Katılımcı demokrasi, siyasi sistemlerin işleyişindeki bileşenlerin geniş katılımını vurgulayan bir siyasi teoridir. Bu teoriye göre demokrasinin etimolojik kökleri (Yunan demos ve kratos), halkın iktidarda söz sahibi olduğunu ve dolayısıyla demokrasinin katılımcı olması gerektiğini vurgular. Bununla birlikte, katılımcı demokrasi, geleneksel temsili demokrasiye göre daha kapsamlı sivil katılım biçimlerini ve daha fazla siyasi temsili savunma eğilimindedir. Örnek olarak, temsilcilerin seçilmesinden ziyade bir sıralama sistemi yoluyla yönetim organlarının yaratılmasının, yurttaşların iktidar pozisyonlarını kendilerinin elinde tutmasına izin vererek daha katılımcı bir organ üreteceği düşünülmektedir.
Bazı akademisyenler, güçlü bir hükümet dışı kamusal alanın güçlü bir liberal demokrasinin ortaya çıkması için bir ön koşul olduğu inancına dayanarak, terimin sivil toplum alanındaki topluluk temelli faaliyetlere yeniden odaklanılması gerektiğini savunuyor. Bu akademisyenler, sivil toplum alanı ile resmi siyasi alan arasındaki ayrılığın önemli olduğunu vurgulama eğilimindedir.