"Kubbe-i Hadra" (Yeşil Kubbe) denilen Mevlana`nın türbesi dört fil ayağı (kalın sütun) üzerine yapılmıştır. O günden sonra yapı faaliyetler hiç bitmemiş, 19. yüzyılın sonuna kadar yapılan eklemelerle devam etmiştir. Osmanlı sultanlarının bir kısmının Mevlevi tarikatından olması Türbe`ye özel bir önem verilmesini ve iyi korunmasını sağlamıştır.
Müze alanı bahçesi ile birlikte 6.500 m² iken, yeri istimlak edilerek Gül Bahçesi olarak düzenlenen bölümlerle birlikte 18.000 m²ye ulaşmıştır.
Bağlı bulunduğu Kültür Bakanlığı`na en çok gelir getiren ikinci müzedir. (Birinci Topkapı Sarayı müzesi.) Yabancı turistlerin giriş için yerlilerden daha fazla ücret ödemesi özellikle Mevlana`nın mesajı gözönüne alındığında tepki toplamaktadır.
Mevlana hakkında menkıbelerin anlatıldığı Ahmed Eflaki`nin kitabı "Arifler`in Menkıbeleri"nde} Mevlana`nın babası için türbe yaptırmak isteyen devrin sultanına "gök kubbeden daha görkemlisini yapamayacağınıza göre zahmet etmeyin" dediği rivayeti yer alır. Türbe, Mevlana`nın ölümünden sonra inşa edilmiştir.
Halk arasında Mevlana Türbesini ziyaret etmenin "yarım hacılık" payesi kazandırdığı yönünde bir inanca rastlanmaktadır.
Fotoğraf galerisi
Ayrıca bakınız
Kaynaklar
- } - Remzi Kitabevi, Türkçe`ye tercüme: Tahsin Yücel