Nalan Barbarosoğlu
Kısaca: Nalan Barbarosoğlu, 1961`de Adapazarı`nda doğdu. İlk ve ortaöğrenimini devlet okullarında tamamladı. 1982`de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sistematik Felsefe ve Mantık Bölümü`nü bitirdi. ...devamı ☟
4 tane yayınlanmış öykü kitabı bulunmaktadır.
Ne Kadar Da Güzeldir Gitmek, Ayçiçekleri, Her Ses Bir Ezgi, Gümüş Gece
---Gümüş Gece--- Gecedir. Fısıltılarla konuşulur, alınyazıları kırılgan harflerle dökülür hayata. Kuytularda günün sesleri ve renkleri çoğalarak büyür. Gün ay ışığını saklar; tül gibi örter üstümüzü. Biçilmiş hayatlara gecede karşı konur; kaderler gecede değiştirilir. Başlangıçlar, sonlar gecede yeniden biçimlenir. Gecenin aynasında hayat farklı okunur: Gümüştür.
---Ayçiçekleri--- Farkılıklarını sindirememiş bir kültürün insanları... Kendinden başkasını tanımak istemeyen, kaygılı, gergin, huzursuz.. Her şeyi aynılaştırmaya çalışan, kendinden olmayanı, kendine benzemeyeni anlatmaktansa dışlamayı yeğleyen bir yaşama biçiminin kuklaları.. Bireysel yüzölçümünü genişletmek isteyen, hoşgörü ve anlayıştan uzak yaşama alışkanlıklarıyla pencerelerini sıkı sıkıya kapatanlar.. Arka odalarda, açıkta ya da kuytuda varlığını duyuran şiddet.. Savrulan, kopan yaşamlar.... Ayçiçekleri`ndeki öyküler, saygısız, sevgisiz ve unutulmuş yaşamların içinden çıkıp var olmaya çalışanlar ...
--Her Ses Bir Ezgi--- Nalan Barbarosoğlu`nun ilk öykü kitabı olan Ne Kadar da Güzeldir Gitmek için İnci Aral şöyle demişti: `Bu ilk kitabındaki öykülerinin olgunlukları, taşıdıkları duygu yükü, yapısal sağlamlıkları ve imgelerle zenginleşmiş bir dili kullanmadaki üstün başarısı ile ustalık çizgisinde duruyor ve bize doğuştan öykücü olduğunu kanıtlıyor. `Nalan Barbarosoğlu ikinci kitabı Her Ses Bir Ezgi`de de İnci Aral`ın övgülerini hak ettiğini kanıtlıyor. Beton kentlerde yaşayan yalnızlıklar, içlerindeki sesleri dinleyen insanlar, çoğu öykünün ortak öğesi olan içsel konuşmalar, kendilerini ara ...
---Ne Kadar da Güzeldir Gitmek Nalan Barbarosoğlu, ilk öykü kitabı Ne Kadar da Güzeldir Gitmek`te, herhangi bir zamanda, bir yerinden yaralanmış yaşamların kırılma noktasına eğiliyor. Küçük kırgınlıkların, sevinçlerin, yıkım ve düşlerin, yüzeyin altındaki, alt yaşantılardaki dönüşümlerini anlatıyor. Ayrıntıların, sözcüklerin ötesinde o yaşamlardan kalan tortuyu derinlemesine sezdiyor okura ve kitap boyunca bir hüzün iklimi yaratıyor. Nalan Barbarosoğlu için `gitmek, özgürlüktür`. Gidebilmek, özgürlüğe açılan kapıdır. Onun öykü kişileri -kadınları- hep bir yerlere giden, gedecek olan kişilerdir. Öykünün sonunda ...
İlgili konular
kişiBu konuda henüz görüş yok.