Evlat Edinme
Kısaca: Bazı memleketlerde evlât edinme ihtiyacının, yasallaştırılması evlenmemiş annenin çocuğuna bakma yeteneksizliği veya isteksizliği sonucunda ortaya çıkar. Ender olarak, bir çocuğun kimsesiz kalması veya evli bir kadından evlilik dışı bir ilişki dolayısıyla dünyaya gelip kadının eşinin bu çocuğu kabul etmemesi gibi değişik durumlarda da evlât edinme gereği ortaya çıkar. ...devamı ☟
Müstakbel ebeveyn, evlat edinme talebiyle mahkemeye başvurduğu zaman, yargıç ilgili bir bölgesel yönetim üyesini veya bir görevliyi "veli" tayin eder. Önce, annenin serbestçe rıza gösterdiğini, sonra da talep edilen evlat edinmenin çocuğun menfaatlerine uygun olduğunu saptar. Veli, çocuğun babası farz edilen kişiyi aramakla hiçbir surette sorumlu değildir. Evlat edinme talebini kabul edip etmeme kararı verilirken (mahkemenin böyle bir talebi kabul etmemesi de olağan değildir), velinin sunduğu rapora dayanılır. Bir çocuğun evlat edinilmeye uygun olup olmadığı hususunda hekimin görüşlerine başvurulabilir ve çocuğun annesinin (biliniyorsa ayrıca babasının) sağlık durumları göz önünde tutulur. Hekimden bebeğin sağlığıyla ilgili bir rapor da istenebilir. Son olarak da, hekimden evlat edinmek isteyen çiftle ilgili bir referans bilmesi istenebilir.
Çocuğun annesinin sağlık durumunu değerlendirirken, kabataslak bir bilgiden daha fazlasını edinebilmek pek olağan değildir. Bununla birlikte, bebeğe kalıtım yoluyla geçebilecek epilepsi, astım ve diabetes mellitus gibi hastalıkların, bebek için önemli bir tehlike yaratacak nitelikte olmamasını unutmamak gerekir. Entellektüel yönden geri olan bir annenin çocuğunda da aynı gerilik olabilir, ama birtakım akademik iddiaları olmayan bir aile bu çocuğu evlat edinmek istediği zaman, bu husus bir önyargı yaratmamalıdır.
Bir çocuğun zekasını değerlendirerek, büyüdüğü zaman zeki olup olmayacağını önceden kestirmek imkansızdır. Dolayısıyla, evlat edinilmeye uygun olup olmadığını saptamak amacıyla yapılan muayene, yalnızca fizik hastalıkların söz konusu olmadığından ve çocuğun normal bir gelişme gösterdiğinden emin olmak için yapılmalıdır.
Halihazırda, İngiltere'deki çocukların % 1 - 2'si evlat edinilmektedir. Özellikle çocuk altı yaşından önce kendisini evlat edinen ailenin yanına verilirse, bunlardan çoğu başarılı olmaktadır. Oysa, evlat edinilen çocuklardaki psikiyatrik bozukluklar incelendiğinde, bozukluk oranının, evlat edinilmemiş gruptaki çocuklara göre iki misli olduğu görülmüştür. Birçok çocuğun kişiliklerini ispat (personal identity) krizleri geçirdikleri adolesans dönemi, evlat edinilmiş bir çocuk için özel problemler getirmektedir. Eğer evlat edinen çift dengeli bir ev yaşantısı sağlayamamış veya çocuğun ebeveyni olmalarına yol açan durumlarla ilgili olarak çocukla aralarında rahat bir anlaşma kurmamışlarsa, bu özellikle güç bir dönemdir.
Bu konuda henüz görüş yok.