Kısaca: İş Alm. Leistung (f), Fr. Travail (m), İng. Work. Fizikte, bir cisim bir kuvvetin etkisi altındayken yer değiştiriyorsa, alınan yol ile kuvvetin bu yol doğrultusundaki bileşeninin çarpımı. Günlük hayatta iş kelimesi adalelerle yapılan veya zihni bir çabayı gerektiren faaliyetin herhangi bir şekli için kullanılmaktadır. Bir ağırlığı kaldırmak demek, bir kuvveti bir yol boyunca tesir ettirmek demektir. Ağırlığın kaldırılacağı yüksekliğe göre yorgunluk fark ...devamı ☟

İş Alm. Leistung (f), Fr. Travail (m), İng. Work. Fizikte, bir cisim bir kuvvetin etkisi altındayken yer değiştiriyorsa, alınan yol ile kuvvetin bu yol doğrultusundaki bileşeninin çarpımı. Günlük hayatta iş kelimesi adalelerle yapılan veya zihni bir çabayı gerektiren faaliyetin herhangi bir şekli için kullanılmaktadır. Bir ağırlığı kaldırmak demek, bir kuvveti bir yol boyunca tesir ettirmek demektir. Ağırlığın kaldırılacağı yüksekliğe göre yorgunluk farklı olur. Tesir ettirmek zorunda olunan kuvvetin büyüklüğüne göre de durum aynıdır.

Bir kuvvetin iş yapabilmesi için, bu kuvvetin cismin hareket doğrultusundaki bileşeni sıfır olmamalıdır. Bu bakımdan, hareket halindeki bir cismin hareket doğrultusuna daima dik kalacak şekilde etki eden kuvvetler (Dairesel hareketteki merkezcil kuvvet gibi) iş yapmazlar. Buna göre bir ağırlık kaldırıldığı, bir yay gerildiği veya bir gaz silindir içinde sıkıştırıldığı zaman bir iş yapılmıştır. Diğer taraftan ağır bir cismi kolları uzatarak hareketsiz olarak tutmak “zor iş” ise de, hareket olmadığı için teknik manada bir iş yapılmış değildir.

X ekseni olarak kabul edeceğimiz yatay bir doğrultuda hareket eden bir cisim üzerine, hareket doğrultusu ile a açısı yapan sabit bir F kuvveti dışardan uygulanırsa; cisim bir x yerdeğiştirmesi yaptığı vakit, bu kuvvetin yaptığı W işi, yer değiştirme ile kuvvetin yer değiştirme doğrultusundaki izdüşümünün çarpımı olarak tarif edilir.

Yani:

W = (F.Cos a) .x

Bu formülün tipik olarak şu özel halleri mevcuttur:

a) F kuvveti ve x yolu aynı doğrultuda ise a= 0’dır. Bu takdirde iş:

W = F.x’ dir.

b) F ve x zıt yönde ise a = 180°’dir, Cosx = -1 ve W= -F.x’tir. Otomobil fren yaptığı vakit, frenleme kuvveti hareket yönüne zıttır; böyle frenleme kuvvetinin yaptığı iş de negatiftir.

c) F ve x birbirlerine dikse a = 90°, Cosa = 0 ve dolayısıyla yapılan iş W = 0’dır. Bu hali dairesel harekette buluruz. Merkezcil kuvvet her an harekete diktir. Planetlerin güneş etrafındaki dolanımında, kuvvetlerin ve mesafelerin pek büyük olmasına rağmen hiçbir iş yapılmaz.

İş birimleri: CGS sisteminde 1 dyn’lik bir kuvvetin bir cisme yol doğrultusunda 1 cm mesafe boyunca tesir etmesiyle elde edilen iştir. Bu işe 1 erg denir. MKS sisteminde ise kuvvet birimi newton, yol birimi metredir. Çıkan iş birimi ise Joule olur. Yani 1 Joule = 1 newton. 1 metredir. 1 joule = 107 erg’dir. Teknik ölçü sisteminde ise yani M.K. kuvvet. S. sisteminde kuvvet birimi kgf (kilogram kuvvet) yol birimi metredir. Dolayısıyla iş birimi kgf. metredir. Diğer iş birimleri: 1 Kgf.m = 9,8 joule, 1 Watt. saniye= 1 joule, 1 kW.h= 3,6.106 joule, 1 Beygir. saat= 0,736 kW.h’dır.

