1. anlamı i., f. kuşak, kemer; korse, kuşak gibi saran herhangi bir şey; ağacın üzerinde kuşak şeklinde kabuğu soyarak yapılan halka; yüzük kaşı; f. kuşatmak, kuşakla sarmak; kabuğunu soyarak ağacı kurutmak. ,halka/kuşak/korsa,xyz sar. 2. anlamı kuşak. kemer. korse.
Girdle
Girdle İngilizce anlamı ve tanımı
Girdle anlamları
(noun) The line ofgreatest circumference of a brilliant-cut diamond, at which it is grasped by the setting. See Illust. of Brilliant.
(noun) The zodiac; also, the equator.
(v. t.) To inclose; to environ; to shut in.
(noun) A griddle.
(noun) A thin bed or stratum of stone.
(noun) The clitellus of an earthworm.
(v. t.) To make a cut or gnaw a groove around (a tree, etc.) through the bark and alburnum, thus killing it.
(noun) That which girds, encircles, or incloses; a circumference; a belt; esp., a belt, sash, or article of dress encircling the body usually at the waist; a cestus.
(v. t.) To bind with a belt or sash; to gird.
Girdle tanım:
Kelime: gir·dle Söyleniş:'g&r-d&l İşlev:noun Kökeni: Middle English girdel, from Old English gyrdel; akin to Old High German gurtil girdle, Old English gyrdan to gird 1 : something that encircles or confines: as a : an article of dress encircling the body usually at the waist b : a woman's close-fitting undergarment often boned and usually elasticized that extends from the waist to below the hips c (1) : PECTORAL GIRDLE (2) : PELVIC GIRDLE 2 : the edge of a brilliant that is grasped by the setting -- see BRILLIANT illustration
İngilizce Girdle kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. faja, cinturón, corsé
v. ceñir, circundar, fajar
Girdle
İngilizce Girdle kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. ceinture; corset; gaine
v. ceinturer; ceindre; encercler; couronner
Girdle
İngilizce Girdle kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Hüfthalter, Hüftgürtel; Gürtel; Schärpe; -Gürtel
v. umgeben, umstehen; umströmen; umzingeln
Girdle
İngilizce Girdle kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. (Vest) guaina, busto; cintura, cintola; fascia; orlo esterno; cingolo; (Arch) listello
v. cingere, avvolgere; circondare, attorniare; (fig) girare attorno a; (Silv) cercinare
Girdle
İngilizce Girdle kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. cinto; espartilho; cinta; cinturão
v. cercar; atar à cintura; rodear
Girdle
f. kuşak ile sarmak, kuşatmak, çevrelemek
i. kemer, kuşak, korse, eklem desteği
Girdle
İngilizce Girdle kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. gordel; riem; buikriem
ww. omringen; vastmaken van een gordel
Girdle
n. corset, tight-fitting undergarment (generally worn by women); sash, belt; something which surrounds or encircles
v. put on a belt, encircle; go around something or someone in a circle; surround; cut a ring of bark from a tree