Net
1. anlamı Bütün çizgileri belirgin olan, gözün bütün ayrıntılarıyla algıladığı, iyi görünen (şey). İyi duyulan (ses). Kesintilerden sonra geri kalan (miktar), safi:"Bin beş yüz net veriyorlardı, vergi, sigorta çıktıktan sonra."- H. Taner. Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan:"Hayatını didik didik etmek, son beş altı yıllık çizgisini net olarak ortaya çıkarmak istiyordu."- T. Buğra.2. anlamı i., f. (-ted,- ting) ağ, şebeke; tuzak, tel kafes; hile; f. ağ veya tuzağa düşürmek, ağ ile tutmak; ağ ile örtmek; ağ örmek; ağ ile avlamak. net ball (tenis) ağa dokunduktan sonra rakibin sahası içine düşen top. tennis net tenis ağı. ,ağ,son/n.
3. anlamı ağ. file. tuzak. (ağ ile) yakalamak. net. katıksız. kesintisiz. kazanmak. kar etmek.