Göl ve birincil krater çukurunun uzunluğu 800 m, genişliği 500 m dir. 12 metre derinliğindedir.
400 milyon yıl önce (Pleistosen çağda) volkanik patlama sonucu oluşan bu krater (piroklastik koni), zamanla suyla dolarak göle dönüşmüş ve daha sonra, günümüzden 9000 yıl önce ikinci bir volkanik patlama ile gölün ortasındaki ikinci volkan konisi oluşmuş, zamanla o da suyla dolarak ikinci bir göle dönüşmüştür.
Meke Gölü deniz seviyesinden 981 m yüksekliktekidir. Ana Meke`nin ortasında bulunan ve su seviyesinden 50 m yükseklikte olan volkan konisindeki göl 25 m derinliktedir ve suyu tuzludur.
Adayı oluşturan volkanik kütlenin yapısı, en şiddetli yağmurları bile hemen emecek yeteneğe sahiptir. Meke`nin biçiminin binyıllardır bozulmamasının nedeni budur. Ama son yıllarda Konya havzasındaki yeraltı sularının bilinçsiz tüketimi yüzünden yaz aylarında tamamem kurumaktadır.
Nasıl oluştu?
1. derecede doğal sit alanı olan göl, iç içe 2 krater gölünü barındırıyor. Göllerin oluşumu şöyle: 5 milyon yıl önce volkanik patlamayla oluşan krater, zamanla suyla dolarak göle dönüştü. Daha sonra ikinci bir volkanik patlama meydana geldi ve gölün ortasındaki ikinci volkan konisi oluştu. Zamanla o da suyla dolarak ikinci bir göle dönüştü. Bir ada olarak ana mekenin ortaya çıkmasını izleyen dönemlerde çeşitli patlamalarla bir bölümü ana koniye bitişik, bir bölümü de ada halinde olmak üzere 7 tane küçük meke daha ortaya çıktı.Göl iki zamanlı volkanik bir krater gölüdür. Göl I.zamanda 4 km. çapında, yuvarlak bir çöküntü alanı içerisinde oluşmuş, ikinci bir püskürtme ile göl içerisinden sekonder denilen yükselmeler meydana gelmiştir. Bu oluşumdan sonra da gölün ortasında, 1.500 m. genişliğinde, göl düzeyine göre 140 m. yüksekliğinde proklastik oluşumlu volkanik Meke Tepesi bulunmaktadır. Bu jeolojik oluşumlar bununla da tamamlanmamış, sonraki evrelerde çeşitli patlamalar meydana gelmiş ve burada Parazit Koni denilen yedi küçük tepe (meke) daha meydana gelmiştir. Jeomorfolojide bu tip oluşumlara Kaldera ismi verilmekte olup, iç içe gelişmiş volkan bacası anlamına gelmektedir. Tepenin ortası içeriye doğru obruk şeklinde çöküktür. Günümüzde bu tepe volkan küllerinin sönmesinden ötürü bakır rengini almıştır. Göl çevresinde ve tepenin üzerinde yanık volkan küllerinin renkleri, külleri açıkça görülmektedir.
Meke Gölü’nün derinliği 12 m.yi geçmemektedir. Deniz seviyesinden yüksekliği de 985 m.yi bulmaktadır. Gölün yüzölçümü 0.5 km2’dir. Gölün magnezyum ve sodyum sülfattan oluşmuş su kaynakları yeraltından kaynaklanmaktadır.
Tarih boyunca Meke Gölü ve çevresi Karamanoğulları’nın, Osmanlı Devleti’nin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin tuz ihtiyacını karşılamıştır. O dönemlerde bu amaçla kullanılmış eski yapılara ait kalıntılar göl çevresinde görülmektedir. Yolun batısında Tekel işletmesinin eski tuz depoları, müştemilat yapıları bulunmaktadır. Gölün doğusunda 10-15 m. uzaklıkta tatlı su kuyusu bulunmaktadır. Gölün batı yakası ise oldukça dik ve keskin kayalıklarla kaplıdır. Geçen yıl yaz aylarında yeterli yağış almadığı için kuruyan, bazı bölgeleri de bataklık haline gelen Meke Gölü’nün imdadına kışın yağan yoğun kar yağışı yetişti. Yağan bahar yağmurları ve eriyen karlarla birlikte gölün su seviyesi yükseldi. ‘Dünyanın nazar boncuğu’ olarak nitelendirilen göl kuruma tehlikesini atlattı. Yaz aylarında flamingoları ağırlayan Meke Gölü’nün bir benzeri ise yalnızca Kanada’da bulunuyor. Geçen yıl gölü besleyen yeraltı sularının çiftçilerce tarımda kullanılması ve çevresinin korunmaması nedeniyle göl, bütün güzelliğini yitirmişti. Bunun üzerine gölde yaşayan flamingo sürüleri de başka sulak alanlara gitmişti. Öte yandan Meke Gölü’nün yakın bölgelerinde orman oluşturma çalışmaları devam ediyor. Bu çerçevede bölgeye geçtiğimiz dönemde 300 bin ağaç dikildi. Meke krateri, 25 metre derinlikte gölün yüzeyinde bir koni gibi yükseliyor. Meke’nin üzeri kızıl kahverengi, mor, kırmızı ve siyah renkli volkanik taş parçaları ile kaplı. Bu renkler kraterin bir volkanik dağ olduğunu ele veriyor. Volkanik taşlardan oluşan krater, şiddetli yağmur sularını da emiyor. Bilim adamlarınca 5 milyon yıl önce bir volkanik patlama sonucu oluştuğu bildirilen göl, taban suyuyla besleniyor. Gölün ikizi ise Kanada’da bulunuyor.