Tiyatro eserleri yazmakla başladığı yazı hayatında 1863’te yazdığı Balonda Beş Hafta isimli romanı kendisine büyük bir ün sağladı. Böylece ilmi buluşlarla ilgili bir takım romanlar yazmaya koyuldu. Romanlarında enteresan ve göz kamaştırıcı fikirler ortaya attı. Bunlardan bazıları çok sonraları gerçekleşti. Kitaplarında şimdi kullanılan radyo, televizyon ve roketler işlenmiş ve o zaman için saçmalık olan bu aletler gerçek olmuşlardır.
Dünyanın Merkezine Seyahat adlı eseri yeraltı dünyasının fantazisiyle meşhur olurken, Dünyadan Aya Seyahat uzay seyahatini konu alır. Kaptan Hatteros’un Maceraları kutuplara yapılan seyahatleri, Deniz Altında Yirmi Bin Fersah denizaltı seyahatiyle Esrarlı Ada bir adada bulunan insanların köle gibi çalıştırılmalarını konu alır. Michel Strogoff Rus ve Tatarları, Seksen Günde Devri Âlem gerçek bir seyahati anlatan en popüler romanlarıdır.
Armatörlük ve dava vekilliği yapan bir ailenin oğlu olan Jules Verne, Nantes'ta doğdu; daha çok küçük yaşlarda denize ve gemilere büyük ilgi duymağa başladı. On bir yaşındayken evden kaçtı ve Hindistan'a giden bir gemiye miço olarak girdi. Neyse ki, ailesi daha ilk limanda onu yakalamayı başardı ve küçük Jules Verne "bundan böyle yalnız rüyasında yolculuk yapacağına" söz verdi.
Hukuk öğrenimi yapmak üzere gönderildiği Paris'te durup dinlenmeden okuyan Jules Verne, Shakespeare'i, Daniel Defoe (Robinson Crusoe'nin yazarı) ve Edgar Poe gibi İngiliz yazarlarını öğrendi; coğrafyacılar, kaşifler ve ünlü yazarlarla tanıştı.
Bilimsel Roman
1863'te yayımcı Hetzel, Jules Verne'in Balonla Beş Hafta, Keşifler Yolculuğu adlı eserini basmayı kabul etti. O tarihten sonra Jules Verne, kısa sürede büyük başarı kazanan bir j dizi eser kaleme aldı ve bütün bu e | serlerinde «bilimin romanı»nı yazmayı kendine amaç edindi.Bir bilgin olmadığı halde, XIX. yy.ın icatlarına ve keşiflerine karşı dayanılmaz bir ilgi duyuyor, bütün bunları basit ve canlı bir anlatımla okuyucularına tanıtıyordu.
Bu Olağanüstü Yolculuklar dizisi birbirini izlerken, yazar eserlerinde bilimin ve teknik ilerlemenin açtığı yoldan ilerleyen bir dünya çizdi. Sınır tanımayan hayal gücüyle en eski geçmişi, jeolojik zamanların ve Tarihöncesi hayvanların dönemini canlandırabiliyordu.
Yaşadığı çağı ve özellikle gelecek zamanları da büyük bir titizlikle işledi. Romanlarının kahramanları, o çağda bilinmeyen makineleri kullandılar (denizaltı, gezegenlerarası füze, helikopter v.b.).
"Bir insanın hayal edebileceği her şeyi, başka bir gün öbür insanlar pekala gerçekleştirebilir" diyordu. Bütün bu buluşları romanlarında çeşitli tiplerden kişilere mal etti: çılgın bilim adamları, kendini «bir saplantı»ya kaptırmış kaşifler, mühendisler, iyi niyetli insanlar (doktorlar, gazeteciler v.b.). Romanlarında, bu akıl almaz ve inanılmaz buluşlar uğruna bitmez tükenmez büyük mücadeleler verilir. Fakat binlerce heyecanlı olaydan sonra, temiz kalpli ve kendi çıkarlarını düşünmeyen roman kahramanı sayesinde macera her seferinde iyiliğin zaferiyle sonuçlanır.
Jules Verne, bilimsel romanlarına çoğu zaman fantastik bir boyut kazandırmıştır. Bu romanların korku ve sıkıntı veren havası, yazarın zaman zaman esinlendiği Edgar Poe'nun hikayelerini anımsatır. Ayırt edilmeyecek kadar birbirine benzeyen kişiler, birtakım sahtekarlar araya karışarak olayları içinden çıkılmayacak hale getirir ve merak uyandırır.
Jules Verne, kişilerini yalınlaştırarak uluslara özgü birtakım «karakteristik» çizgilerle tanıtmasına, ırkçılık gibi bazı önyargılara saplanmasına, hatta eserlerindeki buluşlardan çoğunun bugünün okuyucusu için olağan şeyler sayılmasına rağmen, gene de büyük bir hikayeci olarak değerini korur.