Tiyatrodan sonra sinemaya adımını atan Norton, ilk olarak 1996 yapımı psikolojik drama filmi olan "Primal Fear"da Richard Gere'le birlikte rol aldı. Filmde canlandırdığı çift karakterli katil rolü ile en iyi erkek oyuncu dalında Altın küre Ödülü’nü kazandı. Ardından Woody Allen’ın yönetmenliğini yaptığı “Everyone Says I Love You” adlı komedi filminde Drew Barrymore’un nazik nişanlısını canlandırdı. 1997 yılında başarılı sanatçının annesi Robin Norton, beyin kanserinden hayatını kaybetti. Zirve basamaklarını hızlı adımlarla çıkan başarılı aktör, “The People vs. Larry Flynt” filminde azimli bir ceza avukatını canlandırdı ve filmdeki performansıyla tüm dikkatleri üzerine çekti.
1998 yılında tekrar sinema severlerin karşına çıkan ünlü aktör, “Rounders” adlı kumar gerçeğini gözler önüne seren drama filminde, Matt Damon’un “Solucan” lakaplı arkadaşını canlandırdı. Yine aynı yıl Amerika’daki ırkçılığı konu alan “American History X” filmi ile izleyicilerin karşısına geçti. Bu filmdeki performansıyla da Oscar adaylığını elde etti.
1999 yılında ise Brad Pitt ve Helena Bonham Carter ile birlikte “ Fight Club ”da rol alan Norton, modern şehir hayatında yabancılaşmış, bireyin kendi iç hesaplaşmasını karakterize eden bir rol üstlendi. "Saving Private Ryan"daki (Er Ryan’ı Kurtarma) Matt Damon'un oynadığı Er Ryan rolü ilk önce Norton'a teklif edildi fakat Norton bu filmde oynamayı reddetti.
2000 yılına gelince oyunculuktan sonra yönetmenliğe de adım atan başarılı sanatçı, “Keeping the Faith” filminin yönetmenliğini üstlendi ve filmde aynı zamanda en yakın arkadaşıyla aynı kadına aşık olan papazı canlandırdı. 2001 yılında ise Robert de Niro, Marlon Brando ve Angela Bassett gibi ünlü isimlerle beraber rol aldığı “The Score” filminde, saldırgan ve yetenekli olan genç bir hırsızı canlandırdı.
misafir - 9 yıl önce