Hafsiler
Kısaca: Hafsiler on 13. yüzyılda Tunus’ta kurulan ve üç asır devam eden bir devlet. Devlet, adını, Hintataların reisi olan Şeyh Ebu Hafs Ömer’den almıştır. ...devamı ☟
Ebu Hafs Ömer, Muvahhidler hareketinin lideri olan İbn-i Tumart’ın talebesi ve Abdülmü’min’in kumandanlarındandı. Bu yüzden Ebu Hafs’ın torunları, Muvahhidler nezdinde çok itibarlı olduklarından, Afrikiyye valiliğine tayin edilirlerdi. 1207 senesinde Ebu Hafs’ın oğlu Ebu Muhammed, Muvahhidler sultanı Nasır tarafından Afrikiyye valiliğine getirildi. Ebu Muhammed, Murabıtlar üzerine başarılı seferler düzenledi ve ölümüne kadar bu vazifede kaldı. Muvahhid sultanı tarafından, yerine oğlu Ebu Zeyd tayin edildi. Arkasından, Ebu Muhammed’in diğer oğulları Ebu MuhammedAbdullah, Afrikiyye; Ebu Zekeriyya ise, Gabes valiliğine, Muvahhid sultanı Âdil tarafından tayin edildiler.
Bu döneme kadar Hafsiler, Muvahhidlerin hakimiyeti altındaydılar. Ebu Zekeriyya, bu hakimiyetten Hafsileri kurtararak müstakil bir devlet kurdu. Bir süre sonra, Muvahhid sultanının Ehl-i sünnet itikadına uymayan bid’atleri yapmasını bahane eden Ebu Zekeriyya, adını hutbeden çıkardı. Kendisi emir ünvanını aldı. 1236 senesinde hutbeyi kendi adına okuttu. Başarılı seferler neticesinde, Kostantina, Bicaye ve Cezayir şehirlerini ele geçirdi. Baş kaldıran Huvaraların isyanı bastırıldı ve 1242 senesinde Tilemsan zabtedildi.Meriniler ve Miknasa ahalisi, Trablus’tan Sebte ve Tanca’ya ve Akdeniz’den Zab ve Sicilmasa’ya kadar olan topraklarda hüküm süren Tunus emirinin hakimiyetini tanıdılar. Hıristiyanların tehdidine maruz kalan Velencia, Murcia, İşbiliye gibi çeşitli Endülüs şehirleri, Hafsi Sultanı Ebu Zekeriyya’dan yardım istediler ve ona tabi oldular. Ebu Zekeriyya 1249 senesinde vefat ettiği zaman,Afrika’nın en kuvvetli ve kudretli sultanı haline gelmişti.
Ebu Zekeriyya’nın yerine geçen oğlu Ebu Abdullah’ın devri de, babasınınki gibi parlak geçti. Amcasının oğlu Lihyani’nin ve çeşitli kabilelerin isyanlarını başarı ile bastırdı ve bütün Afrikiyye’de hakimiyet sağladı. Saint Louis ve Charles d’Anjou komutasında 1270 senesinde Tunus’a gelen Hıristiyan ordusunu büyük bir mağlubiyete uğrattı. Ebu Zekeriyya Emir ünvanı ile yetindiği halde, oğlu Ebu Abdullah, Halife ve Emir-el-mü’minin ünvanını aldı. Bağdat, Moğollar tarafından zaptedilince, Ebu Abdullah, Mekke şerifinden kendisinin Abbasi halifelerinin varisi olduğunu bildiren bir berat getirtmişti.
Hafsiler Devletinin parlak devri, Ebu Abdullah’ın vefatı ile sona erdi ve iç isyanlar başladı. Ebu Abdullah’ın yerine geçen oğlu El-Vasik, amcası Ebu İshak tarafından 1279 senesinde tahttan indirildi. Ebu İshak, dört sene saltanat sürdükten sonra, İbn-i Ebu Amara tarafından tahttan indirilerek, Bicaye’de idam edildi. Çok geçmeden Hafsi Devleti ikiye bölündü. Ebu Hafs, Tunus’ta bağımsız devlet kurarken, Ebu Zekeriyya da Bicaye Devletini kurdu. Afrikiyye’de kabileler arasında Tilemsan Abdülvadilerinin de katılmasıyla yirmi üç sene süren savaşlardan sonra anlaşma sağlanabildi. Tunus Sultanı Ebu Aside Muhammed ile Bicaye Sultanı Ebü’l-Beka arasında yapılan antlaşmaya göre; sultanların birinin vefatı halinde, bütün ülkenin hayatta kalanın idaresine geçmesi hükme bağlandı. Ebü’l-Beka böylece kısa bir süre de olsa, Hafsi birliğini tekrar kurdu. 1311 senesinde Hafsi emirlerinden Ebu Zekeriyya bin Lihyani, Tunus’u zabtederek Ebü’l-Beka’yı idam ettirdi. Bu olay üzerine Ebu Yahya, Bicaye’de sultanlığını ilan etti. 1318 senesinde Tunus’u da ele geçirerek Afrikiyye ve Tunus’u hakimiyeti altında yeniden birleştirdi. Fakat bu hakimiyeti kısa sürdü. Abdülvadiler ile anlaşan Koublular ve diğer Sulemi kabileleri ve eski Tunus sultanı Ebu Dabbe ile savaşmaya mecbur kalan Ebu Yahya, dört sefer tahttan uzaklaştırıldı ise de, Merinilerin yardımı ile bütün düşmanlarını yendi. Meriniler ile sıkı bir dostluk kurdu. Hafsi emirlerinden birinin kızını, Merini sultanının oğlu ile evlendirdi. Ebu Yahya, saltanatının son devirlerinde asayişi sağlamayı başardı. Karışıklıklardan faydalanan ve müstakil beylik halini alan Cerid kasabalarını idaresi altına aldı. Trablus’u kaybetti ise de Hıristiyanların zaptettikleri Cerba’yı geri aldı.