Şekil değiştirme (Deformasyon) işi: Buna elastiki iş de denilebilir. Mesela bir yayı germek için yapılması gereken iş gibi. Helezon bir yayı esneklik sınırları içinde x kadar uzatmış veya sıkıştırmış isek, yaptığımız iş W= 1/2 k.x2dir. Burada k, yayın kuvvet sabitidir.

Hızlanma işi: Bir tüfek veya top namlusu içerisinde bulunan merminin namluyu terk etmesi için barut gazlarının ona verdiği iş veya m kütleli cismin F kuvvetiyle x yolu boyunca hızlandırılması halinde yapılan iştir. Mesela m kütleli bir cisim sabit bir F kuvvetiyle x yolu boyunca hızlandırılmış olsun. Bu haldeki hızlanma işi:

W = F.x’tir. Burada F = m.a olduğundan:

W = m.a.x yazılabilir. (a = cismin kazandığı ivmedir.)

Şayet hareket düzgün hızlanan bir hareket ise:

x = v2/2a dır. W= m.a.x = m.a. v2/2a, yani:

W = 1/2 m.v2 olur. m kütleli bir cisme v hızını kazandırmak için yapılması gereken hızlandırma işi W = 1/2 m.v2 ye eşit olur ki, bu da cisme verilen kinetik enerjiye denktir.

Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Türkçe kelimesinin İngilizce karşılığı.
[IS] n. soot, black, smut
adj. working, occupational; regulation
n. work, job; things to do, business, trade, affair, function, working, activity, assignment, commerce, dealing, mission, doings, employment, gig, handiwork, metier, stint, task; occupation, pursuit, profession, post

Türkçe kelimesinin Fransızca karşılığı.
travail [le], affaire [la], occupation [la], besogne [la], métier [le], ouvrage [le], service [le], place [la], action [la], boulot [le], emploi [le], job [le], opération [la], profession [la]

Türkçe kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Amt, Angelegenheit, Arbeit, Beruf, Business, Ding, Geschäft, Handel, Handlung, Job, Sache, Stelle, Stellung, Tat, Tätigkeit, Treiben, Triebhandlung, Werk
adj. Betriebs-

1. Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma:
"İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir."- S. F. Abasıyanık.
2. Bir değer yaratan emek.
3. Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev:
"Şimdi Mısır'a memuru olduğum bankanın bir işi için geldim."- Ö. Seyfettin.
4. Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü:
"İşler durgun."- .
5. Kamu yararına yapılan işler:
"Güvenlik işleri."- .
6. Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma:
"Bu evin işi çok."- .
7. Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek:
"Sonunda bir iş buldum."- S. F. Abasıyanık.
8. İş yeri:
"Kalk yavrum, işe geç kalacaksın."- S. F. Abasıyanık.
9. Ticari anlaşma, alışveriş.
10. Herhangi bir maksatla kurulan düzen:
"İşlerini bırakmışlar, dükkânlarını kapamışlar, akın akın şehri terk edip gidiyorlardı."- Y. K. Karaosmanoğlu.
11. Bazı deyimlerde "yarar, çıkar" anlamında kullanılan bir söz:
"O, işini bilir. Bu, benim işime gelmez."- .
12. Yapılan şey, davranış:
"Yoksullara yardım etmekle çok iyi bir iş yaptım."- .
13. Nakış, örgü, makrome gibi elde yapılan şey:
"Komşu kadın elindeki işini dizine bırakıp geline döndü."- M. Ş. Esendal.
14. Emek, işçilik, ustalık:
"Bu örtü, işi ağır bir örtüdür."- .
15. İşlem:
"İşimi görmediler."- .
16. Sorun, konu, mesele, maslahat:
"Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı."- H. C. Yalçın.
17. Gizli neden veya maksat:
"Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti."- R. H. Karay.
18. Bir kimseye özgü olan görüş, anlayış:
"Bu, bir zevk işidir."- .
19. fizik Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç:
"Erg, jul, kilogrammetre, vat saat, kilovat saat iş ve enerji birimleridir."- .

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.