Kısaca: Orhan Dündar, ( d. 1953 Bayburt ) Türk çizer, çizgi roman sanatçısı ve yazar. ...devamı ☟
Orhan Dündar, ( d. 1953 Bayburt ) Türk çizer, çizgi roman sanatçısı ve yazar. Yaşamı Dündar, 1960 yılında ailesi ile birlikte Ankara’ya geldi. İlkokul, ortaokul ve lise tahsilini yaptıktan sonra çizgi roman sanatçısı olarak hayata atıldı. Çizgi romancılık serüveni 1968 yılında Tasvir Gazetesi’ne çizdiği Kürşat adlı çizgi roman ile başladı. Buradan aldığı para ile çini mürekkebi, tarama ucu ve fırça alarak, tükenmez kalem çizimlerinden; çini mürekkebi ile çizim safhasına geçti. Ankara'daki bir ortamda çalışmalarını sürdürdü. Ancak 1975 yılında Güneş Gazetesi’nde Baybars adlı çizgi romanı yayınlanabilmişti. Aynı yılda Aydoğdu Yayınları’nın okul dergileri için resim çizerek para kazanmaya başladı.Bu sırada Sabah Gazetesi’nde Gökbayrak adlı çizgi romanı yayınlandı. Ankara’da çizgi roman için hiçbir imkan olmadığından, 1976 yılında İstanbul’a giderek Gürbüz Azak’ın yardımı ile Orta Doğu gazetesinde ressam olarak çalışmaya başladı. Bu arada gazeteye Barbaroslar ve Begil Oğlu Emre çizgi romanlarını yaptı. O sırada Milli Eğitim Bakanlığı’nın çıkartacağı İleri Yavrutürk dergisinde çalışmak için gazeteden ayrıldı, fakat dergide çalışmaktan vazgeçerek vatani görevini yerine getirmek üzere askere gitti. Askerlik dönüşünde, ortalığı saran anarşi nedeniyle Ankara’da kaldı. 1979 yılında Adalet Gazetesi’ne giderek ressam olarak çalışmaya başladı. Gazeteye Hacı Bektaş Veli ve Baybars çizgi romanları ile mizah sayfası hazırladı. Bu sırada İstanbul’daki Her gün Gazetesi’ne de Dede Korkut Hikayeleri’ni çizdi. 1981 yılında ‘Atatürk belgesel çizgi romanı’ yapmak için Adalet Gazetesi’nden ayrıldı. Hazırladığı çalışma Abdullah Turhan aracılığıyla Günaydın Gazetesi’ne gösterildi. Fazla ücret istendiği için gazete işi almadı ve 1 yıllık emek bir köşede kaldı. Orhan Dündar, 1982 yılında kardeşi Erhan Dündar ve bir ortak ile birlikte Çiz-Yay adlı çizgi roman ajansını kurdu. Orhan Dündar’ın eski çizimlerinden ve Erhan Dündar ile çizdikleri yeni çizimlerden 40 tane çizgi roman hazırlandı. Bunlar 70 tane bölge gazetesine satıldı. İki kardeş emekleri istismar edildiği için ajanstaki haklarını devredip, bıraktılar. 1981 yılında çizgi roman çalışmalarına ara vererek Kurtuluş Yayınları için Dünya Çocuk Klasikleri’ni resimledi. Samanpazarı / Ulus’taki eski bir Ankara evinde oturan Orhan Dündar, aynı yerde babasının ayakkabı atölyesindeki bir odayı kendisine büro yaptı ve çalışmalarını burada sürdürdü. O sırada Gazi Üniversitesi’nin Resim bölümüne giden kardeşi Erhan Dündar da kendisine yardım etti ve Öğün Yayınları’nın çocuk kitaplarını resimlediler. Fakat Ankara’daki kısır çizgi roman piyasasından ötürü Orhan Dündar bir kez daha İstanbul’a gitti. Yıldırım Kemal, Yıldırım Teğmen, Baybars, Dede Korkut ve Ömer