1. anlamı s. gözenekli; suyu dışarı sızdıran, içinden hava veya su geçebilen. porosity i. gözenekli oluş. porously z. gözenekle. ,gözenekli. 2. anlamı gözenekli. geçirgen.
Porous
Porous İngilizce anlamı ve tanımı
Porous anlamları
(noun) Full of pores; having interstices in the skin or in the substance of the body; having spiracles or passages for fluids; permeable by liquids; as, a porous skin; porous wood.
Porous tanım:
Kelime: po·rous Söyleniş:'pOr-&s, 'por- İşlev:adjective 1 a : possessing or full of pores b : containing vessels hardwood is porous 2 a : permeable to fluids b : permeable to outside influences 3 : capable of being penetrated porous national boundaries - po·rous·lyadverb - po·rous·nessnoun
Porous
İngilizce Porous kelimesinin İspanyolca karşılığı.
adj. poroso, esponjoso
Porous
İngilizce Porous kelimesinin Fransızca karşılığı.
adj. poreux
Porous
İngilizce Porous kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. porös
Porous
İngilizce Porous kelimesinin İtalyanca karşılığı.
agg. poroso; permeabile
Porous
İngilizce Porous kelimesinin Portekizce karşılığı.
adj. poroso
Porous
s. gözenekli, delikli, geçirgen (gaz, su vb.)
Porous
İngilizce Porous kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
bn. poreus