Mavi Sakal birçok insanın kendisinden çirkin ve korkunç mavi sakalı yüzünden korktuğu zengin bir soyludur. Üç kere evlenmiştir ancak kimse evlendiği kadınlara ne olduğunu bilmemektedir ve bu yüzden bölgede yaşayan bütün kızlar ondan kaçarlar. Birgün komşularından birini ziyaret eder ve üç kızından biriyle evlenmek istediğini bildirir. Kızkardeşler kurtulmak için evlenmesi için birbirlerini öne iterler, en sonunda Mavi Sakal ile evlenmek en küçük kardeşin üzerine kalır. Evlilik töreninden sonra kızkardeşleri ona en kısa zamanda kendisini ziyaret edeceklerini söyleyerek Mavi Sakalla birlikte şatoya uğurlarlar.
Bir süre sonra Mavi Sakal bir yolculuğa çıkacağını bildirir. Karısına şatodaki bütün kapıların anahtarlarını vererek yola çıkar. Bu anahtarlar arasında karısını girmemesi konusunda kesinlikle uyardığı küçük bir odanın da anahtarı vardır. Ancak küçük kızkardeş kendisini ziyarete gelen kızkardeşlerinin de kışkırtmasıyla odaya girer. Odada gördükleri onu dehşete düşürür. Yerler kanla kaplıdır ve duvarlarda Mavi Sakal`ın önceki eşlerinin cesetleri asılıdır.Üstelik küçük anahtara da yerdeki kan bulaşmıştır. Anahtarın üzerindeki kan lekesi ne kadar uğraşsa da çıkmaz. Şatoya dönen Mavi Sakal daha eşini görür görmez durumu anlar ve onun kafasını keseceğine yemin eder. Kızkardeşler kendilerini şatonun en yüksek kulesine kilitlerler. Bu sırada erkek kardeşleri şatoyu basarak Mavi Sakal`ı öldürüp onları kurtarır.
Mavi Sakal`ın yasaklı odası, Binbir Gece Masallarında Şehrazat`ın "Hamal ve Bağdatlı Üç Hanım" masalının içinde geçen ve onaltıncı gece anlatılmaya başlanan "Üçüncü Çelebinin Hikayesi"`nde; sevgililerinin ailelerini ziyarete giderlerken sarayda bıraktıkları çelebiye girmemesi için büyük tembihlerde bulundukları ve girdiği taktirde onları ayıracağını söyledikleri kırkıncı oda ile büyük benzerlik gösterir. düzenle|Mart 2007