Kapıkulu Süvarileri

Kısaca: Osmanlı Devletinde dâimî orduyu teşkil eden kapıkullarının süvâri kısmı.Kapıkulu süvârileri; yeniçeriler ve bostancılar arasında hizmet görmüş olanlarla Enderûn ve Enderûn’a eleman yetiştiren Edirne, Galatasaray, İbrâhim Paşa, İskender Paşa sarayları gibi yerlerden içoğlanları ve büyük fedâkarlığı görülen garib yiğitlerden alınan fertlerle vücûda getirilmiş bir sınıftı. ...devamı ☟

Osmanlı Devletinde daimi orduyu teşkil eden kapıkullarının süvari kısmı.

Kapıkulu süvarileri; yeniçeriler ve bostancılar arasında hizmet görmüş olanlarla Enderun ve Enderun’a eleman yetiştiren Edirne, Galatasaray, İbrahim Paşa, İskender Paşa sarayları gibi yerlerden içoğlanları ve büyük fedakarlığı görülen garib yiğitlerden alınan fertlerle vücuda getirilmiş bir sınıftı. Bunlar yeniçeriler ve diğer piyade sınıfları gibi maaşlıydı. Timarlı sipahilerden ayırmak için kendilerine bölük halkı da denirdi. Sonraları yalnız sipahi demekle kapıkulu süvarisi kastedildi.

Kapıkulu süvari ocağına nefer alınmasına “bölüğe çıkmak” denirdi. Altı bölük olan kapıkulu süvari ocağına, gerek saraylardan, gerek yeniçeri ocağından geçenlere bir hayvan veya hayvan parasıyla beraber yay ve ok akçesi adıyla bir mikdar para verilirdi.

Murad-ı Hüdavendigar zamanında kurulan kapıkulu süvarileri; başlangıçta sipahi ve silahdar olmak üzere ikiye ayrılıyordu. Bu iki kısım süvariden sonra derece derece aşağıya doğru ulufeciyan-ı yemin (sağ ulufeciler) ve ulufeciyan-ı yesar (sol ulufeciler) ve gureba-i yemin (sağ garibler) ve gureba-i yesar (sol garibler) isimleriyle 15. asır ortalarına doğru dört kısım kapıkulu süvarisi daha kuruldu ve süvarilerin hepsi altı bölüğe tamamlandı. Kapıkulu süvarisinden her bölüğün ayrı ayrı vazifesi vardı.

Sipah bölüğü: Süvari ocağının kırmızı bayrak da denilen en mümtaz ve itibarlı bölüğü. İlk devirlerde devlet ve millet yararına faydalı hizmette bulunmuş olan nüfuz sahibi kimselerin çocukları bu bölüğe alınırdı. Bunlar sulh zamanlarında cizye, resm-i gazem, mukataa gibi miri malların tahsilinde görevlendirilirler ve ekseriya üzerlerine hünkar içoğlanlarından biri ağa tayin olunarak tahsilata giderlerdi. On yedinci asırda kendilerine tevliyet (mütevelliklik), voyvodalık ve daha başka hizmetler verildi.

Sipah bölüğü, padişahların camiye çıkışlarında ve sefere hareketlerinde, ikişer ikişer sağ tarafında yürürlerdi. Harp sahasında ise ordu merkezinin sağ tarafındaki saltanat bayrakları altında ve bazan da hükümdarın arka tarafında dururlardı. Sefere giderken ordunun geçeceği yerlere sancak tepesi denilen tepeler kurup güzergahı tesbit etmekle vazifeliydiler. Muharebe meydanında çadırlarını hükümdar otağının sağında kurarlar gece otağ-ı hümayunun korunmasını silahdar bölüğüyle münavebeli olarak yaparlardı.

Sipahiler üç yüz bölükten meydana geliyordu. On yedinci asrın ilk yarısında her bölükte yirmi-otuz kişi ile bir de bölükbaşı bulunurdu. Efrad, on altıncı asır sonlarında on beşden otuz akçeye kadar değişen yevmiye alırlardı. Bölükbaşılarının yevmiyesi ise kırk akçe idi.

Silahdar bölüğü: Sarı bayrak da denilen bu bölük, Osmanlı Devletinde kapıkulu süvarilerinin ilk teşkil edilen bölüğüdür. Bu bölüğe başlangıçta harem-i hümayundan çıkan içoğlanlarından, sonradan da Galatasaray, İbrahim Paşa, İskender Paşa ve Edirne saraylarından çıkanlardan ve “veledeş” denilen süvari çocuklarından efrad alındı. Sipah bölüğünün kurulmasından sonra, silahdar bölüğünün ehemmiyeti ikinci dereceye düşmüştür.

