Privilege

Privilege

1. anlamı i., f. ayrıcalık, imtiyaz; özel izin, müsaade, ruhsat; görev dolayısıyle muafiyet; hak; f. imtiyaz vermek; muaf tutmak. privileged s. imtiyazlı; müşerref. ,ayrıcalık,xyz ayrıcalık tanı.
2. anlamı ayrıcalık. imtiyaz. özel hak. nasip. şeref.

Privilege

Privilege İngilizce anlamı ve tanımı

Privilege anlamları

  1. (noun) See Call, Put, Spread, etc.
  2. (noun) A peculiar benefit, advantage, or favor; a right or immunity not enjoyed by others or by all; special enjoyment of a good, or exemption from an evil or burden; a prerogative; advantage; franchise.
  3. (v. t.) To bring or put into a condition of privilege or exemption from evil or danger; to exempt; to deliver.
  4. (v. t.) To grant some particular right or exemption to; to invest with a peculiar right or immunity; to authorize; as, to privilege representatives from arrest.

Privilege tanım:

Kelime: priv·i·lege
Söyleniş: 'priv-lij, 'pri-v&-
İşlev: noun
Kökeni: Middle English, from Old French, from Latin privilegium law for or against a private person, from privus private leg-, lex law
: a right or immunity granted as a peculiar benefit, advantage, or favor : PREROGATIVE; especially : such a right or immunity attached specifically to a position or an office

Privilege ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Favor, Perquisite, Prerogative,

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. privilegio, distinción, prerrogativa, provecho, regalía, ventaja
v. privilegiar

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. privilège; droit; prérogative; avantage; immunité
v. privilégier; accorder un privilège; exempter

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Sonderrecht; Recht; Vorrecht; Immunität (Abgeordnetenhaus); Ehre; Privileg
v. privilegieren; Sonderrecht einräumen; befreien

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. privilegio, prerogativa; vantaggio; onore; (Parl) prerogativa parlamentare; diritto
v. accordare un privilegio a, privilegiare; esentare, esonerare, dispensare

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. privilégio, direito especial; direito; proteção; relacionamento especial; vantagem
v. privilegiar; favorecer; excetuar; eximir

Privilege

f. ayrıcalık tanımak, imtiyaz vermek
i. ayrıcalık, imtiyaz, dokunulmazlık, özel hak, rüçhan hakkı

Privilege

Flemenkçe Privilege kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. privilege, charter

Privilege

İngilizce Privilege kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. privilege, voorrecht, gunst, preferentie, prae
ww. bevoorrechten, vrijstellen, machtigen, verontschuldigen

Privilege

n. special individual right not enjoyed by others; benefit, right, advantage; prerogative, benefits given only to people of a particular group; immunity from legal prosecution
v. grant special rights, give special advantages or benefits; provide immunity from legal prosecution; exempt, release from a particular obligation
n. privilege, lien, favor

Privilege

Flemenkçe Privilege kelimesinin Fransızca karşılığı.
(algemeen) privilège (m)

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Kevin Federline
3 yıl önce

albümü başarılı olamamıştır. 2006: Playing with Fire "PopoZão" "Lose Control" "Privilege" Kevin Federline Resmi Web Sitesi Kevin Federline - MySpace...

Kevin Federline, 1978, 2006, 21 Mart, 31 Ekim, ABD, Britney Spears, Kişi, Müzisyen, Rap, Taslak
Renault Espace
3 yıl önce

litrelik versiyonda sadece manuel şanzıman seçeneği bulunuyor. Expression ve Privilege donanım paketleriyle ticarileştiriliyor. Renault Resmi Web Sitesi12 Mayıs...

İbiza
3 yıl önce

Dünyaca ünlü gece kulüpleri ile tanınır. Bunlar arasında, Space, Pacha, Privilege, Amnesia, Eden ve Es Paradis gelir. Adanın büyük bir bölümü 1999 yılında...

Kernel mode
3 yıl önce

CPL: Code Privilege Level (Kod Yetki Düzeyi), x86 işlemcilerde descriptor tarafından ayarlanan ve o kodun çalıştığı yetki seviyesini (privilege level) gösteren...

Kernel mode, Linux, User mode
Yamatolar
7 yıl önce

Jōmonlar ^ Levin, Mark (1 Şubat 2008). "The Wajin's Whiteness: Law and Race Privilege in Japan". Hōritsu Jihō (法律時報). 80 (2). ss. 80-91.  ^ Robertson, J. (2002)...

CPL (bilişim)
7 yıl önce

CPL, Code Privilege Level (Kod Yetki Düzeyi) x86 işlemcilerde descriptor tarafından ayarlanan ve o kodun çalıştığı yetki seviyesini (privilage level)...

Amorphis
7 yıl önce

Isthmus” adını taşıyan ilk albümlerini piyasaya sürdüler. Ardından da “Privilege of Evil” adlı EP geldi. 1994’te “Tales from the Thosand Lakes”i dinleyenlerin...

Amorphis, 1990, Eclipse (albüm), Finlandiya, Kalevala, Metal müzik, Müzik grubu, Taslak, Far from the Sun, Am Universum, Tuonela
Princeps senatus
7 yıl önce

olmalıydı. Başlangıçta, princeps pozisyonu onursal bir unvandı: he had the privilege of speaking first on the topic presented by the presiding Magistra başkanlığında...