Purpura
Kısaca: Purpura (Latince: purpura, "mor") kırmızımsı mor renkte, basmakla solmayan deri döküntüsüdür. Vaskülite veya C Vitamini eksikliğine (iskorbüt) bağlı deri altı kanama bulgusudur. ...devamı ☟
Purpura
Purpura İngilizce anlamı ve tanımı
Purpura anlamları
- (noun) A genus of marine gastropods, usually having a rough and thick shell. Some species yield a purple dye.
- (noun) A disease characterized by livid spots on the skin from extravasated blood, with loss of muscular strength, pain in the limbs, and mental dejection; the purples.
Purpura tanım:
Kelime: pur·pu·raSöyleniş: 'p&r-py&-r&, -p&-r&
İşlev: noun
Kökeni: New Latin, from Latin, purple color
: any of several hemorrhagic states characterized by patches of purplish discoloration resulting from extravasation of blood into the skin and mucous membranes
- pur·pu·ric /"p&r-'pyur-ik/ adjective
Purpura
İngilizce Purpura kelimesinin İspanyolca karşılığı.s. púrpura
Purpura
İngilizce Purpura kelimesinin Fransızca karşılığı.n. purpura, ensemble des tâches cutanées dûes à des hémorragi
Purpura
İngilizce Purpura kelimesinin Almanca karşılığı.n. Purpurausschlag (Med.); Gattung der Purpurschnecken (Zool.)
Purpura
İngilizce Purpura kelimesinin İtalyanca karşılığı.s. (Med) porpora
Purpura
İngilizce Purpura kelimesinin Portekizce karşılığı.s. púrpura (doença); febre de porco
Purpura
i. purpura hastalığı, domuz vebasıPurpura
Fransızca Purpura kelimesinin İngilizce karşılığı.(m) n. purpura, any of several diseases characterized by small hemorrhages under the skin; pig fever
Purpura
Türkçe Purpura kelimesinin İngilizce karşılığı.n. any of several diseases characterized by small hemorrhages under the skin; pig fever n. purpura, any of several diseases characterized by small hemorrhages under the skin; pig fever v. purple
Purpura
n. any of several diseases characterized by small hemorrhages under the skin; pig fever n. purpura, any of several diseases characterized by small hemorrhages under the skin; pig fever v. purpleTrombotik trombositopenik purpura
7 yıl önceTrombotik trombositopenik purpura (TTP ya da Moschcowitz sendromu), kanın pıhtılaşmasına ilişkin nadir görülen bir hastalıktır. Vücut genelinde küçük...
Trombositopeni
3 yıl öncesistemiyle ilgili) İmmün trombositopeni (yani İdiopatik trombositopenik purpura) İlaçlar (heparin, kinin, kinidin, sulfamidler vs.) Sistemik otoimmün hastalıklar...
Trombositopeni, Alkol, Aplastik anemi, Eritrosit, Hastalık Veri Tabanı, ICD-10, Kanser, Kinidin, Kinin, Lökosit, LösemiKırmız
7 yıl öncekullanım antik çağlardaki deniz salyangozlarından elde edilen Sur moru (purpura) adlı boyarmadde çılgınınlığını aşmıştı ^ Schoeser, Mary (2007). Silk....
Cynthia Watros
7 yıl önceile rol aldı. Watros, gençliğinde yakalandığı idyopatik trombositopenik purpura hastalığı nedeni ile uzun yıllar tedavi altında kalmak durumunda kaldı...
Cynthia Watros, ABD ülke bayrağı, Amerika Birleşik Devletleri, 1968, 2 Eylül, Akademi í–dülleri, Aktris, Aktör, Allmovie, Amerika Birleşik Devletleri, BeyazperdeHematom
3 yıl öncegibi ölümcül olabilir. 1–2 mm'lik kanamalar peteşi, 3–5 mm'lik kanamalar purpura, daha büyük kanamalar (1–2 cm) ekimoz olarak tanımlanır. Kanama alanlarındaki...
Kılcal damar
3 yıl öncedoluşarak ödem oluştururlar. Dayanıklılık bozukluğu sonrası olan yırtımalarda, purpura denilen deride kanama noktaları oluşmaya başlar. Kılcal damarlar genişlediğinde...
Kılcal damar, Kılcal damarTrombosit
3 yıl öncebozukluklar: Trombositopeni İdiopatik trombositopenik purpura Trombotik trombositopenik purpura İlaçlara bağlı oluşan trombositopeni, örneğin: heparine...
Trombosit, ADP, ATP, Aplastik anemi, B hücresi, Bazofil, Dalak, Dolaşım, Doğal öldürücü hücre, Endotel, EozinofilKromozom 9 (insan)
7 yıl öncesağırlık, otozomal baskınlık nonsendromik sağırlık, otozomal çekiniklik Porfiri primer hiperoksalüri Trombotik trombositopenik purpura tuberoz skleroz...