilmektedir. 1935 yılı nüfus sayımı...

Burmageçit, Tunceli, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Aktuluk, Tunceli, Alacık, Tunceli
Alay Han
3 yıl önce

turistik amaçlı olarak kullanılmaktadır. Selçuklular döneminde buraya Pervane Ribatı denmiştir. Alay Han ismi muhtemelen yakında bulunan köyden dolayı daha sonradan...

Alay Han, Aksaray, Kervansaray, Mimarlık, Selçuklu, Taslak, Restore
Emevîler
7 yıl önce

Emevîlerden kalan bir başka yapı biçimi de bir tür han olan ribat idi. Bir surla çevrili olan ribatlarda odalar, ambar, ahır, sarnıç ve gözcü kuleleri bulunuyordu...

Emeviler, 634, 641, 644, 656, 657, 661, 669, 678, 680, 681
Horasan Türkçesi
3 yıl önce

Esferayen Heyet Cevat ise dört lehçeye ayırır: 1. Güney lehçesi (Cüveyn, Ribat, Mişkan, Bam ve Safiabat) 2. Merkez lehçesi (Servilayet) 3. Kuzeydoğu lehçesi...

Horasanca, 1977, Afşarca, Altay Dil Ailesi, Altay dili, Altay dilleri, Argu grubu, Ayni dili, Azerice, Baraba dili, Batı Yugurca