Ebu Yahya’nın, 1346 yılında vefatı ile devlette yine iç karışıklıklar başladı. Tahta geçmesi gereken Ebü’l-Abbas’ın saltanatı Ebu Hafs tarafından gasb edildi. Ebu Hafs, Hafsi emirlerinin bir kısmını katledince, Meriniler, müdahalede bulundular ve Hafsi topraklarını istila ettiler (1347).
1357’de Merini Devleti içerisinde başgösteren karışıklıklardan istifade eden hafsi emirlerinden İkinci Ebu İshak, Tunus’a tekrar girdi.
Buna rağmen, Hafsi Devletinde iç karışıklıklar devam ediyordu. İkinci Ebu İshak Tunus’ta, Ebu Abdullah Bicaye’de, Ebü’l-Abbas ise Kostantine’de saltanat sürüyorlardı. Bir süre sonra Ebü’l-Abbas, 1369 senesinde Hafsi Devletinin bütün topraklarına tek başına hakim oldu. Bütün saltanatı boyunca sulh ve sükunu sağlamaya çalıştı. Kabilelerin ayaklanmalarını bastırdı. Carid, Gafra ve Gabes şeyhlerini itaati altına aldı. Devletin bu suretle yeniden tesis edilmesine oğlu Ebu Faris Abdülaziz’in saltanatı devrinde de devam edildi. Ebu Faris, Tunus’ta büyük bir nüfuz ve güç kazandığından, Tlemsan’ın iç işlerine karıştı. Tlemsan Emiri Abdülmelik ölünce, Tlemsan’ı zabtetti. Ebu Faris’ten sonra sırasıyla tahta geçen Ebu Ömer Osman (1434-1488), Ebu Zekeriyya Yahya (1488-1494), Ebu Abdullah Muhammed (1494-1526) Hıristiyanlara karşı daha önceki sultanların uyguladıkları siyaseti aynen tatbik ettiler. On üçüncü asırda Cenevizliler ve Pisalılar ile yapılan ticaret antlaşmasını 16. asırda yenilediler. Aragon, Mayerka, Montepelliler, Venedik ve Floransa ile yeni ticari andlaşmalar yapıldı. Bununla beraber Hıristiyanların bazı bölgelere saldırmaları ve 16. asrın son senelerinden itibaren Afrika sahillerinde büyüyen korsanlık hareketleri, ticari münasebetleri gittikçe güçleştiriyordu. Hafsi Devletinin limanları, korsanların sığınakları haline geldi. Bundan dolayı da Hafsi ülkesi, Akdeniz sahillerindeki en önemli noktalara yerleşmeyi düşünen İspanyolların taarruzlarına uğradı.
İspanyollardan daha önce davranan Barbaros Hayreddin Paşa, 1534 senesinde, Ebu Abdullah Muhammed’in halefi Mevlay Hasan’dan Tunus’u zabtetti. 1535 senesinde Mevlay Hasan, Tunus’u ele geçiren Charles Quint’in yardımı ile tekrar ülkesine girdi ve İspanya’yı cizye vermeye mecbur etti. Mevlay Hasan, Tunus’ta, Goulette’de bulunan İspanyol garnizonu sayesinde durabildi. Tunus ile Bizerta arasında bir şerit halinde uzanan arazinin haricindeki bütün Tunus toprakları, idaresinden çıkmıştı. Mevlay Hasan, oğlu Ahmed Sultan tarafından tahttan indirilerek gözlerine mil çekildi (1542). Ahmed Sultan, 1569 senesine kadar saltanat sürdü. 1569 yılında Osmanlı Donanmasının kaptan-ı deryası Kılıç Ali Reis, İspanyolların Türklere karşı hareket üssü olarak kullanmalarına mani olmak için, Tunus’un tamamını ele geçirdi. 1573 senesinde Don Juan’ın seferi üzerine, Hafsiler son olarak bir defa daha iktidarı ele geçirdiler. Lakin, ertesi sene Sinan Paşa, Tunus ile La Goulette’yi zaptetti. Hafsi Hanedanının son temsilcisi olan Mevlay Muhammed esir edilerek İstanbul’a gönderildi. Böylece Hafsi Devleti tamamen ortadan kaldırılınca, Türkler kat’i olarak Tunus’a yerleştiler.
