Front

Front

1. anlamı (i)., (s)., (f). ön, baş; ön taraf, ön saf; (bir arsanın) yol kenarı; birleşik hareket grubu, cephe; hareket sahası, mücadele alanı; başkan, sözcü; gizli maksatları örtmek için kullanılan kurum veya şahıs; cüret; takdir; (otelde) sıra kendisinde ol.
2. anlamı ön. ön taraf. önemli mevki. en ön yer. yüz. cephe. çehre. yaygın ve etkin politik hareket. paravana. maske. davranış. tavır. hareket. ile karşı karşıya olmak. -e bakmak. -in karşısında olmak. önde yer alan. önde bulunan. öndeki. önle ilgili. önde gelen.
3. anlamı cephe.

Front

Front İngilizce anlamı ve tanımı

Front anlamları

  1. (noun) The most conspicuous part.
  2. (noun) The forehead or brow, the part of the face above the eyes; sometimes, also, the whole face.
  3. (noun) That which covers the foremost part of the head: a front piece of false hair worn by women.
  4. (v. t.) To appear before; to meet.
  5. (noun) A position directly before the face of a person, or before the foremost part of a thing; as, in front of un person, of the troops, or of a house.
  6. (noun) The part or surface of anything which seems to look out, or to be directed forward; the fore or forward part; the foremost rank; the van; -- the opposite to back or rear; as, the front of a house; the front of an army.
  7. (v. t.) To stand opposed or opposite to, or over against as, his house fronts the church.
  8. (v. t.) To face toward; to have the front toward; to confront; as, the house fronts the street.
  9. (v. t.) To have or turn the face or front in any direction; as, the house fronts toward the east.
  10. (v. t.) To adorn in front; to supply a front to; as, to front a house with marble; to front a head with laurel.
  11. (noun) The beginning.
  12. (noun) The forehead, countenance, or personal presence, as expressive of character or temper, and especially, of boldness of disposition, sometimes of impudence; seeming; as, a bold front; a hardened front.
  13. (v. t.) To oppose face to face; to oppose directly; to meet in a hostile manner.
  14. (a.) Of or relating to the front or forward part; having a position in front; foremost; as, a front view.
  15. (noun) The call boy whose turn it is to answer the call, which is often the word "front," used as an exclamation.
  16. (noun) All the works along one side of the polygon inclosing the site which is fortified.
  17. (noun) The middle of the upper part of the tongue, -- the part of the tongue which is more or less raised toward the palate in the pronunciation of certain sounds, as the vowel i in machine, e in bed, and consonant y in you. See Guide to Pronunciation, /10.

Front tanım:

Kelime: front
Söyleniş: 'fr&nt
İşlev: noun
Kökeni: Middle English, from Old French, from Latin front-, frons
1 a : FOREHEAD; also : the whole face b : external and often feigned appearance especially in the face of danger or adversity
2 a (1) : VANGUARD (2) : a line of battle (3) : a zone of conflict between armies b (1) : a stand on an issue : POLICY (2) : an area of activity (as study or debate) progress on the educational front (3) : a movement linking divergent elements to achieve common objectives; especially : a political coalition
3 : a side of a building; especially : the side that contains the principal entrance
4 a : the forward part or surface b (1) : FRONTAGE (2) : a beach promenade at a seaside resort c : DICKEY 1a d : the boundary between two dissimilar air masses
5 archaic : BEGINNING
6 a (1) : a position ahead of a person or of the foremost part of a thing (2) -- used as a call by a hotel desk clerk in summoning a bellhop b : a position of leadership or superiority
7 a : a person, group, or thing used to mask the identity or true character or activity of the actual controlling agent b : a person who serves as the nominal head or spokesman of an enterprise or group to lend it prestige
- in front of : directly before or ahead of
- out front : in the audience

Front ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Breast, Face, Figurehead, Fore, Forepart, Look, Movement, Presence,

Front ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Back, Backside, Rear,

Front

İngilizce Front kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. parte delantera, fachada, faz, frente, frontis, frontispicio, parte del frente, portada; apariencias
v. confrontar, desafiar; dar hacia
adj. delantero, frontal

Front

İngilizce Front kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. front; face; façade; culot; audace, aspect; front de mer
v. se diriger vers; se trouver face à; avoir le front de , donner sur (la mer, etc.)
adj. antérieur, de face, frontal, principal (porte), premier (page)

Front

İngilizce Front kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Vorderseite; Vorderteil; Vorderfront; Stirnseite; Strandpromenade; Uferpromenade; Fassade; Tarnung; Spitze
v. vorwärts schauen; konfrontieren; gegen etwas sein, in opposition zu etwas stehen
adj. vorne, front-; haupt; erste

Front

İngilizce Front kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. facciata, davanti, fronte; parte anteriore; fronte stradale; lungomare; lungolago; coalizione; (fam) prestanome, uomo di paglia; (fam) copertura, paravento; (fig) atteggiamento, comportamento
v. guardare verso, fronteggiare; (fig) affrontare; tener testa a; essere di fronte, essere dirimpetto, essere prospiciente a
agg. anteriore, frontale, davanti; sul davanti

Front

İngilizce Front kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. frente, fachada; rosto, testa, cara; começo, início; atrevimento; caminho à beira-mar; frente de batalha
v. dirigir-se em direção a-, estar diante de-, avistar, observar; ousar
adj. anterior, precedente, dianteiro; porta da frente

Front

f. bakmak, dönmek, yönelmek, karşı olmak, önderlik etmek, yol göstermek, cephesini düzenlemek
i. ön, ön taraf, yüz, cephe, paravan kişi, paravan şirket, alın, sima, yüzsüzlük, utanmazlık, arsızlık
s. ön, öndeki, cüret

Front

Fransızca Front kelimesinin İngilizce karşılığı.
(m) n. forehead, brow; face, front; facade

Front

Almanca Front kelimesinin İngilizce karşılığı.
interj. turn to the front! face forward!

