Depolama potansiyelinin örnekleri
Yukarıda belirtilen kriterleri sağlayan bir alana örnek, İngiltere’den Polonya’ya kadar uzanan Güney Permiyen Havzası’dır. Kumlar, jeolojik zamanlarda değişik dönemlerde çökelmişlerdir. Sedimanlar , bazı gözenek boşluklarını tuzlu su veya doğal gaz ile dolu olarak bırakan kayaç oluşum aşamalarından etkilenmektedir. Ara katmanlarda olan kil, jeolojik etmenlerle sıkışmakta, geçirimsiz tabakalara dönüşmekte ve akışkanın yükselmesini engellemektedir. Kumtaşlarının çoğu CO2’nin yoğun fazda depolanması için yeterli basınca sahip 1 ila 4km arasındaki derinliklerde yer almaktadır. Bu derinlik aralığında, formasyon sularındaki tuz içeriği yaklaşık 100 g/l’den 400 g/l’ye kadar artmaktadır (başka bir ifadeyle; deniz suyundan çok daha tuzludur). Tuz hareketleri ile formasyonların yukarı doğru kubbe şeklinde yükselmesi ile bu havzada yüzlerce yapı meydana gelmiş ve bunlar doğal gaz için kapan oluşturmuştur. Bu kapanlar, uygun CO2 depolama sahalarının aranması ve pilot projeler için hedeftir.Depolama Kapasitesi
CO2 depolama kapasitesi tahminleri büyük ölçüde yaklaşık olup potansiyel olarak uygun formasyonların dağılımına bağlıdır. Depolama kapasitesi; sahaya özgü heterojenite ve gerçek jeolojik yapıların karmaşıklığı da göz önüne alınarak, kaba tahminler için ulusal ölçekten, artan hassasiyete sahip hesaplamalar için ise, havza ve rezervuar ölçeklerine kadar uzanan farklı ölçeklerle değerlendirilebilir. Depolama kapasitesinin çeşitli seviyeleri genellikle şu şekilde ayırdedilir: :- Hacimsel Kapasite: Potansiyel olarak uygun depolama formasyonlarının dağılımına, kalınlığına ve gözeneklilik gibi diğer özelliklerine bağlı olarak depolama kayacındaki mevcut gözenek hacmi tahmini, : :- Jeoteknik Kapasite: Genellikle formasyon özellikleri, akışkanlar ve muhtemel enjeksiyon stratejileri gibi rezervuar ve örtü kayaç özellikleri ile ilgili daha ileri bilgiler dikkate alınarak yapılan sahaya özgü tahminler. Bu tahminler, CO2 enjeksiyonu ve yeraltı yapısındaki göçünün sayısal simülasyonu için sahaya özgü detaylı bilgi gerektirmektedir. : :- Uygulanabilir kapasite: Son olarak, sosyo-ekonomik faktörler, uygun bir sahanın gerçekte CO2 depolama için kullanılıp kullanılmayacağını belirler. Bu faktörler arasında; uygun CO2 kaynağının bulunması, depolama maliyeti, yükümlülükler, yasal alt yapı ve toplumun kabulü yer almaktadır. Depolama kapasitesi üzerindeki, jeoteknik olmayan bu etkilerin tahmini ve açıklanması zordur. Sonuç olarak, CO2 depolama için Avrupa’daki kapasitenin yüksek, aynı zamanda derin tuzlu akiferler için belirsizliklerin de çok olduğunu söyleyebiliriz. Akiferler büyük tesisler için onlarca yılın üzerindeki sürelerde depolama kapasitesi sunabileceklerdir. Şimdiye kadar yapılan ve güncellenecek olan Avrupa’daki depolama kapasitelerinin haritalandırılması çalışması , üye devletlerde yapılan bağımsız araştırmalar ile Avrupa için geniş çapta sürdürülen AB CO2STOP projesi araştırmalarına bağlıdır.Kaynaklar
1. ^ Trends in Atmospheric Carbon Dioxide - Mauna Loa. National Oceanic & Atmospheric Administration.2. ^ Globally averaged marine surface monthly mean data. National Oceanic & Atmospheric Administration.
3. http://en.wikipedia.org/wiki/Keeling_Curve
4. Carbon Dioxide: Projected emissions and concentrations. IPCC- Intergovernmental Panel on Climate Change.
5. IPCC AR4 SYR (2007), Core Writing Team; Pachauri, R.K; and Reisinger, A., ed., Climate Change 2007: Synthesis Report, Contribution of Working Groups I, II and III to the Fourth Assessment Report of the Intergovernmental Panel on Climate Change, IPCC, ISBN 92-9169-122-4. 6. International Energy Agency (IEA) (2010) (PDF). Energy Technologies Perspectives (Executive Summary). Retrieved Dec 12, 2012. http://www.iea.org/techno/etp/etp10/English.pdf 7. Sahin, Secaeddin et al. (2012). “A Quarter Century of Progress in the Application of CO2 immiscible EOR Project in Bati Raman Heavy Oil Field in Turkey”. SPE 157865-MS. 8. Okandan, Ender et al. (2009). “Assessment of CO2 emissions from industrial sites, potential for underground storage in Turkey and modelling of storage in an oil field”. TÜBİTAK, KAMAG Project 106G110.