Osman Dan Fodyo
Kısaca: Osman Dan Fodyo on sekizinci yüzyılın sonları ile on dokuzuncu yüzyılın başlarında, Nijerya'nın Sokoto bölgesinde Gobir krallarına karşı gelişen İslami direniş hareketinin lideri. Şehu Osman diye de anılan Osman Dan Fodyo, alimler sülalesi olarak şerefli bir geçmişe sahip olan Fulanilere mensuptur. 1754 yılında Nijerya'nın kuzey eyaleti Gobir'in Maratta köyünde doğdu. Babası Muhammed Fodyo'dur. İlk öğrenimini babasından gördü. Sonra Abdurrahman bin Hamada, Osman Binduri gibi zamanının ...devamı ☟
Şehu Osman diye de anılan Osman Dan Fodyo, alimler sülalesi olarak şerefli bir geçmişe sahip olan Fulanilere mensuptur. 1754 yılında Nijerya'nın kuzey eyaleti Gobir'in Maratta köyünde doğdu. Babası Muhammed Fodyo'dur. İlk öğrenimini babasından gördü. Sonra Abdurrahman bin Hamada, Osman Binduri gibi zamanının önde gelen alimlerinden din ve fen bilgilerini öğrendi. Çevresinde, ilminden başka İslamiyetin emirlerine uyup, yasaklarından kaçınmasıyla tanındı. Hocalarından olan Şeyh Jibrilla'yı Ehl-i sünnet inanışına uymayan görüşlerinden dolayı tenkit etti. Şeyh Jibrilla günah işleyen kimselerin kafir olacaklarını ve sonsuz Cehennemde kalacaklarını söylemişti. Osman Dan Fodyo ise; bunun iman ile ilgili olmadığını, günah işleyen kimselerin kafir olmayacaklarını delilleriyle açıkladı. Bu konudaŞeyh Jibrilla'nın yazılarına cevap olarak Nesaihu'l-Ümmeti'l-Muhammediyye adlı eserini yazdı. Yirmi yaşına geldiği zaman ders okutabilecek seviyeye ulaştı. Fakat o, talebe okutmak yerine insanları hakka davet yolunu seçip vaizlik vazifesini tercih etti.
Yaşadığı Havza bölgesindeki insanlara nasihat etti. Bölge halkı, eski inançları olan putperestlikteki birçok batıl inanış ve adetleri İslam dininin emir ve yasaklarıyla karıştırdıkları için birçok bid'at ve hurafe ortaya çıkmıştı. Beş vakit namaz kılınıyor, oruç tutuluyor, mali durumu iyi olanlar zekat verip, hacca gidiyorlardı. Fakat sosyal, ticari ve siyasi hayata İslamiyet değil, putperestlikten kalma mahalli adet ve gelenekler hakimdi. Müslümanlar sünnet ile bid'atı birbirinden ayıramıyacak kadar cahildi. alim geçinenlerse ilimden çok kehanetle uğraşıyorlar, kralın sarayındaki cazip vazifelere sarılıyorlardı. Devlet idarecileri de bu durumdan çok faydalanıyor, köle ticaretine aracılık yapıyor, ağır vergiler alıyor, halkın elindeki malları haksız yere gasp ediyor, saraylarını bu yollardan elde ettikleri servetlerle süslüyorlardı.
Bu sırada insanlara İslamiyetin emir ve yasaklarını anlatmaya teşebbüs edenOsman Dan Fodyo önce kendi bölgesi olan Degel'den başlayıp arkasından komşu şehirlere uzandı. Gittiği yerlerde Müslüman veya Müslüman olmayan, kadın erkek büyük kalabalıklara vaz etti ve kitaplar yazdı. Kralları ve devlet idarecilerini adaletsizlikten vazgeçip İslamiyete uymaya çağırdı.
On dokuz yıl süren ve Havza topraklarının büyük bir kısmını içine alan uzun bir seyahatten ve sevenlerinden meydana gelen bir cemaat kurduktan sonra kendi memleketi olan Degel'e yerleşti. Kısa zamanda, Degel alim ve öğrencilerin akın akın koştuğu bir üniversite şehri ve aynı zamanda bir hareket merkezi haline geldi. Derslerine devam eden pekçok talebeyi yetiştirdi.
