Polo

Kısaca: Polo At üzerinde oynanan bir oyun. Bu oyunda iki rakip takımın sürücüleri ellerinde ucu çekiç gibi olan uzun sopalarla ağaçtan yapılmış topa vurarak rakip takımın kalesine gol atmaya çalışırlar. Oyun açık veya kapalı sahada oynanabilir. Diğer oyunlara benzemeyen bir özelliği eşit olmayan kabiliyetteki takım ve oyuncuların eşit bir halde yarış yapmalarını sağlayan handikap (engelli) sistemdir. Oyunun temel şekli hokey (el topu) ve futbola benzer. Oyun, çok yüksek masraf gerektirdiğinden ...devamı ☟

Polo
Polo

isim

polo (belirtme hâli poloyu, çoğulu pololar)

1. anlamı: Topu, ucu tokmak şeklinde bir sopa ile rakip kaleye sokmaya dayanan ve ata binilerek yapılan spor
2. anlamı: Uzun kollu, devrik yakalı spor gömleği

Kelimenin kökeni

1. anlamı: İngilizce polo (en)

Eş anlamlılar

1. anlamı: çevgen

İngilizce

polo (çoğulu polos)

1. anlamı: (spor) polo, çevgen==Lazca==

polo

1. anlamı: bacak

Polo Haritası

Polo At üzerinde oynanan bir oyun. Bu oyunda iki rakip takımın sürücüleri ellerinde ucu çekiç gibi olan uzun sopalarla ağaçtan yapılmış topa vurarak rakip takımın kalesine gol atmaya çalışırlar. Oyun açık veya kapalı sahada oynanabilir. Diğer oyunlara benzemeyen bir özelliği eşit olmayan kabiliyetteki takım ve oyuncuların eşit bir halde yarış yapmalarını sağlayan handikap (engelli) sistemdir. Oyunun temel şekli hokey (el topu) ve futbola benzer.

POLO (tibetçe pulu, top'tan ing. k.). Spor. Topu, ucu tokmak biçimi uzun bir sopa ile vurarak rakip kaleye sokmağa dayanan ve ata binerek yapılan spor. Esanl. çevgan veya ÇEVGEN.

— Kıyf. Uzun kollu, devrik yakalı spor gömleği.

Spor

Polo, 275 m uzunluğunda, 140 m genişliğinde çimen bir sahada, at üzerinde, genel olarak dörder kişilik iki takım arasında oynanır. Her oyuncunun elinde 1,30 m uzunluğunda bir özel sopa bulunur. Hakem, çim sahada karşılıklı yerlerini alan iki takımın arasına tahta bir top (8,5 sm çapında, 121 ile 135 gr ağırlığında) atar. Takımlardan biri, 7,5 m genişliğindeki rakip kaleye topu sokmayı başarırsa, bir sayı veya bir gol kazanır. Oyun her biri en fazla sekiz dakika süren, sekiz devre olarak oynanır. Oyuncuların atlarını değiştirebilmeleri için devre sonlarında üçer dakikalık ara verilir. Polo oynamak için, özellikle bu spor dalında yetiştirilmiş kısa boylu midilli atları kullanılır. (Asya asıllı bir oyun olan polo çok eski zamanlarda İran'da, Hindistan sınırı boyunda oynanırdı.) 1871'de Hindistan'dan dönen ingiliz askerleri tarafından İngiltere'ye getirildPolonun kuralları Hurlingham-Club tarafından konmuştur. İngiliz Milletler topluluğunda ve Arjantin'de çok yaygındır.

Oyun, çok yüksek masraf gerektirdiğinden genellikle zengin sporu sayılır ve katılma az olur. Birleşik Amerika'da 1950'de aktif 500 oyuncu varken, 1970'lerde kayıtlı oyuncu sayısı sadece 1300 adettir. Bu sporda geleneksel olarak güçlü memleketler Arjantin, BirleşikAmerika ve İngiltere'dir.

Oyun: Açık saha oyunu 274x146 m ebadında ve çevresi 279 m korkulukla çevrili sahada oynanır. Bazan genişliği 183 m olan ve çevresi korkuluksuz saha kullanılır. Sahanın her iki tarafındaki kalelerin genişliği 7.3 m'dir. Takım, dört oyuncudan meydana gelir:

1 numara; gol atmaktan sorumlu ileri oyuncusu.

2 numara; topu kapmak için çalışan sert bir sürücü olmalı.

3 numara; en güçlü oyuncu, takımın idarecisi.

4 numara; savunmada bulunan geri oyuncusudur.

Bir maç, her biri 7.5 dakika olan 6 dönemden meydana gelir. Oyunda bulunan bu devrelere “c hukkar”, “c hukker”, veya “cu hukkal” denir. Beraberlik halinde oyun uzatılabilir. Polo, oyuncular ve atlar için çok riskli olduğundan iki atlı, bir de yaya hakem tarafından bir dizi çok katı oyun kaideleri uygulanarak idare edilir. Faulün derecesine göre verilen cezalar değişir. Faul yapılan takıma kaleden 27.37 veya 55 m uzaktan serbest atış verilebilir. Birçok maçta, yarışın eşit şartlarda yapılmış olması için handikap (engel) sistemi kullanılır. Her oyuncu 0'dan 10 gole kadar, kabiliyetine göre bir engel bir gol sayısı alır. 10 gol alan en iyi oyuncu demektir. Bir engelli maçta, bir takımdaki oyuncuların engel gol sayıları toplanır; iki takımın toplam sayılarının farkı kadar gol, daha düşük engelli takıma verilir.

