1. anlamı İng. practise i. tatbikat, uygulama; pratik; egzersiz, idman; alışkanlık, itiyat, adet; huk. dava açma usulü; sanat icrası; iş, müşteri çokluğu; çoğ. desise, hile, oyun. Practice makes perfect. Eg- zersiz veya idman yaparak ilerleme kaydedilir. 2. anlamı hünerli/deneyimli,xyz çalış/uygula.
Practiced
Practiced İngilizce anlamı ve tanımı
Practiced anlamları
(imp. & p. p.) of Practice
(a.) Experienced; expert; skilled; as, a practiced marksman.
(a.) Used habitually; learned by practice.
Practiced tanım:
Kelime: prac·tice Variant(s): orprac·tise /'prak-t&s/ İşlev:verb Türleri:prac·ticedorprac·tised; prac·tic·ingorprac·tis·ing Kökeni: Middle English practisen, from Middle French practiser, from practique, pratique practice, noun, from Late Latin practice, from Greek praktikE, from feminine of praktikos transitive senses 1 a: CARRY OUT, APPLYpractice what you preach b : to do or perform often, customarily, or habitually practice politeness c : to be professionally engaged in practice medicine 2 a : to perform or work at repeatedly so as to become proficient practice the act b : to train by repeated exercises practice pupils in penmanship 3obsolete: PLOT intransitive senses 1 : to do repeated exercises for proficiency 2 : to pursue a profession actively 3archaic: INTRIGUE 4 : to do something customarily 5 : to take advantage of someone he practised on their credulity with huge success -- Times Literary Supplement - prac·tic·ernoun
İngilizce Practiced kelimesinin İspanyolca karşılığı.
adj. experimentado, experto; práctico
Practiced
İngilizce Practiced kelimesinin Fransızca karşılığı.
adj. expérimenté; expert
Practiced
İngilizce Practiced kelimesinin Almanca karşılığı.
[practice] v. üben; trainieren; sich halten nach (Religion oder Lehre); sich ausbilden adj. erfahren; geübt
Practiced
İngilizce Practiced kelimesinin İtalyanca karşılığı.
agg. praticato; allenato
Practiced
İngilizce Practiced kelimesinin Portekizce karşılığı.
adj. experiente; perito; hábil
Practiced
[practice] f. yapmak, etmek, uygulmak, gerçekleştirmek, pratik yapmak, deneyim kazanmak, çalışmak, alıştırma yapmak, alışkanlık haline getirmek, adet edinmek, dolap çevirmek, entrika çevirmek