Osman Dan Fodyo’nun insanlar arasında büyük bir itibar kazanmasından rahatsız olan Gobir Kralı Napata ve diğer idareciler Müslüman halka karşı daha çok baskı ve zulüm uygulamaya başladılar. Kral Napata 1795 yılında üç maddelik bir emir yayınladı.
1. Osman Dan Fodyo dışında kimse vaz veremeyecek.
2. Bundan böyle Müslüman olmak isteyeceklere müsade edilmeyecek. Babası Müslüman olmayanlar Müslüman olamayacak, buna rağmen İslamiyeti seçenler ise babalarının dinine dönecekler.
3. Erkekler türban giyemeyecekler, kadınlar ise baş örtüsü taşımayacaklar.
Bu emirlere uymayanlara ağır cezalar verildi. Osman Dan Fodyo’ya sığınanlar da yakalanıp köle olarak satıldı. Bu sırada Kral Napata öldü. Yerine oğlu Yunfa geçti. O babasından daha fazla şiddet ve zulüm uyguladı. Müslümanları yok etmek için bir dizi silahlı saldırı düzenledi. Köyleri harap edip, mal ve mülkleri yağmalattı. İnsanları öldürdü, kadınları ve çocukları köle yaptı. Bir defasında Osman Dan Fodyo taraftarlarını alkışlamak için dışarı çıkan kadınlar üzerine asker gönderdi. Kadınları yakalatarak üzerlerinden elbiselerini çıkarttırdı ve ordusunun önünden geçirdi. Kur’an-ı kerim ve diğer din kitaplarını yaktırdı.
Bunları işitince çok üzülen Osman Dan Fodyo silahlı mücadele için ordu toplamaya başladı. Yunfa, Osman Dan Fodyo’ya bulunduğu Degel kasabasını terk etmesini, aksi taktirde hücum edeceğini bildirdi. Osman Dan Fodyo red cevabı verince, Yunfa Degel’i kuşattı. Böylece silahlı cihad hareketi başladı. Osman Dan Fodyo Emirü’l-Müminin (Müminlerin emiri) ilan edildi.
Bu baskılar karşısında Müslümanlar Gobir’in en uzak köşesindeki Gudu’ya hicret (göç) ettiler. 1804 senesi Şubatında gerçekleşen bu hicretten sonra silahlı mücadele devam etti. Üstün silah güçlerine, sayılarına ve cephanelerine rağmen Gobir Krallığı ve diğer Havza devletleri birbiri ardınca mücahidlerin eline düştü. Osman Dan Fodyo 1809’da elde edilen toprakların idaresini oğlu Muhammed Bello ve kardeşi Abdullah’a bıraktı. Kendisi vaz etmeye ve eser yazmaya devam etti. 1810 senesinde bütün Havza devletleri tek hükümet çatısı altında birleştirildi. Sokoto Hilafeti veya Fulani Devleti diye anılan bu devletin başşehri Sokoto şehri oldu. Bütün hayatı boyunca kurulması için mücadele verdiği İslami hayatın temellerini sağlamlaştırmak ve incelemeler yapmakla meşgul olacağı Sifave köyüne çekildi. Ömrünün sonuna kadar orada kaldı. 1817 yılında orada vefat etti. Osman Dan Fodyo’nun vefatından sonra Sokoto Hilafeti idaresi devam etti. Abdullah ve Muhammed Bello’dan sonra da İslami havasını sürdürdü. Bu devletin siyasi, ekonomik, sosyal ve fikri hayatı 1903 yılına kadar devam etti. On ikinci Sokoto Sultanı Muhammedü et-Tahiru İngilizler tarafından şehit edilince Sokoto 15.3.1903’te İngiltere’nin sömürgesi oldu. Bugün ise Nijerya’nın bir eyaleti durumundadır.
Osman Dan Fodyo’nun eserlerinden bazıları şunlardır; 1) Nesaihu’l-Ümmeti’l- Muhammediyye. 2) Vird Lemma Belagtü. 3) Vesikatü Ehl-i Sudan. 4) Nur-ul-El-Bab. 5) Serdü’l-İhvan. 6) Beyanü’l-Bid’ati’ş-Şeytaniyye. 7) İhya-üs-Sünne ve İhvani’l-Bid’a. 8) Cüyüşü’l-Evham.
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
Bu konuda henüz görüş yok.