Andolu beylikleri ve Hamidoğulları Beyliği
Beyliğin sınırları içinde Eğridir, Uluborlu, Yalvaç, Isparta, Burdur ve Antalya bulunuyordu. Beyliğin kurucusu, Feleküddin Dündar Bey'dir ve büyükbabasının adını beyliğe vermiştir. Kuruluş yıllarında Anadolu Selçukluları tarafından Bizans sınırına yerleştirildiler. Dündar Bey, hükmü gittikçe zayıflayan anadolu Selçuklularının son zamanlarında, beyliği Göller Bölgesi'nde kurdu (1300) ve Uluborlu'yu merkez yaptı. Sonradan merkezini Eğridir'e nakletti. Adı, imar edildikten sonra Felekabad olarak değiştirildi. Dündar Bey, beyliğin sınırlarını yavaş yavaş genişleterek Gölhisar, Korkuteli ve Antalya'yı idaresine aldı. Antalya çevresini, kardeşi Yunus Bey'e verdi ve böylece beylik, Eğridir ve Antalya (Tekeoğulları) olmak üzere iki kola ayrıldı. Beyliğin faal kurucusu Dündar Bey, çevresindeki Anadolu beyliklerinin bir kısmı üzerinde hakimiyet tesis etti. İlhanlılarla olan bağlarını kuvvetlendirmek için, Anadolu'ya gelen Emir Çoban'a tabi olduğunu bildirdi (1314). Fakat, daha sonra Emir Çoban'ın oğlu Demirtaş, Anadolu'daki bazı beyleri ortadan kaldırmak için savaşa başladı ve bu arada Dündar Bey'i yakaladı ve öldürdü. Antalya civarını, bu olaya kendisine yardımcı olan Yunusbeyoğlu Mahmud'a bıraktı (1324). Dündar Bey'in ölümünden sonra bir süre sessiz kalan oğullarından Hızır Bey ortaya çıktı. Babasından alınan bir kısım yerleri ele geçirdi. Mısır'daki diğer oğlu İshak Çelebi, Anadolu'ya gelerek idareyi eline aldı (1328). İshak Bey'in ölümünden sonra yerine kardeşi Mehmed Bey'in oğlu Muzafferüddin Mustafa Bey geçti. Mustafa Bey'in ölümüyle de yerini Hüsameddin İlyas Bey aldı. Komşularından Karamanoğlu Alaüddin Bey'le savaştı. Mağlup olarak, Germiyanoğlu Süleyman Şah'a sığındı. Sonra da onun yardımıyla, kaybettiği yerleri aldı. Ölümünden sonra beyliğin başına oğlu Kemalüddin Hüseyin Bey geçti. Karamanoğulları'nın saldırılarından yılarak Beyşehir, Seydişehir, Akşehir, Yalvaç ve Karaağaç'ı Osmanlı padişahı Murad Hüdavendigar'a seksen bin altına sattı (1374). Kendine de Isparta ve Eğridir'i bıraktı. Birinci Kosova Savaşında Osmanlılar'a yardım için oğlu Mustafa Bey'le bir ordu gönderdi.Hamidoğullarının Antalya bölgesinde, Yunus Bey'den sonra yerine Mahmud Bey geçti. Mahmud Bey, İlhanlılar'dan Demirtaş Bey'le beraber Mısır'a gitti ve orada hapsedildi (1327). Beyliğin idaresini kardeşi, Korkuteli emiri Sinaüddin Hızır Bey eline aldı. Hızır Bey, hasta olduğundan yerine Dadı Bey geçti. Daha sonra idareyi Küçük Mehmed Bey aldı. Kıbrıs kralı Petro'nun işgaline uğrayan (1361) Antalya'yı, onbir yıl sonra yeniden ele geçirdi. Mahmud Bey'in ölümünden sonra idareyi Osman Bey eline aldı. Yıldırım Bayezid, Antalya ve Teke ilini aldıktan sonra bölgeyi oğlu İsa Çelebi'ye sancak olarak verdi. Ankara Savaşı'ndan (1402) sonra Osman Bey, Antalya ve İstanos'u (Korkuteli) yeniden geri aldı ve Timur 'un hakimiyetini tanıdı. Korkuteli'ni beyliğin merkezi yaptı. II. Murad Han'ın ilk zamanlarındaki hükümet buhranından faydalanmak isteyen Hamidoğlu Osman Bey, Karamanoğlu Mahmed II ile Antalya'yı almak istedi. Bu iş birliğini haber alan Antalya sancakbeyi Hamza Bey, aniden Korkuteli üzerine baskın yaparak Osman Bey'i öldürdü (1493). Bir süre Antalya emiri Yunus Bey'in kölesi Zekeriya'nın elinde kalan Hamidoğullarının Antalya kolu da bu tarihte sona erdi.
