2 Bu uçuş, güvercindeki, Özgürlük sevinci mi ne!
3 Öpüşmek yasaktı, bilir misiniz, Düşünmek yasak, İşgücünü savunmak yasak!
4 Ürünü ayırmışlar ağacından, Tutturabildiğine, Satıyorlar pazarda; Emeğin dalları kırılmış, yerde.
5 Işık kör edicidir, diyorlar, Özgürlük patlayıcı. Lambamızı bozan da, Özgürlüğe kundak sokan da onlar.
Uzandık mı patlasın istiyorlar, Yaktık mı tutuşalım. Mayın tarlaları var, Karanlıkta duruyor ekmekle su.
6 Elleri var özgürlüğün, Gözleri, ayakları; Silmek için kanlı teri, Bakmak için yarınlara, Eşitliğe doğru giden.
7 Ben kafes, sen sarmaşık; Dolan dolanabildiğin kadar!
8 Özgürlük sevgisi bu, İnsan kapılmaya görsün bir kez; Bir urba ki eskimez, Bir düş ki gerçekten daha doğru.
9 Yiğit sürücüleri tarihsel akışın, İşçiler, evren kovanının arıları; Bir kara somunun çevresinde döndükçe Dünyamıza özgürlük getiren kardeşler. O somunla doğrulur uykusundan akıl, Ağarır o somunla bitmeyen gecemiz; O güneşle bağımsızlığa erer kişi.
10 Bu umut özgür olmanın kapısı; Mutlu günlere insanca aralık. Bu sevinç mutlu günlerin ışığı; Vurur üstümüze usulca ürkek.
Gel yurdumun insanı görün artık, Özgürlüğün kapısında dal gibi; Ardında gökyüzü kardeşçe mavi!
OKTAY RİFAT HOROZCU