İsmail Fenni Ertuğrul
Kısaca: İsmail Fenni Ertuğrul felsefeci, yazar ve besteci. 1856 senesinde Bulgaristan-Tırnova’da doğdu. 1946 senesinde İstanbul’da vefat etti. Tırnova Rüşdiyesini bitirdikten sonra medrese tahsiline devam etti. Arabi öğrendi. Öte yandan maliye ve muhasebe dersleri aldı. 1877-78 Türk-Rus savaşında ailesiyle beraber İstanbul’a geldi ve Maliye Nezaretinde (Bakanlığında) memur olarak işe başladı. 1883’te Divan-ı Muhasebat (Sayıştay) kalemine getirildi. Bu arada Fransızca ve İngilizce öğrendi. Mabe ...devamı ☟
Tırnova Rüşdiyesini bitirdikten sonra medrese tahsiline devam etti. Arabi öğrendi. Öte yandan maliye ve muhasebe dersleri aldı. 1877-78 Türk-Rus savaşında ailesiyle beraber İstanbul’a geldi ve Maliye Nezaretinde (Bakanlığında) memur olarak işe başladı. 1883’te Divan-ı Muhasebat (Sayıştay) kalemine getirildi. Bu arada Fransızca ve İngilizce öğrendi. Mabeyn-i Hümayun bütçesi komisyon üyeliğinde bulundu. Şirket-i Hayriyyenin hesaplarını inceledi. 1898’de Dahiliye Nezareti muhasebecisi oldu. 1909’da kendi isteğiyle emekliye ayrıldı.
İsmail Fenni’nin ihtisas konusu felsefe olmakla beraber, edebiyat ve musikiyle de uğraştı. Bestesi ve güftesi kendisine ait, iki yüzden fazla peşrev ve semaisi vardır.
Tasavvuf alanında birçok çalışmalar yapmış olan İsmail Fenni, tasavvufta vahdet-i vücud meselisini ele almış, Allahü tealanın varlığı ve birliği esasını delillendirerek savunmuştur. Ona göre madde, ebedi (sonsuz) değildir. Sonradan var olan bu alem, mutlaka yok olacak ve canlılar tekrar dirilecektir. İsmail Fenni, atom konusunda da şöyle der: “Her atom güneş sistemi gibi proton ve elektrondan ibaret bir enerji kaynağıdır. Maddenin en son unsuru elektriktir. Maddeye, son derece kesifleşmiş enerji gözüyle bakılmaktadır. Atom artık bölünmezlik anlamını kaybetmiştir. Yok olması imkansız görünen madde, aslında parçalanarak yok olmaktadır. Maddenin yok olması imkansız olmadığı gibi enerjinin de yok olması imkansız değildir. Madde ve enerji sonradan meydana gelmiş olduğu gibi yok olabilir de. Öyleyse alem, sonradan meydana gelmiştir. Ebedi ve ezeli olan yalnız Allahü tealadır. alem, Allahü tealanın yaratması ile var olmuştur.” İsmail Fenni bu alemin tesadüf eseri meydana geldiğini söyleyen felsefecilere cephe almış, onları şiddetle tenkit etmiştir. Allahü tealanın varlığının çeşitli delillerini sayarken, Özellikle gaye-sebep üzerinde durmuş; hiçbir şeyin boş yere yaratılmadığını, yaratılışının bir sebebi gayesi olduğunu, ispat etmiştir. Materyalist (maddeci) felsefenin ilmi ve mantıki görünen delillerini, batılı ilim ve fikir adamlarının sözlerine dayanarak etraflıca tenkit ve reddetmiştir. Materyalizme ait tenkidlerini Maddiyyun Mezhebinin İzmihlali adlı eserinde ortaya koymuştur. Materyalizm ve ona yardımcı felsefeleri yıkmaya çalışmıştır. Materyalistlerin, alemde hiçbir şey yaratılmaz, hiçbir şey kaybolmaz şeklindeki tezlerinin savunulamaz olduğunu, akıl ve mantıkla bağdaşır hiçbir yönünün bulunmadığını ortaya koymuştur.
İsmail Fenni birçok eser yazmıştır. Bazıları şunlardır: Lügatçe-i Felsefe (Felsefe Sözlüğü-1927), Maddiyyun Mezhebinin İzmihlali (1928), Vahdet-i Vücud ve Muhyiddin-i Arabi (1928), Kitab-ı İzale-i Şükuk (1928), Küçük Kitapta Büyük Mevzular (1934), Hakikat Nurları.
Neşredilmemiş eserleri: Büyük Filozoflar, Çağdaş Maddecilik, Hürriyet, Türk Tarihi, Usül-i Maliye Hülasası, Dürret-ül Yetimiyye, Hayat ve Madde, Hakikat-ı Zerafet, Gülzar-ı Emsal.
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
Bu konuda henüz görüş yok.