Ebu Bekir'n yakın arkadaşlarından olan Osman İslam'a inanan ilk kişilerdendir. Aynı zamanda İslam peygamberi Hz. Muhammed S.A.V.'in de damadı olmuştur. Muhammed'in önce Rukayye isimli kızıyla evlenmiştir. Daha sonra Rukayye'nin vefat etmesiyle Muhammed'in bir başka kızı Ümmü Gülsüm ile evlenmiştir. Ümmü Gülsüm de kendisinden önce vefat etmiştir. Peygamberin iki kez damadı olması, iki kızıyla evlenmiş olması hasebiyle 'Zi'n-Nureyn' yani "iki nur sahibi" olarak da anılır.
Habeşistan'a hicret eden ilk sahabilerden olan Osman daha sonra Mekke'ye geri dönmüş, Medine'ye hicret kararının alınmasından sonra da Medine'ye hicret etmiştir. Bedir Savaşı dışında peygamberin hayatta olduğu dönemde yapılan tüm büyük savaşlara katılmış olan Osman, peygamberin Veda Haccı'nda da peygamberin yanında yer almıştır[1]. Peygamberin vefatından sonra halife seçilen Ebu Bekir'e bey'at etmiştir. Ridde Savaşları sırasında Ebu Bekir'in danışmanı olarak Medine'de kalmıştır. Daha sonra Ebu Bekir'in Ömer'i bir sonraki halife olarak tayin eden belgesini kaleme alan da Osman'dır[2]. Ömer'in hilafeti sırasında Ömer'e danışmanlık yapmış, Medine'de kalmıştır. Ömer kendisinden sonra aralarından bir sonraki halifenin seçileceği bir şura kurulmasını talep etmiştir. Ömer'den sonra kimin halife olacağı tartışmaları sırasında arabulucu Abdurrahman bin Avf'ın, başkalarının görüşlerini de alarak kendisini seçmesiyle halife olmuş, kendisiyle birlikte halifeliğe düşünülen Ali de kendisine bey'at etmiştir[3]. Halife olduğu dönemde İslam devletinin sınırları genişlemiş, bir donanma kurulmuş, birçok ekonomik reform gerçekleştirilmiştir. Ayrıca ilk İslami paralar da onun zamanında basılmıştır; bunlar üzerine Bismillah basılmış İran dirhemleri idi. İlk İslam devleti dirhemi daha sonraları Emeviler döneminde basılmıştır. Ayrıca Kabe ve Mescid-i Nebevi de onun zamanında genişletilmiştir.