Gershwin, bu eseri Paul Whiteman`ın bir caz konserinde çalınmak üzere konçerto benzeri bir eser yazmasını istemesi üzerine bestelemiştir. Gershwin, başlangıçta bu eseri yazmakta isteksiz olsa da Whiteman`ın rakibi Vincent Lopez`in bu fikri çalmak üzere yeni bir konsere hazırlık yaptığını duyunca eseri yazmaya ikna oldu ve bir kaç haftada tamamlamayı başardı. İlham, Boston`a doğru bir tren yolculuğunda gelmişti. Tren gürültüsünün içindeki müziği hissettiğini söyleyen Gershwin besteyi tamamladıktan sonra orkestrasyon için Ferde Grofí©`ye teslim etmiş ve çalışma, 12 Şubat`taki premiyerden 8 gün önce, 8 Şubat 1924`te tamamlanabilmişti. ``Modern Müzikte Bir Deney`` adlı konserde ilk defa çalınan eser, 1924 sonuna gelindiğinde orkestra tarafından 84 defa seslendirilmişti. Paul Whiteman`ın radyo programları da artık "``Rhapsody in Blue dışında Her Şey Yeni``" sloganı ile açılmaktaydı.
Eser ilk yazıldığında ``Amerikan Rapsodisi`` adını taşımaktaydı. George Gershwin`in kardeşi Ira Gerswhin James McNeill Whistle adlı ressamın sergisini gezdikten ve onun "Siyah ve Altın Sarısı Noktürn", "Siyah ve Gri Düzenleme" gibi isimlerle adlandırılan eserlerini gördükten sonra "Rhapsody in Blue" adını önermişti.
Gershwin, bu eserinin Amerika`nın ruhunu anlattığını söylese de eser daha çok ``New York kentinin bir müzikal portresi`` olarak düşünülür. Eser, 1987`den beri Amerikan Havayolları reklamlarında kullanıldığından pek çok kişiye bu havayollarını çağrıştırır.