Seyfettin hikayelerinden oluşan çizgi romanları, gazete ve yayınevlerine götürdü. Türkiye Gazetesi’ne Teke Tek’i, Güneş Gazetesi’ne Yıldırım Teğmen’i verdikten sonra İzmir’e gitti. İzmir’li bir kahraman olan Yıldırım Kemal’i Yeni Asır Gazetesi’ne götürdü ancak Gazete, Yıldırım Kemal yerine aşk romanı istedi. (Daha sonra çıkarttıkları Sabah Gazetesi’nde Yıldırım Kemal benzeri bir karakter çizildi.) Yeni Asır Gazetesi’ne 4 tane aşk romanı çizdi fakat Gazete’den parayı almak hiç de kolay olmadı. Yıldırım Kemal ise ancak 1986 yılında Tay Yayınları’nın ilgisi üzerine piyasaya çıkabilmiştir. Eski Ankara evindeki ayakkabı atölyesinin bir odasında Yıldırım Kemal’in yeni maceraları çizildi. Fakat Tay Yayınları 5.maceranın yayınlandığı 10.sayıda baskıyı durdurdu. Çizgi roman çalışmaları da tekrar Ankara’nın kısır ortamına mahkum hale geldi. Bu arada Adalet Gazetesi el değiştirmiş ve Zaman Gazetesi olarak çıkmaya başlamıştı. Zaman’a ‘Keloğlan’, Ulus Gazetesi’ne de Baykan çizilerek yeniden çizgi roman çalışmalarına başlandı. Ankara’nın malum ortamında binbir zorlukla çalışmalar sürdürülürken, 1990 yılında Kültür Bakanlığı’na bir çizgi roman projesi sunuldu, ve Bakanlığın da ilgisini çeken proje kabul edildi. Türk tarihinden alınan konular Orhan ve Erhan Dündar tarafından çizgi roman haline getirildi, bu sayede Ankara’da Devlet destekli bir çizgi roman piyasası oluştu. Basında lehte ve aleyhte yazılan yazılar çıktı. Bu sefer İstanbul’dan Ankara’ya çizgi roman için gelenler oldu ve onlar da oluşan piyasadan faydalandılar. Orhan Dündar, kardeşi Erhan Dündar’ın yardımı ile Ankara’da çizgi roman ortamı yaratmaya devam etti; 1992 yılında bu kez de Milli Eğitim Bakanlığı’na bir çizgi roman projesi götürdü. Ve projenin kabul edilmesiyle birlikte Dündar kardeşlerin en yoğun çizgi roman dönemi başlamış oldu. Ayakkabı atölyesinde başlayan bu süreç Sıhhiye / Çankaya’da aldıkları bir büroda devam etti. 60 kadar çizgi roman albümünün yayınından sonra 1999 yılında bu faaliyet durdu. Atatürk’ün hayatını anlatan seri de yarım kaldı, aynı zamanda Kültür Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının işleri de aynı dönemde kesildi. İşsiz kalan Orhan Dündar, maddi sıkıntılarından ötürü bürosunu elden çıkardı. Bu arada, Türkiye’nin başta çizgi roman olmak üzere neden her konuda geri kaldığına odaklandı ve bu konuyu çözümleyen Medeniyetlerin Aşil Topuğu adlı kitabını yazdı. Arkasından Türkiye’nin modernleşmesinin yolunu açacak olan Avrupa Türkleşirken, Kıyametin Türkleri, Atatürk Aklı ve Avrupa’nın Dünyevilik Oyunu adlı kitaplarını yazdı. Çizgi roman çalışmaları, seyrek bir halde; Atatürk Araştırma Merkezi’ne hazırladığı Atatürk serisi ve Genelkurmay ATASE Başkanlığı için kardeşi Erhan ile birlikte hazırladığı 2 ciltlik Atatürk kitabı ile devam etti, bunu Çizgilerle Atatürk serisi takip etti.