1011´de hükümdar olan Ebu Nasr, elli seneden fazla hüküm sürdü. Mervanilerin bölgedeki hakimiyetini kuvvetlendirip refahını yükseltti. Abbasi halifeliğin yüksek hakimiyetini tanıdı. Devrin kuvvetli komşu devletlerinden Bizanslılar ve Fatımililere karşı istiklalini korumak için maharetle iyi münasebete bulundu. Ebu Nasr bin Mervan devrinde Diyarbakır, Silvan ve çevresindeki şehirlerin hayat seviyesi yükseldi. Kültür ve sanat eserleri meydana getirildi. Ibn-i Mervan´ın elli senelik saltanati sırasında hakim olduğu topraklarda bir sulh ve asayiş devri yaşandı. Alimler ve şairler himaye gördüler. Mervanilerin hakim olduğu bölgede Şafii mezhebi yayıldı.
Ebu Nasr bin Mervan´ın ölümünden sonra ülke toprakları Nasır ve Said adlı oğullari arasında bölüşüldü. Böylece Mervanilerin gücü zayıflamaya başladı. Diyarbakır´ı elinde bulunduran Nasır, 1071 senesinde Selçuklu Sultanı Alb Arslan´a tabi oldu. Nasır´ın ölümünden sonra yerine oğlu Mensur gecti. Selçuklu veziri Fahrüddevle bin Cehir Mervani topraklarını ele gecirmek için SultanMelikşah´dan izin aldı.1085 senesinde Selçuklu ordusu şiddetli bir çarpısmadan sonra bölgeyi ele geçirdi. Son Mervani hükümdarı Mensur, 1096 senesinde ölünceye kadar Ceziret-i Ibni Ömer´de (Cizre) yasadi.
Mervani Emirleri
Baz (Onuncu yüzyılın ortaları-991)Hasan bin Mervan (991-997)
Said bin Mervan (997-1011)
Nasr bin Mervan (1011-1061)
Said (1061-1063)
Nasır (1069-1079)
Mansur (1079-1085)