Fatih Sultan Mehmed Han zamanına kadar beş bölük olan silahdarlar, alaylarda padişahın arkasında yürürler, aşağı bölükler de bunların etrafında giderlerdi. Sefere gidilirken askerin geçeceği yolların açılıp temizlenmesi silahdarlara aitti. Bunun için bir mikdar neferle kethüdaları veya çavuşları bu işe memur edilirdi. Silahdarlar yolları açarlar, köprüleri tamir ettirirler, geçilmesi zor bataklıkları temizlettirirler, bunun için de yerli halkı ücret karşılığı bu hizmetlerde çalıştırırlardı. Padişah sefere çıktığında birkaç milde bir, yolun her iki; veziriazam serdar olduğu zaman ise sadece sol tarafa sancak tepeleri ihdas etmek bunların görevleri arasındaydı. Yol açma hizmetlerinden başka tuğculuk, yedekçilik (padişahın yedek atlarının götürülmesi), buçukçuluk (padişahın camiye çıkışında fakirlere sadaka dağıtılması) gibi vazifeler de bu bölüğe verilmişti.

İki yüz altmış ortaya ayrılan silahdar bölüğü, seferdeki gibi, camiye çıkışlarda da padişahın sol tarafında yürürler, harp sahasında ise saltanat sancaklarının sol yanında ve bazan padişahın arkasında bulunurlardı.

Gerek sipah, gerekse silahdarların başlarında büyük zabit olarak silahdar ağasından başka; kethüda, kethüda yeri, başçavuş ve katipleri vardı.

Ulufeciyan-ı yemin ve yesar bölükleri: Bazan orta bölükler de denilen iki bölükten birincisine yeşil bayrak ismi verilirdi. Sağ ulufeciler yüz yirmi bölüğe ayrılmışlardı. Sarılı beyaz bayrak taşıyan sol ulufeciler ise yüz bölüktü. Sağ ulufeciler seferde padişahın sağında yürüyen sipah bölüğünün sağında; sol ulufeciler de solunda yürüyen silahdarların solunda yürürlerdi. Harp meydanında ve ordunun konak yerinde ise, padişah sancağının biri sağında, diğeri solunda dururlardı. Hazineyi korumak bunların görevleri arasındaydı. Bu iki bölükten dördü sağ, üçü de sol ulufecilerden olmak üzere yedi kişi, subaşı ismiyle bölük subaşılığına tayin edilirlerdi.

Ulufeci bölüklerine alınan efradın hepsi Galatasaray, İbrahim Paşa, İskender Paşa ve Edirne saraylarından çıkmış olmayıp, bunlara ek olarak orduda, devlet adamları hizmetinde ve kumandanlar maiyetinde bulunarak, muharebelerde yararlıkları görülen efrad, ekseriyeti teşkil ederdi. “Veledeş” denilen süvari evladının ulufecilere de verildiği olurdu. Tehlikeli zamanlarda kendilerine hizmet teklif edilenlerin, hayatlarını tehlikeye koyup o hizmeti ifa şartıyla bölüğe kaydedilmeleri de kanun emriydi.

Ulufeciler arasından üç ihtiyar süvari “otağçı” ismiyle, eski ve satılması icab eden otağları satmak vazifesiyle mükelleftiler. Hükümdara ve hazineye ait otağları bunlardan başkası satamazdı. Bu üç süvarinin biri emin, biri katip, biri de nazır olurdu.

Gureba-i yemin ve yesar bölükleri: Sağ garibler ve sol garibler denilen bu bölüklere, “aşağı bölükler” de denirdi. Bir kısmı diğer bölükler gibi saraylardan alınırken, ekserisi Türk, Acem ve sair memleketlerden gelen veya Müslüman ve muharebe meydanlarında çok tehlikeli işlerde muvaffak olmuşlardan teşkil edilirdi.

Sefer esnasında merkez kolunda her gece otağ ve ağırlıkları muhafaza ederlerdi. Harp esnasında en mühim vazifeleri, sancak-ı şerifin muhafazası idi. Bunun için sancak-ı şerifin konulduğu çadırın etrafını karargah yaparlardı. Sancak-ı şerifin ordu ile bulunmadığı devirlerde, yani Yavuz Sultan Selim Handan önce, padişahın sancaklarını bunlar korurlardı. Ordugaha odun naklini temin etmek de görevleri arasındaydı.

Sağ ve sol garibler ayrı ayrı yüzer bölüğe ayrılmışlardı. Sağ gariblerin bayrakları sarı ile beyaz, sol gariblerinki ise yeşil ve beyaz renklerden meydana geliyordu.

Gureba bölükler efradı sonuna kadar bölüklerinde kalmayıp, ocakta ağa değiştiği, bir aşağı bölük ağası bir derece terfi ile yukarı bölüğe ağa olduğu zaman, bu bölüklerden muayyen mikdar efrad da bir yukarı bölüğe terfi ettirilirdi.

