Yayla dağlarının Akyar`dan başlayarak kuzeye doğru uzanan silsilenin kuzey kesimlerinde, nispeten dağlık ve ormanlar içindeki bir bölgede yer almaktadır. Kale, etrafı düz ve yeşillik bir sahada göğe yükselen yüksek bir dağın zirvesinde, beyaz bir kaya üzerinde Rumlar tarafından inşa edilmiştir. Asıl ismi Theodoro kalesidir. Trabzon ve İstanbul hükümdarlarının soyundan Rum Knezler tarafından yönetilmekteydi.
İstanbul`un fethinden sonra, 1475 yılında Osmanlı orduları tarafından kuşatılarak Rum prenslerin elinden alınmıştır. Bu itibarla dünyadaki son Bizans kalesidir. Kale Rumların elinden alındıktan sonra, Kefe sancağına bağlanmış, uzun yıllar mühimmat deposu olarak kullanılmıştır. Kalenin içindeki Rumlardan kalma pek çok bina, 1493 senesinde çıkan yangında yok olmuştur.
Evliya Çelebi, «Kırım Vilayeti`nin Kahkaha Kalesi olan Mankup (Mankop) Kalesi`ne geldik. Ceneviz keferesi yapısıdır. Bayezid Veli Han zamanında Gedik Ahmet Paşa fethidir. Kale muhasara ile alınabilecek iken hücum ile yedi bin yeniçeri kırdırdığı için Gedik Ahmet Paşa katledilmiştir. İç kale kapısından doğuya yüz adım yerde Bayezid Veli Camii vardır. Üzerindeki tarihi 1056 (1646?) dır (Bu tarih de Evliya Çelebi`nin Kırım seyahatinin devridir, Sultan Bayezid Veli`ye uymaz). Bu camiden aşağıda bir müslüman mahallesi, bir mescidi, yüz evi, bir küçük hamamı, iki çeşmesi vardır » der. Bütün bu eserler hakkında yalnızca Evliya Çelebi`den bilgi edinebiliyoruz.
Mangup, ayrıca Karaylar`ın Kırım`daki en kutsal yerlerden birisidir. Vaktiyle bu kale ve çevresinde önemli miktarda Karay Türkü yaşamaktaydı. Kösele ve güderi işleriyle uğraşan Karayların ürettiği "Mankub Köselesi" Kırım genelinde çok meşhurdu.
Mangup, günümüzde özellikle yürüyüş turlarını tercih edenlerin önemli güzergahlarından birisidir.