Atlar ve teçhizat: Oyunda binilen atlar; büyük, süratli, zeki ve iyi yetiştirilmiş hayvanlardır. Oyuncunun verimliliğinin % 75'inin bindiği hayvana bağlı olduğu kabul edilmektedir.

Açık saha polo oyununda kullanılan top 7-9 cm çapında olur ve ekseriya söğüt ağacından yapılmıştır. Ucu çekiç gibi olan sopanın boyu ise 112-135 cm'dir. Topa bu sopanın ucundaki 24.2 cm uzunluğundaki çekiçbaşı gibi kısmın yan tarafı ile vurulur. Sopanın toplam ağırlığı 198,5 gramdır.

Kapalı saha oyunu: 91.4x45.7 m ebadında ve 1.2-1.36 m tahtadan korkulukla çevrili sahada her bir takımda üç oyuncu ile oynanır. Top, küçük bir futbol topuna benzer, şişirilmiş deri bir toptur.

Tarihi: Polo; ilk defa İran'da oynandı. Bu oyunun orada en azından M.S. 1. yüzyılda oynandığı tahmin edilmektedir. Oyun daha sonra Tibet ve Çin'e, son olarak Hindistan'a geçti; oradan da İngilizler aldı ve oyun İngiltere'de popüler hale geldi. Oyunu, New York Herald'in yayımcısı James Gordon Bennet 1876'da Amerika'da tanıttı. Bu sporun yönetici birimi olan Birleşik Devletler PoloCemiyeti (USPA) 1890'da teşkil edildi.

1970'lerde USPA'nın 140 üye kulübü vardı ve bu kuruluş milli ve mahalli turnuvalar düzenliyordu. Dikkatler okullararası müsabakalara teksif edildi ve bu şekilde iyi oyuncular yetiştirildi.

1886'da Britanya ile Birleşik Devletler arasında yapılan ilk maçtan beri milletlerarası müsabakalar bu sporun en ilgi çekici yanı olmaktadır. 1909'da Amerikan takımı bu oyunda yenilik sayılabilecek hızlı ve uzun vuruşlu oyun sitiliyle İngiliz takımını yendi. Birleşik Devletler ile Arjantin arasında güçlü bir rekabet gelişti ve 1928'den beri bu iki ülke peryodik olarak Amerika Kupası için yarışmaktadırlar. Amerikan takımları aynı zamanda Koronasyon (Caronatron) Kupası için İngiltere ile, Kamaşo(Camacho) Kupası için Meksika ile yarışmaktadır. Polo, en son 1936'da olmak üzere, dört defa olimpiyat oyunlarının gündemine girmiştir. Zamanımızda olimpiyat oyunlarında bu spor bulunmamaktadır.

Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Polo

1. anlamı Çevgen.
2. anlamı i. polo, çevgen. polo pony. bu oyunda kullanılan bodur cins at. polo shirt. kalın tişort. water polo yüzerken oynanan bir çeşit top oyunu. ,polo.
3. anlamı polo.
4. polo. çevgen.

Polo

Polo İngilizce anlamı ve tanımı

Polo anlamları

  1. (noun) A game similar to hockey played by swimmers.
  2. (noun) A Spanish gypsy dance characterized by energetic movements of the body while the feet merely shuffle or glide, with unison singing and rhythmic clapping of hands.
  3. (noun) A game of ball of Eastern origin, resembling hockey, with the players on horseback.
  4. (noun) A similar game played on the ice, or on a prepared floor, by players wearing skates.

Polo tanım:

Kelime: po·lo
Söyleniş: 'pO-(")lO
İşlev: noun
Kökeni: Balti, ball
1 : a game played by teams of players on horseback using mallets with long flexible handles to drive a wooden ball through goalposts
2 : WATER POLO
- po·lo·ist /'pO-(")lO-ist/ noun

Polo

İngilizce Polo kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. polo idep. (m), polo acuático (m)

Polo

İngilizce Polo kelimesinin Almanca karşılığı.
n. polo (n)

Polo

İngilizce Polo kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. polo (m)

Polo

İngilizce Polo kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. pólo (m)

Polo

i. polo

Polo

Fransızca Polo kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. Polo, last name; Marco Polo (1254-1324), Italian merchant and explorer from Venice, one of the first European explorers to travel across Asia; city in Illinois (USA)

Polo

Almanca Polo kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. polo

Polo

İtalyanca Polo kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. Polo delle Libertà, political coalition headed by Silvio Berlusconi

Polo

İspanyolca Polo kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. pole, terminal, polo shirt

Polo

Flemenkçe Polo kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. polo shirt, polo

Polo

İngilizce Polo kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. polo, polospel

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Polo Resimleri