Kapıkulu süvarilerinin silahları, bir pala ve bir mızrakla, “gaddare” denilen ve eyerin kaşına asılı olan bir kılıçtan ibaretti. Bunlar meşakkate dayanıklı ve atik olan Anadolu atlarına binerlerdi. Harpte iki derin hat üzerine nizam alır, değişmeli olarak düşmana hücum ederlerdi. Her süvari sefere bir de yedek at götürmek mecburiyetindeydi.

Sipahi ocaklarına kaydolunacaklar hakkında “hat” denilen padişahın tahriri iradesi çıkardı. Bu ocağa gireceklerin ismi evvela “mukabeleci” denilen maliye memuru defterine kaydedilir. Mukabeleci, ocaktaki mahlulleri her ulufe zamanında bir deftere yazarak veziriazama bildirir, o da hükümdara arz ederdi.

Veziriazamın huzurunda ulufelerini alacak süvariler, maaşlarını alırken, “iptida” denilen askeri hüviyetlerini gösterirlerdi. Bu hüviyetlerde, her neferin künyesi, eşkali ve ulufe mikdarı yazılı olurdu.

Süvari ağalarından sipah ağası sancağa çıkacak olursa üç yüz bin; silahdar ve sağ ulufeci ağaları da, iki yüz bin akçelik haslarla sancakbeyi olurlardı. Sol ulufeci ve gureba ağaları ise, harice çıktıkları vakit defter kethüdası olurlar, zeamet ile çıkarlardı.

Kapıkulu süvarilerinin hükumet merkezinde yeniçeriler gibi müstakil kışlaları yoktu. Bunlar büyük mikdarda at beslemeye mecbur olduklarından, çoğu hükumet merkezine yakın yerlerde bulunurlardı.

Kaynak

Rehber Ansiklopedisi

Ayrıca Bakınız

Osmanlı Devleti Kurumları

misafir - 9 yıl önce
kapıkulu süvarileri;bunlar kapı kulu askerleriatlı sınıfına olu,olup, yeni çerilerarasında seçilirlerdi.yetiştirmeri çok önem verilirdi.savaşta padişahı. sancakları, hazineyi ve orduya ait eşyaları korurlardı

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Kapıkulu
3 yıl önce

verilen addır. Kapıkulu ocaklarının kurulmasından önceki dönemde Osmanlı Devleti'nin askeri gücünü yayalar ve müsellemler oluşturuyordu. Kapıkulu askerleri...

Kapıkulu Ocağı, 1362, Acemi Ocağı, Askeriye, Barut, Bomba, Devşirme, Fatih Sultan Mehmed, Humbaracı Ocağı, I. Murat, II. Mahmud
Sipahi
3 yıl önce

سپاهی), Osmanlı ordusunun ağır süvari sınıfı askeri. Tımar sahibi olan tımarlı sipahiler ve Kapıkulu Ocağı'na bağlı kapıkulu sipahileri olmak üzere ikiye...

Sipahi, 1520, 1566, 17. yüzyıl, 1841, 1844, 19 Ocak, Abdülmecit, Anadolu, Arap, Bağdat
Sağ Garipler
3 yıl önce

yüzyıl sonlarında kurulmuş olan ve Osmanlı ordu teşkilatında, Kapıkulu Süvarileri'ni oluşturan altı bölükten birisidir. Sağ Garipler savaşlarda sağ taraftan...

Sol Garipler
3 yıl önce

Sol Garipler, Osmanlı ordusu teşkilatında Kapıkulu Süvarileri'ni oluşturan altı bölükten birisidir. Sol garipler savaşta Osmanlı saltanat sancaklarını...

Sağ Ulufeciler
3 yıl önce

Ulufeciler (Ulûfeciyân-ı Yemîn), Osmanlı Devleti askeriyesinin Kapıkulu askerlerinin Süvariler kısmında yer alırdı. Bu bölüğe Yeşil Bayrak da denilirdi. Sağ...

Sağ ulufeciler, Osmanlı Devleti, Subaşı, Tarih, Taslak, Süvariler, Hassa Ordusu
Silahtar
3 yıl önce

padişahın silahlarından sorumlu olurlardı altı bölük halkıda denen kapıkulu süvarilerinden silahtar bölüğünün başında bulunur ve savaşta merkezde padişahın...

çıkma
3 yıl önce

Galata ve İbrahimpaşa saraylarındaki acemi oğlanların derecelerine göre kapıkulu süvari bölükleriyle sarayın dış hizmetlerine ya da devlet hizmetlerine; saray...

Çıkma, Tarih, Taslak
Kanijeli Siyavuş Paşa
3 yıl önce

sedareti sırasında da kapıkulu askeri ile arası açıldı. 1593'te kapıkulu süvari askerlerine maaş dağıtılması sırasında kapıkulu sipahileri yine isyan...

Kanijeli Siyavuş Paşa, 1582, 1584, 1586, 1589, 1592, 1593, Bayram Paşa, Boynuyaralı Mehmed Paşa, Boşnak Derviş Mehmed Paşa, Bıyıklı Koca Derviş Mehmed Paşa