Mecaz-I Mürsel

Kısaca: Bir sözcüğü benzetme amacı gütmeden başka bir sözcük yerine kullanma sanatıdır. Düz değişmece ya da metonomi diye de adlandırılır. Günlük yaşamda da yaygınlıkla kullanılan mecaz-ı mürsel, iki nesne ve kavram arasında çok çeşitli ilgiler kurulmasıyla gerçekleşir. Neden yerine sonucun (bereket yağdı gibi), içindeki yerine kabın (sobayı yaktık gibi), özel yerine genelin (at yerine hayvan gibi), soyut kavram yerine somut adın (gözüme girdi gibi), yapıt yerine yazar adının (Siham-ı K ...devamı ☟

Bir sözcüğü benzetme amacı gütmeden başka bir sözcük yerine kullanma sanatıdır. Düz değişmece ya da metonomi diye de adlandırılır. Günlük yaşamda da yaygınlıkla kullanılan mecaz-ı mürsel, iki nesne ve kavram arasında çok çeşitli ilgiler kurulmasıyla gerçekleşir. Neden yerine sonucun (bereket yağdı gibi), içindeki yerine kabın (sobayı yaktık gibi), özel yerine genelin (at yerine hayvan gibi), soyut kavram yerine somut adın (gözüme girdi gibi), yapıt yerine yazar adının (Siham-ı Kaza okuyorum demek yerine Nef�i okuyorum demek gibi) kullanıldığı çeşitli türleri vardır.

Teşbih ve istiarelerdeki benzetme gayesi gütmeksizin, bir sözün kendi manasından başka manalarda kullanılmasına denir.

Mecaz-ı mürselin iki belirgin özelliği vardır. Biri benzetme gayesinin güdülmemiş olması, diğeri kelimenin sözlük manasının dışında mecazi bir manada kullanılmış olması gerekir.

Örnek:

ANADOLU

Ah efendi bize karşı İstanbul Neden böyle bir sert. Yılçın taş gibi? Taşların hayvanlık mı nasibi?

(Mehmet Emin Yurdakul)

Yukarıya aldığımız şiir parçasında mecaz-ı mürsel sanatı vardır. Çünkü burada İstanbul kelimesi hakiki manasının dışında kullanılmıştır. Ayrıca bu kullanışta benzetme gayesi güdülmemiştir. Şair İstanbul kelimesi ile İstanbul şehrini değil, o zamanlar başşehir olan İstanbul'daki hükümeti kastetmektedir. Bu hükümetin Anadolu ile ilgilenmediğini dile getirmek istemektedir.

Yoksa İstanbul şehrinin insanlara karşı sert ve yalçın taş gibi olması mümkün değildir. Ancak insanlar böyle olabilirler, ifadede benzetme gayesi de güdülmemiştir. Çünkü ne insanlar, dolayısıyla devleti yöneten kişiler İstanbul'a benzetilebilir, ne de İstanbul onlara. Görüldüğü gibi mecaz-ı mürsel için yukarıda belirttiğimiz iki temel özellik de gerçekleşmiş bulunmaktadır.

Mike Rooney - 8 ay önce
I really enjoyed reading your articles. It looks like you've spent a lot of time and effort on your blog.Irish Wish Ed Speleers Green Jacket

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Mecâz-ı mürsel
7 yıl önce

Ad aktarması ya da mecâz-ı mürsel (Grekçe: μετωνυμία, metonymía; Latince: metonymia), şiirlerde sıkça kullanılan bir söz sanatı türüdür. Ad aktarması yapılırken...

Capitol Hill
3 yıl önce

Capitol Hill, ABD Kongresi’ne mecaz-ı mürsel olmakla beraber, başkent Washington, DC’deki en büyük tarihi mahalledir. Geniş caddeleri ile Capitol adındaki...

Tariz
3 yıl önce

gerçek ve mecazlı anlamı dışında büsbütün tersini kastetmektir. Tarizde mecaz-ı mürsel ve kinayedeki ilgiler yoktur. Tarizin güzel olması söyleyişteki inceliğe...

Tariz, Edebiyat, Kinaye, Mecaz-ı mürsel, Taslak
Söz sanatı
3 yıl önce

aşağıdaki gibi gruplanır. Teşbih (Benzetme) İstiare (Eğretileme) Mecaz (Değişmece) Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması) Antonomazi Eponim Sinekdoş Kinaye (Değinmece)...

Şiir
3 yıl önce

şiiri farklı yorumlamalara uygun hâle getirir. Benzer biçimde mecaz, benzetme ve mecaz-ı mürsel gibi konuşmanın öğeleri daha önce algılanmamış farklı imajlar...

Edebiyat, Şair, Ritim, Ses, Aruz, Vezin, Kafiye, Şairler, Divan edebiyatı, Orhan Veli Kanık, Akımlar, Beş Hececiler, Dize
Sembol
3 yıl önce

öğenin arasındaki uygunluk bakımından, kimi zaman, alegori (istiare), mecazı mürsel, amblem, işaret, ikon ve fetiş ile hemen hemen eşanlamlı olarak da kullanılmaya...

Divan Edebiyatı
3 yıl önce

saray edebiyatı, enderun edebiyatı, klasik edebiyat, eski edebiyat veya tarz-ı kadim Türk kültürüne has süslü ve sanatlı bir edebiyat türü. Bu edebiyata...

Divan edebiyatı, Edebiyat
İslam
3 yıl önce

kanatlı elçilerdir. Tefsirlerde meleklerin kanatlarının bir benzetme ve mecaz anlam taşıdığı söylenmektedir. Allah meleklere özel görevler vermiştir....