Hafsi Devletinin kurulması, Tunus’ta senelerce süren gerçek bir refahı te’min etti. Tunus şehri sadece siyasi yönden değil, ticaret ve ilim bakımından da bütün ülkenin merkezi oldu. Hanedanın ilk iki sultanı, Tunus’ta pek çok saray, cami, zaviye, su kemeri ve kütüphaneler inşa ettirdiler. İslam aleminin her tarafından gelen bir çok alim ve şair, Tunus’a yerleşti. Hıristiyanlarla ticari antlaşmalar yapıldı. Devleti yeniden eski haline getirmeye çalışan Ebu Faris, atalarının geleneğine uyarak sanat ve ilim dostu olduğu için, ülkenin çeşitli yerlerinde camiler, zaviyeler, mektepler, kütüphaneler ve hastahaneler inşa ettirdi. İslam aleminde daha önce bilinen medrese usulü eğitimi, 13. asırda Tunus’a yerleştirenler Hafsiler oldu.
HAFSÎ HÜKÜMDARLARI
Ebu Zekeriyya Yahya-I1228-1249
Ebu Abdullah Muhammed-I1249-1277
El-Vasik1277-1279
Ebu İshak İbrahim-I1279-1282
Ebu Hafs Ömer-I1282-1295
Ebu Abdullah Muhammed-II1295-1309
Ebu Yahya Ebubekir-I1309
Ebü’l-Beka Halid-I1309-1311
Ebu Zekeriyya el-Lihyani1311-1317
Ebu Dabbe Muhammed1317-1318
Ebu Yahya Ebubekir-II1318-1346
Ebu Hafs Ömer-II1346
Ebü’l-Abbas Ahmed-I1346-1350
Ebu İshak İbrahim-II1350-1368
Ebü’l-Beka Halid-II1368-1370
Ebü’l-Abbas Ahmed-II1370-1394
Ebu Faris Abdülaziz1394-1434
Ebu Ömer Osman1434-1488
Ebu Zekeriyya Yahya-II1488-1494
Ebu Abdullah Muhammed-III1494-1526
Mevlay Hasan1526-1542
Ahmed Sultan1542-1569
Mevlay Muhammed1569-1573
Hafsiler Resimleri
Hafsîler
7 yıl önceorta Tunus da Türkler tarafından ele geçirildi ve ülkenin sadece kuzeyi Hafsilerin elinde bulunup Osmanlı Devleti'ne bağlanmamıştır. Esasen Tunus kentini...
Tunus Eyaleti
7 yıl önceyılları arasında kalmıştır. 1574'te Osmanlı donanması Tunus'u fethederek Hafsiler son hükumdarını idam ettiler. 1705'ten itiberan Tunus'un bağımsızlığını...
Tunus'un fethi (1574)
3 yıl öncetopraklarına katmasını engellemek için yapılan bir savaştır. 1574'te son Hafsi Hukümdarı İstanbul'a getirilerek öldürülmüştür. Tunus, 1881 yılında Fransızlar...
1228
3 yıl önceMengüçlü Beyliği yıkıldı (kuruluşu 1080). Hafsi Devleti kuruldu (dağılışı 1574). Şihâbüddin Ahmed el-Karafî, Berberi kökenli Maliki fıkıh ve tefsir bilgini...
1228, 12. yüzyıl, 1223, 1224, 1225, 1226, 1227, 1229, 1230, 1231, 1232Tunus
3 yıl önceyönetilmiştir. Tunus, 16 Ağustos 1534 tarihinde Barbaros Hayreddin Paşa tarafından Hafsi egemenliğine son verilmesiyle Osmanlı İmparatorluğu hâkimiyetine girdi....
Tunus, 2005, Afganistan, Afrika, Afrika Birliği, Akdeniz, Angola, Arap, Arap Birliği, Arapça, ArnavutlukMuvahhidler
3 yıl öncedavasını kendisinin savunduğunu söyleyerek bağımsızlığını ilan ederek Hafsiler hanedanlığını kurdu. 1235 yılında Tilimsan ve civarında büyük Berberi kabilesi...
Girit
3 yıl önceegemenliklerinden sonra Arap işgaline uğramış ve 828-961 arasında Abbasiler'e bağlı Hafsiler tarafından yönetilmiştir. 6 Mart 961'de tekrar Doğu Roma egemenliğine girmiştir...
Girit, 1204, 1453, 1571, 1645, 1669, 1970, Akdeniz, Anadolu, Atina, Batı Avrupaİbn-i Haldun
3 yıl önceayrılıp Kuzey Afrika'ya dönmüştür. İbn-i Haldun, Afrika'ya geri döndüğünde Hafsiler karışıklık içindeydi, Ebu İshak Tunus’ta, Ebu Abdullah Bicâye’de, Ebu Abbas...