Front

Flemenkçe Front kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. front, fore

Front

İngilizce Front kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. voorkant, voorste deel; gezicht; front; bedekking; brutaliteit, waaghalzerij; strand; voorzijde
ww. naar voren komen, uitzien; het lef hebben
bn. voorste; voor- (deur); eerste (pagina)

Front

n. foremost part; part that faces forward; forehead, face; outward appearance; facade, outer wall of a building; line of confrontation (as in a battle); seaside promenade; cover, disguise; movement, coalition; haughtiness
v. face toward; confront; be against or in opposition to; apply a front to
adj. of or pertaining to a front; placed before something else; main (door); fore; forward; first (page); serving as a cover or disguise

Front

Flemenkçe Front kelimesinin Fransızca karşılığı.
1. (algemeen) façade (f)2. (gebouw) façade (f); front (m); face (f)
3. (militair) front (m)
4. (schijn) apparence (f); façade (f); masque (m)

Front

Fransızca Front kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
1. (bâtiment) voorzijde (m/f); front (n); voorgevel (m); voorkant (m); façade (f)
2. (anatomie) voorhoofd (n)
3. (militaire) front (n)

Front

Almanca Front kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
front ,voorgevel ,voorkant

Front

Fransızca Front kelimesinin Almanca karşılığı.
n. stirn, front, vorderseite, stirnseite

Front

Fransızca Front kelimesinin İtalyanca karşılığı.
1. (bâtiment) facciata (f); prospetto (m); fronte (f); faccia (f)
2. (anatomie) fronte (f)
3. (militaire) fronte (m)

Front

Fransızca Front kelimesinin Portekizce karşılığı.
1. (bâtiment) fachada (f); frente (f)
2. (anatomie) testa (f)
3. (militaire) frente (f)

Front

Fransızca Front kelimesinin İspanyolca karşılığı.
1. (bâtiment) fachada (f); frente (m); cara (f)
2. (anatomie) frente (f)
3. (militaire) frente (m)

Front

Fransızca Front kelimesinin Türkçe karşılığı.
[le] alın; yüz; baş; ön, cephe

Front

Almanca Front kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. façade (f), ligne (f), rangée (f), coalition (f), rideau (m), front (m)

Front

Almanca Front kelimesinin İtalyanca karşılığı.
n. facciata (f), fronte (f)

Front

Almanca Front kelimesinin İspanyolca karşılığı.
n. frente (m), fachada (f), frontis (m)

Front

Almanca Front kelimesinin Türkçe karşılığı.
i. ön taraf (f), cephe (f)

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Audi-Front
6 yıl önce

Audi-Front, Alman DKW şirketi tarafından 1932 yılında üretimine başlanan bir otomobil modelidir. 1933 yılında üretimine ara verilen model, küçük değişikliklerle...

Behind The Front
3 yıl önce

"Behind the Front", Amerikan hip hop müzik grubu The Black Eyed Peas'in 1998 yılında yayımladıkları ilk albümdür. İçerdiği şarkıların tümü, grubun önceki...

Behind The Front, 1998, 30 Haziran, All Music Guide, Black Eyed Peas, Hip-hop, Rap, Bridging The Gap, Elephunk, Monkey Business, Brian Lapin
Front 242
3 yıl önce

Front 242, Belçikalı endüstriyel müzik grubu. 1981'de kurulan grubun kurucu üyeleri arasında Patrick Codenys, Dirk Bergen, Daniel Bressanutti ve vokalist...

First Armenian Front
6 yıl önce

First Armenian Front (Birinci Ermeni Cephesi), Bir diğer ismiyle FAF, yaklaşık 2000 üyesi mevcut bir taraftar organizasyonudur. Kuruluşu Ermenistan'da...

Southern Front
6 yıl önce

Southern Front (Tam adı: Southern Front: Race for the Turkish Straits / Güney Cephesi: Türk Boğazlarına yarış), Frank Chadwick tarafından tasarlanarak...

Frontin'
6 yıl önce

"Frontin'" yapımcı Pharrell'ın 2003 yılında çıkan şarkısı. Yapımcısı The Neptunes olan şarkının sözleri Pharrell tarafından yazılmıştır ve şarkıda sanatçıya...

Hayvan Kurtuluş Cephesi
6 yıl önce

Hayvan Kurtuluş Cephesi (Animal Liberation Front, ALF), 1976'da radikal hayvan hakları eylemcisi Ronnie Lee'nin kurduğu aktivist gruptur. Hayvanları,...

Hayvan Kurtuluş Cephesi, 1976, Domuz, Tilki, Mink, Ronnie Lee
Lewis Milestone
3 yıl önce

The Front Page ile tekrar aday gösterilmiş ancak ödülü alamamıştır. Yönetmenin Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (All Quiet on The Western Front, 1930)...

Lewis Milestone, 1895, 1980, 25 Eylül, 30 Eylül, Akademi í–dülleri, Akademi ödülü, En İyi Yönetmen Akademi í–dülü, Frank Borzage, Frank Lloyd, IMDb