Hızır Ali Muratoğlu

Kısaca: 1942 yılında Rize'de doğan Hızır Ali Muratoğlu, ilk ve orta tahsilini Rizede tamamladı.=== İsminin Hızır Ali Koyulması ===Rize'nin zengin ve hayırsever eşrafından birisi Ramazan ayının ilk gecesi kendilerine yetecek kadar erzak yardımında bulundu. Bundan birkaç gün sonra dünyaya gelen bebeğe bu sebepden dolayı annesi Hızır ismini koyar. ...devamı ☟

1942 yılında Rize'de doğan Hızır Ali Muratoğlu, ilk ve orta tahsilini Rizede tamamladı.

İsminin Hızır Ali Koyulması

Rize'nin zengin ve hayırsever eşrafından birisi Ramazan ayının ilk gecesi kendilerine yetecek kadar erzak yardımında bulundu. Bundan birkaç gün sonra dünyaya gelen bebeğe bu sebepden dolayı annesi Hızır ismini koyar.

Çocukluğu Ve Gençliği

Küçük yaşlardan itibaren arkadaşları ve kardeşleri arasında dini hassasiyeti ile temeyyüz etmiş ve daha o günlerden itibaren molla lakabını alır.Mahalle camisinin imamı Mahmut Hoca Efendi onda farklı bir hal olduğunu söyler ve küçük Hızır'la yakından ilgilenirdi.Temizlik, düzen ve tertipli olmak hususunda çevresinin dikkatini çekecek derecede ileri seviyedeydi. Üç erkek iki kız toplam beş kardeştir.Liseyi başarıyla tamamladıktan sonra Edebiyat Fakültesinin Arapça-Farsça Bölümü'ne başlar.Kocamustafapaşa'da Sarıgüzel Korkutata sokak'ta ikamet ederken İmam-ı Azam Nuri Efendi'nin görev yaptığı Gül camisine gider gelirdi.Hızır Efendi'nin seyr-u sülük yolundaki mahareti teslimiyetinin bir meyvesi idi.

Evlenmesi

yürü kim meydan senindir bu gece saday-ı lahutisinin muhatabı olmuşçasına günlerini tekkede ilim ve ibadetle geçirirdi. İsmailağa camii şerifinde rahlenin başında ders müteala ederken Şeyhi Mahmut Efendi Hazretleri gelip kendisine; Hızır Hoca kızımı sana veriyorum der ve ayrılır. Beklenmeyen bu büyük nimet karşısında secdeye kapanarak sevinç gözyaşları döker. 26 yaşında 1968'de Fatma hanımla gerçekleşen evliliğinden Ali Haydar ve Aişe isminde iki evladı dünyaya geldi.İlk çocuğu dünyaya geldiği sene bazı hoca efendilerle emr-i b'il-maruf maksadı ile sefere çıktılar.Yolda her gördüğü sevimli çocuğa hatta kediye, kuzuya Ali Haydar diye seslenmesi Selahattin Hoca'nın dikkatini çeker ve ona Hocam Ali Haydar'da fani oldunuz galiba. Her gördüğünüze Ali Haydar diye sesleniyorsunuz deyince, Hızır Efendi; Yakup (A.S) Yusufum! diyerek gözlerini yitirdi! cevabıyla evlat sevgisinin şer'i mesnedine dikkat çektiler.

VEFATI (şehadeti)

17 mayıs 1998'de (55 Yaşında)İsmailağa Cami-i Şerifinde ihvanın ders ve dertlerini dinledikten sonra Duha namazını kılmak için kıbleye döner ve müminin miracı olan son namazına durur.Tam bu sırada birisi vücuduna yedi kez ateş etti.Kanlar içinde vücudu yere yığılır. Ertesi gün Fatih Camisinde kılınan namaza yüz binler katılır. Vefat ettiğinde Fevzi Başak'ın Sakızağacı Şehitlik Mezarlığındaki kendi yerini bu şehide bağışlamasıyla yerine gelir.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.