Bu dev gezegen çok büyük bir mağnetik alana sahiptir. Bu alan sayesinde bilinen 16 uydusu bulunmaktadır. Fakat gezegenin uydularının 16 ile sınırlı olmadığı ve başka uydularının da bulunduğu tahmin edilmektedir. Jupiter hakkındaki ilk bilgiler Nasa'nın 70'li yıllarda gönderdiği Pioneer10 ve Pioneer11 uzay sondaları tarafından elde edilmiştir. Fakat Jüpiter hakkındaki en önemli bilgiler 1995 yılında jüpitere ulaşan Galileo uzay sondasından alınmıştır. Galileo'nun gönderdiği bilgiler sayesinde Jüpiterin 4 büyük uydusu (Io, Europa, Ganymede ve Callisto) bulunmuş ve bunlara Galileo uyduları adı verilmiştir. Bu 4 Uydu gezegen ile aynı yönde dönmektedir. Fakat daha sonra bulunan küçük ve gezegene daha yakın olan uydular gezegene zıt yönde dönmektedir. Bu udular içinde en ilginci Europa uydusudur. Dünyadan yapılan incelemelere göre bu uydunun yüzeyinin su buzlarıyla kaplı olduğu ve hiç bir çarpma kraterinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu uydunu üzerinde yer alan ve değişik yönlerde düzgün olrak uzanan çatlaklar, yüzeydeki buzların attaki sıcak bir deniz üzerinde yüzdüğünün sanılmasına neden olmuştur. Bu da bu uydu üzerinde canlı olabilme olasılığını artırmaktadır.
Özellikleri :
Güneşe Olan Uzaklığı 778.000.000 km Yarı Çapı 71370 km Kütlesi 1898 x 10 24 kg Yoğunluğu 1326 kg/m3 Atmosferik Basınç ---- Sıcaklığı 110 K° Görünür Parlaklığı -2.0 m Güneş Etrafında Dönme Süresi 11.86 gün Kendi Ekseninde Dönme Süresi 9.9250 saat Dönme Hızı 13.07 km/sn
Dünya'dan bakıldığında parlak bir disk biçiminde görünen Jüpiter Venüs'ten sonra en parlak gezegendir. Eski astronomlar bu gezegene , Eski Roma mitolojisindeki tanrıların tanrısı olan olan ve Eski Yunan'ın en büyük tanrısı Jüpiter'in adını vermişlerdir. Kuşkusuz o zamanlar bu adın bu gezegene ne kadar uygun düştüğü bilmiyorlardı. Gerçekten de, bütün gezegenler bir araya gelse gene de Jüpiter'in büyüklüğüne ulaşamazlar.
En büyük Gezegen: Jupiter
Bu dev gezegenin kütlesi Dünya'nın kütlesininn yaklaşık 318 katıdır; çapı da 143.800 km yani Dünya'nın 11 katından az buçuk fazla. Jüpiter'in yüzeyindeki kütlesel çekim kuvveti de Dünya yüzeyindeki yerçekiminin neredeyse üç katını bulur. Hacmi ise Dünyanınkinin .1323 katıdır; yani Jüpiter'in kapladığı uzay boşluğuna 1.323 tane Dünya sığabilir. Buna karşılık Dünya ile karşılaştırıldığında oldukça hafi bir gezegendir ve yoğunluğu suyun yoğunluğundan (1 gr/cm3) biraz fazladır.Atmosferi ise büyük ölçüde Hidrojen'den oluşmuştur.;ayrıca az miktarda helyum, metan, amonyak, etan, su, karbon monoksit, asetilen içerir. Bu atmosferin en dış bölgeleri, üst üste dizilmiş karanlık ve aydınlık kuşaklarıyla yeryüzünden harika bir gbir görsel şölen seyretmemize neden olur. BASit bir teleskopla bile kolayca ayırt edilebilen bu kuşakların nedeni, amonyak kristallerinden ya da amonyak, hidrojen ve kükürt bileşiklerinden oluşan bulutlar ile çok büyük çaplı meteoroloji olaylarıdır.
Muhteşem kızıl benek: Jüpiter
Jüpiter'in atmosferinde dolanan dev fırtınaların ya da antisiklonların yol açtığı bu meteroloji olayları Dünya atmosferinde gelişen hava olaylarına benzer; ama bunlardan çok daha güçlü ve karşılaştırılmayacak kadar büyük çaptadır.Jüpiter'in atmosferindeki hava sistemlerinin çoğu sürekli hareket halindedir ve genellikle birkaç gün içinde yerini başka bir sisteme bırakır. Jüpiter'in güney yarımküresinde, bulutların arasından seçilen ve 17. yüzyıldan beri gözlemlenen oval biçimli büyük bir leke vardır. Büyük Kızıl Benek denen bu leke o kadar büyüktür ki, kapladığı alana Dünya kolayca sığabilir.. Bilim adamları bu lekenin bir antisiklon yada yüksek basınç merkezi olduğunu sanıyorlar.Olnlara göre leke, çevresnde saatte 290 km hıza ulaşan rüzgarların dolandığı bir dinginlik ya da durgunluk bölgesidir.
Jupiter'in Bulutları
Böylesine çalkantılı bir atmosferle kuşaltılmış olan gezegenin dış katmanları çok soğuktur. Ama bu kesimde -130°C dolayında olan sıcaklık iç katmanlara doğru giderek yükselir ve gezegenin merkezine yaklaştıkça tahminen 25.000°C'yi aşar. Bu sıcaklıkta ve çok yüksek atmosfer basıncıı altında hidrojenin bir metal özelliği kazanarak çok iyi bir elektirik iletkenine dönüştüğü biliniyor. Nitekim bu bölgedeki elektirk akımlarının Jüpiter'in atmosferinde büyük çaplı gök gürültülerine ve şimşeklere yol açtığı sanılmaktadır. Üstelik Jüpiter'in atmosferinde büyük çaplı gök gürültülerine ve şimşeklere yol açtığı sanılmaktadır. ÜStelik Jüpiter büyük bir hızla döndüğü için çevresinde çok güçlü bir magnetik alan oluşur. Magnetosfer denen bu magnetik alan gezegenin çevresinde yer alan 7 milyon kilometreden daha ötelere kadar uzanır.Jupiter'in Gönderdiği Radyo Sinyalleri(DAM)
Jupiter'in Aura'sı Jüpiter, Güneş'ten aldığı enerjinin neredeyse iki katı kadar enerji yayar. Bu enerjinin büyük ölçüde gezegenin iç kesimlerinde oluşan ve konveksiyon akımlarıyla atmosfere taşınan ısıdan kaynaklandığı sanılıyor. Jüpiter ayrıca radyo dalgaları da salar. Bu radyo dalgalarının kaynağı , gezegenin magnetik alanına yakalana protonlar, elektronlar ve iyonlar gibi elektirik yüklü parçacıklardır. Gene bu parçacıklar nedeniyle gezegenin çevresinde, Dünya'nın çevresindeki VAN Allen Kuşakları'na benzeyen ışınım kuşakları , kutuplarında da kutup ışıkları ile elektrik fırtınaları oluşur.
TCGT Insert - 1 hafta önce
Carbide Inserts - 1 hafta önce
Carbide Inserts - 1 hafta önce
SEHT Insert - 1 hafta önce