iskele
Türkçe iskele kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. wharf, quay, landing place, landing stage, seaport, port, dockage, gangboard, gangway, landing, larboard, pier, stage, staging, stopping place
iskele
deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ya da betondan yapılmış denize doğru uzanan yer; yapıların dışında keresteden kat kat kurulan, çalışmak için üstüne çıkılan çatı.
kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü; geminin sol yanı.
vapur uğrağı olan kent ya da kasaba; işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı.
iskele
Türkçe iskele kelimesinin Fransızca karşılığı.
échelle [la], port [le], échafaudage [le], débarcadère [la], embarcadère [le], gare maritime, bâbord [le]
iskele
Türkçe iskele kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Anlegebrücke, Anlegestelle, Bollwerk, Gerüst
iskele
1. anlamı Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer:
"Vapurdan indi, iskeleye çıkar çıkmaz etrafına bakındı."- S. F. Abasıyanık.
2. anlamı Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven:
"Oturduğu yerden kalkıyor, iskele zincirine uzanan eli, iskele tabanına basan ayağı, kendini çekiyor yukarı."- Z. Selimoğlu.
3. anlamı Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba.
4. anlamı İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı:
"Mudanya, Bursa'nın iskelesidir."- .
5. anlamı Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı.
6. anlamı Geminin sol yanı.
7. anlamı sinema, TV (***) Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı.