sı'nı imzalamak zorunda kalmıştı. Sonrasında ise ordusunu toparlayan Lehistan 1673'te karşı saldırıya geçmiş ve kaybettiği toprakların bir kısımını geri almayı başarmıştı. Osmanlı İmparatorluğu bunun üzerine tekrar bölgeye yoğunlaşmış ve Türk ordusu 1675 yılında geniş bir bölgeyi yeniden fethetmiş, Lviv önlerine gelmişti. Şeytan İbrahim Paşa komutasındaki Türk ordusu 1676 yılında ise bölgeye tekrar taarruz ederek Lviv'in güneyinde Zurawno'ya kadar ilerlemiş ve Leh Kralı III. Jan Sobieski kumandasındaki Leh ordusunu kuşatmıştı. Zor durumda bulunan, ayrıca kaybettiği toprakları geri alamayacağını anlayan Lehistan-Litvanya Birliği barış teklif etti. Antlaşma Barış teklifinin Osmanlı İmparatorluğu tarafından da kabul edilmesi üzerine 17 Ekim 1676'da antlaşma imzalandı.
Antlaşma
, Bucaş
Antlaşma
sı'nın koşullarını bir ölçüde hafifletmekle birlikte Osmanlı İmparatorluğu lehine idi. Buna göre, Bucaş
Antlaşma
sı ile Osmanlı Devleti'ne terk edilen Podolya'nın Türk toprağı olduğu tescillendi, yine Osmanlı İmparatorluğu'na bırakılan Kazaklar'ın hüküm sürdüğü Ukrayna topraklarının üçte biri Lehistan'a geri verilirken, üçte ikisi yine Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliğine tevdi edildi. Bucaş
sı hükümleri arasında yer alan yıllık vergi ise kaldırıldı. Sonuçlar Bu savaştaki galibiyete karşın, Osmanlı İmparatorluğu önemli ölçüde tahribata uğrattığı Lehistan'ın Avusturya ile ittifaka girmesine neden oldu ve bu ittifakın sonuçlarını İkinci Viyana Kuşatması sırasında ağır bir şekilde ödedi. Lehistan'ın güçsüz duruma düşürülmesi, uzun vadede ise Rusya'nın ve Avusturya'nın Lehistan ve Osmanlı İmparatorluğu aleyhine güçlenmesine yol açtı. Lehistan'ın 1772, 1793 ve 1795 yıllarındaki taksimleriyle bağımsızlığını yitirmesinin ardından, Osmanlı toprakları Rusya'nın taarruzlarına iyice açık kaldı. Ayrıca bakınız * İzvança Muharebesi