Hamitoğulları
Isparta ve Eğridir çevresinde kurulan Türk beyliği. Türkiye Selçuklu Devleti, 13. asır sonlarında iyice zaafa uğrayıp, İlhanlıların nüfuzu altına girdikten sonra batı hududundaki Türk aşiretleri de kendi başlarının çaresine bakarak toplanmaya ve bir idare kurmaya başlamışlardı. Aynı tarihlerde Isparta, Eğridir ve havalisinde bulunan Hamid aşireti de başlarında bulunan İlyas bin Hamid Beyin oğlu Feleküddin Dündar Beyin reisliği altında merkezleri Uluborlu ve sonra eski adı Prostana olan Eğridir olmak üzere Hamidoğulları Beyliğini kurdu. Beyliğin kuruluşu on üçüncü asrın son çeyreği içindedir. Hamid Bey ile oğlu İlyas Bey Selçukilerin uç beylerinden ve Selçuk emirlerinden idiler. Feleküddin Dündar Bey, kurduğu beyliğe büyük babası Hamid Beyin ismini verdi.Faal bir emir olan Dündar Bey, beyliğinin hududunu güneye doğru genişleterek Gölhisar, Korkuteli ve Antalya’yı ele geçirdikten sonra, ülkesini Germiyan ve Denizli hudutlarına kadar büyüttü. Eğridir’i pekçok eserlerle imar eden Feleküddin Dündar Bey, buraya kendi künyesine nisbetle Felekabad adını verdi. 1301 yılında Antalya’yı fethettikten sonra buranın idaresini kardeşi Yunus Beye havale etti (Bkz. Tekeoğulları Beyliği). 1314’te Anadolu’ya gelen İlhanlı Beylerbeyi Emir Çoban’a itaat edenler arasında Dündar Bey de bulunuyordu. Hatta Dündar Bey, İlhanlılara sadakatini göstermek üzere aynı senede “Sultan-ı azam Gıyasüddünya ve’d-Din Hudabende Mehmed” klişeli, İlhan Olcayto adına gümüş sikke kestirdi.
1316’da İlhan Olcayto’nun vefatı ve küçük yaştaki oğlu Ebu Said’in cülusundan sonra ortaya çıkan karışıklıklar esnasında bu durumu fırsat bilen Dündar Bey, istiklalini ilan ederek Sultan ünvanını aldı ve hudud komşuları beyler (Aydın, Saruhan, Menteşe vs.) üzerinde Hakimiyet tesis etti. Anadolu beyliklerinin İlhanilerin merkezindeki zaaftan istifade ile bağlılıklarını çözmeye başlamaları üzerine, Anadolu İlhanlı valisi Timurtaş, Konya’yı işgal etti. 1324 senesinde Eşrefoğlu Süleyman Beyi öldürttü ve arkasından Hamid iline yürüyerek Antalya’ya kaçan Dündar Beyi de yakalayarak katlettirdi. Ancak çok geçmeden, İlhanlı hükümdarına isyan eden Timurtaş’ın üzerine kuvvet gönderilmesi ve Mısır’da yakalanarak katledilmesi neticesinde, Dündar Beyin üç oğlundan büyük oğlu Hızır Bey, Hamideli idaresini eline aldı. Hızır Beyin ne kadar beylik yaptığı belli değildir. Yaklaşık olarak 1330’da vefat etmiştir.
Seyyah İbn-i Battuta 1333 yılında Anadolu’yu gezerken Hamidoğulları Beyliğine de uğramış, Gölhisar’da Dündar Beyin oğlu Mehmet ve Eğridir’de diğer oğlu Necmeddin İshak Beyin hükümdar bulunduklarını bildirmiştir. İshak Beyin hangi tarihte vefat ettiği belli değildir.
İshak Beyden sonra biraderi Mehmed Beyin oğlu Muzafferüddin Mustafa Bey, onun ölümü ile de, oğlu Hüsameddin İlyas Bey Hamidoğulları Beyliğinin başına geçti. Hüsameddin İlyas Bey, komşusu olan Karamanoğlu Alaeddin Bey ile yaptığı savaşı kaybederek Germiyanoğlu Süleyman Şaha sığındı. Ondan aldığı yardımlarla kaybettiği yerlere yeniden sahib oldu. İlyas Beyin de vefat tarihi belli değildir. İlyas Beyden sonra yerine Kemaleddin Hüseyin Bey geçti. Bu zad da Karamanoğullarının tecavüzlerinden bıkarak, Eşrefoğullarından almış oldukları Beyşehri, Seydişehri, Akşehir, Yalvaç ve Ş. Karaağaç’ı 1374’te 80 bin altın mukabilinde Osmanlı hükümdarı Sultan Birinci Murad Hana sattı. Yine Kosova savaşına giden Sultan Murad’a, oğlu Mustafa idaresinde yardımcı kuvvet gönderdi. Okçulardan müteşekkil bu kuvvet, muharebe esnasında Osmanlı ordusunun ön safında bulunmuştur. Kemaleddin Hüseyin Bey, 1391 yılında vefat etti. Hamidoğullarının bu şubesinin toprakları Osmanlılar ile Karamanoğulları tarafından paylaşıldı.
Hamidoğullarında devlet işlerinin görüldüğü bir divan mevcuttu. Bu divanın, Türkiye Selçuklularınınkine benzer şekilde olduğu anlaşılmaktadır. Hamidoğullarında beylik, eski Türk geleneğine uyularak evlatlar arasında pay edilmekteydi.
Hamidoğullarından Hüsameddin İlyas Beyin Felekabad’da kesilmiş Hüsami ibareli gümüş sikkesinden başka hiç biririsinin sikkesi görülmemiştir.
Hamidoğulları hükümdarları bilhassa Eğridir ve Burdur’da pekçok imar faaliyetlerinde bulundular. Bunlardan Eğridir’de Hızır Bey Camii, Burdur’da Mustafa Bey Medresesi ve Şuhud kasabasında İbrahim bin Hızır’a ait olan mescid en önemlileridir.
leyugg - 2 ay önce