Türkçe Bilgi logo TürkçeBilgi

Living

Living

1. anlamı s. yaşayan, canlı, diri, sağ; canlandırıcı; yaşayanlara ait; zinde, kuvvetli, faal; tıpkı. living language yaşayan dil. living picture canlı tablo. living wage geçindirebilecek maaş. a living faith kuvvetli iman. ,yaşama/meslek/geçim,yaşayan/c.
2. anlamı canlı. yaşayan. sağ. kullanılan. geçerli. geçim. geçinme. yaşam standardı. yaşama.
3. anlamı canli. yasayan. sag. kullanilan. geçerli. geçim. geçinme. yasam standardi. yasama.

Living

Living İngilizce anlamı ve tanımı

Living anlamları

  1. (noun) The benefice of a clergyman; an ecclesiastical charge which a minister receives.
  2. (noun) Manner of life; as, riotous living; penurious living; earnest living.
  3. (noun) The state of one who, or that which, lives; lives; life; existence.
  4. (noun) Means of subsistence; sustenance; estate.
  5. (p. pr. & vb. n.) of Live
  6. (noun) Power of continuing life; the act of living, or living comfortably.

Living tanım:

Kelime: live
Söyleniş: 'liv
İşlev: verb
Türleri: lived; liv·ing
Kökeni: Middle English, from Old English libban; akin to Old High German lebEn to live
intransitive senses
1 : to be alive : have the life of an animal or plant
2 : to continue alive
3 : to maintain oneself : SUBSIST
4 : to occupy a home : DWELL living in a shabby room they had always lived in the country
5 : to attain eternal life though he die, yet shall he live -- John 11:25 (Revised Standard Version)
6 : to conduct or pass one's life lived only for his work
7 : to remain in human memory or record the past lives in us all -- W. R. Inge
8 : to have a life rich in experience
9 : COHABIT
transitive senses
1 : to pass through or spend the duration of lived their lives alone
2 : ACT OUT, PRACTICE -- often used with out to live out their fantasies
3 : to exhibit vigor, gusto, or enthusiasm in lived life to the fullest
- live it up : to live with gusto and usually fast and loose lived it up with wine and song -- Newsweek
- live up to : to act or be in accordance with had no intention of living up to his promise

Living ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Animation, Keep, Life, Live, Livelihood, Support, Surviving, Sustenance,

Living ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Dead,

Living

İngilizce Living kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. sustento, vida; tiempo de vida
adj. vivo, animado, con vida, vividor, viviente

Living

İngilizce Living kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. subsistance; vie; mode de vie
adj. vivant, courant; ardent; vif; vivide; actif;l'essence de

Living

İngilizce Living kelimesinin Almanca karşılığı.
[live] v. leben; überleben; wohnen; Lebensunterhalt verdienen
n. Unterhalt; Auskommen; Verdienst; Leben
adj. lebend

Living

İngilizce Living kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. vita, vivere; sostentamento, mezzi di sostentamento; vivi, viventi; (Dir; can) beneficio
agg. vivente, vivo; in uso; vivace, attivo; di vita, della vita; acceso, ardente; corrente

Living

İngilizce Living kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. vida, modo de viver; subsistência; sustento, víveres
adj. vivo, com vida, vigoroso; vivificante; evidente; cheio de vida

Living

i. hayat, yaşam, yaşama, geçim, oturma, papazlık makamı
s. yaşayan, sağ, canlı, güncel, hayat

Living

İspanyolca Living kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. living room, lounge

Living

İngilizce Living kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. kost; leven; predikantsplaats
bn. levend, levens-; actief; vol leven; levendig; draaiend

Living

n. act of one that lives; lifestyle; income, livelihood, sustenance
adj. having life, alive; currently in existence; current; realistic; vital, necessary; strong; flowing; active; full of life
n. living room, lounge

Living

Fransızca Living kelimesinin Almanca karşılığı.
n. wohnzimmer

Living

İspanyolca Living kelimesinin Almanca karşılığı.
n. wohnzimmer

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Living conditions
7 yıl önce

bölüm, Willow'un sandviçini ısırması ve Buffy'nin de ketçabı görüp gözlerini kısmasıyla biter. IMDb'de "Living Conditions" TV.com'da "Living Conditions"...

Living Conditions, David Grossman, The Freshman, The Harsh Light of Day, Paige Moss, Adam Kaufman, Dagney Kerr, Marti Noxon
Living in sin
7 yıl önce

Living In Sin, rock grubu Bon Jovi'nin' 1988 çıkışlı dördüncü albümleri New Jersey'nin dördüncü şarkısıdır ve albümden yayınlanan beşinci singledır.Living...
Europe's Living A Celebration
3 yıl önce

tarihi: 16 Nisan 2014.  Allmusic'te "Europe's Living a Celebration" Discogs'ta "Europe's Living a Celebration" Last.fm'de "Europe's Living a Celebration"...
Living Colour
7 yıl önce

Living Colour, ABD New York çıkışlı funk metal/alternatif rock grubu. Genellikle Red Hot Chili Peppers, Faith No More ve Rage Against the Machine ile birlikte...

Living Colour, Funk Metal, New York, Red Hot Chili Peppers, Vernon Reid, Doug Wimbish, Will Calhoun, Corey Glover, Faith No More, ,
Living & dying
3 yıl önce

Living & Dying (Ölümle Dans) Jon Keeyes tarafından yönetilen 2007 yılı ABD yapımı film, Türkiye'de Tamer Karadağlı, Yelda Reynaud ve Deniz Akkaya'nın da...
Making A Living (film, 1914)
7 yıl önce

Making A Living, Charles Chaplin' in ilk sinema filmidir. Keystone Studios' da çekilen 1914, ABD yapımı bu sessiz ve kısa komedi filminde Chaplin, bir...

Making A Living (film, 1914), 1914, 2 Şubat, ABD, Charles Chaplin, Kid Auto Races in Venice (film, 1914), Making A Living, İngilizce, Keystone Studios, Mack Sennett, Henry Lehrman
The Cost of Living (Lost)
7 yıl önce

The Cost of Living, Lost dizisi 3. sezonunun 5. bölümüdür. 1 Kasım 2006'da yayınlanan bölümün yazarları Monica Breen ve Alison Schapker, yönetmeni Jack...

The Cost of Living (Lost), 1 Kasım, 2006, A Tale of Two Cities (Lost), Abandoned (Lost), Adrift (Lost), Alison Schapker, All the Best Cowboys Have Daddy Issues (Lost), Ana-Lucia Cortez, And Found (Lost), Benjamin Linus
Jonas Brothers: Living the Dream
7 yıl önce

Jonas Brothers: Living the Dream, Jonas Brothers'ın başrolde olduğu kısa bir realite televizyon programı. 16 Mayıs 2008'den 5 Eylül 2008'e kadar yayımlandı...