Ebu Süfyan Bin Harb
Kısaca: Ebu Süfyan Bin Harb Eshab-ı kiramın büyüklerinden ve Resulullah efendimizin kayınpederi. İsmi, Sahr bin Harb’dır. Annesinin adı Safiyye’dir. Künyesi Ebu Süfyan ve Ebu Hanzala’dır. Hazret-i Muaviye’nin ve Peygamber efendimizin mübarek zevceleri olan Ümm-i Habibe’nin (radıyallahü anha) babasıdır. Dedesi, Ümeyye bin Abd-i Şems bin Abd-i Menaf’tır. 565 (H.Ö. 58) senesinde Mekke’de doğdu. 651 (H. 31) senesinde Medine’de vefat etti. Müslüman olmadan önce, Resulullah efendimizin büyük düşmanı ...devamı ☟
Müslüman olmadan önce, Resulullah efendimizin büyük düşmanıydı. Uhud ve Hendek muharebelerinde Müslümanlara karşı müşriklerin başkumandanlığını yaptı. Hudeybiye Sulhnamesi’ni yenilemek üzere Medine’ye gitti.
Ebu Süfyan, Resulullah efendimizin huzuruna varıp sulhu yenilemesini arz edince, sevgili Peygamberimiz reddettiler. Ebu Süfyan üzüntü ve pişmanlık içinde geri döndü. Mekkeli müşrikler bu işi başaramadığı için onu çok kınadılar.
Peygamber efendimiz, 629 senesinde Mekke’yi fethetmek üzere 12.000 kişilik ordusu ile Medine’den hareket etti. On günde Mekke’nin Merruzzahran bölgesine geldiler. Ebu Süfyan, yanına birini alarak keşf için yola çıktı. Yolda yanlarına bir arkadaş daha katıldı.
Peygamber efendimiz, Ebu Süfyan’ın İslam ordusu tarafına gelmekte olduğunu haber verdi. Hazret-i Abbas yanlarına giderek onları tanıdı ve İslam ordugahına götürdü. Ebu Süfyan ve yanındakiler, korku ile mücahitlerin arasından geçerek sevgili Peygamberimizin huzur-i şeriflerine geldiler. Kainatın Sultanı, onları güzel karşıladı. Mekkeliler hakkında bilgi aldı. Geç vakitlere kadar konuştuktan sonra, onları İslama davet eyledi. Ebu Süfyan’ın arkadaşları Hakim bin Hizam ile Büdeyl, derhal kelime-i şehadet getirerek Müslüman oldular. Fakat Ebu Süfyan’ın tereddüdü devam ediyordu. Sabah olunca, merhamet deryası sevgili Peygamberimiz: “Ey Ebu Süfyan! Yazıklar olsun sana! Allahü tealadan başka ilah bulunmadığını öğrenme zamanı hala gelmedi mi?” buyurdu. O da; “Anam-babam sana feda olsun! Yumuşak huylulukta ve şereflilikte ve akraba hakkını gözetmekte üstüne yoktur. Sana ettiğimiz bu kadar cefadan sonra, sen, hala bizi hidayet yoluna davet ediyorsun. Ne kadar merhametlisin. Allah’tan başka ilah olmadığına inandım. Sen de Allah’ın Resulüsün.” diyerek Eshab-ı kiramdan olmakla şereflendi.
Ebu Süfyan radıyallahü anh, Mekke’ye gelip, kendisini merakla bekleyen müşriklere Müslüman olduğunu açıkladıktan sonra; “Ey Kureyş cemaati! Muhammed aleyhisselam, karşısında dayanamayacağınız kadar büyük bir ordu ile yanıbaşınıza gelmiş bulunuyor. Boş yere kendi kendinizi aldatmayınız. Müslüman olunuz ki, kurtulasınız! Ben sizin görmediklerinizi gördüm! Sayısız bahadırlar, atlar ve silahlar gördüm. Onlara kimse karşı koyamaz. Kim, Ebu Süfyan’ın evine girerse, ona eman verilmiş öldürülmekten kurtulmuştur. Kim Beytullah’a sığınırsa ona eman verilmiştir. Kim evine girip kapısını kapatırsa, ona da eman verilmiştir!” dedi. Bunun üzerine müşriklerin azılılarından bazıları, Ebu Süfyan hazretlerine karşı çıkarak hakaret ettiler. Hatta, İslam ordusuna karşı çıkmak için, acele hazırlığa başladılar. Fakat bunların sayıları çok azdı. Diğerleri, bunlara iltifat etmeyip evlerine koştular. Bir kısmı da Mescid-i Haram’a sığındı.
O gün fazla kan dökülmeden Mekke fethedildi. Bunda Ebu Süfyan’ın pek büyük hizmeti oldu. Hanımı Hind de radıyallahü anha Müslüman oldu.
Mekke’nin fethinden hemen sonra yapılan Huneyn Gazasına katılan hazret-i Ebu Süfyan, kahramanca çarpıştı. Taif Muharebesinde bir gözünü kaybetti.
Resul-i ekrem efendimiz, daha sonra onu Necran’a vali gönderdi. Hazret-i Ömer zamanına kadar orada valilik yapan Ebu Süfyan, halifeden izin alarak Suriye’deki gazalara katıldı. Yaptığı ateşli konuşmalarla askerleri harbe teşvik ederdi. 636’da Yermük Muharebesine katıldı, diğer gözünü de orada kaybetti.
651 (H.31) senesinde Medine-i münevverede vefat etti. Cennet-ül-Baki Kabristanına defnedildi.
Ebu Süfyan radıyallahü anh, pek fazla hadis-i şerif rivayet etmemiştir. Bir gün Peygamber efendimize ihlastan sordu. Peygamber efendimiz; “Rabbim Allah’tır, dedikten sonra, emrolunduğun gibi dosdoğru olmandır.” buyurdu.
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
Ebu süfyan
3 yıl önceEbu Süfyan bin Harb (565 - 652; Arapça: أبو سفيان بن حرب), Mekke'nin fethi sırasında Müslüman olmuş olan sahabi. Tam adı "Ebu Süfyan Sahr bin Harb bin...
Mekke'nin Fethi
3 yıl önce3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü...
Emevî halifeler listesi
3 yıl önceyapmıştır. Bunlardan ilk üçü olan Muaviye, I. Yezid ve II. Muaviye Ebu Süfyan bin Harb'ın soyundan geldiği için Süfyaniler kolu adını taşırlar. II. Muaviye'nin...
Vâkidî
7 yıl önceEbu Abdullah Muhammed bin Ömer bin Vâkid el-Eslemî (Arapça:' أبو عبد الله محمد بن عمر بن واقد ) (yak. Hicrî 130 - 207; MS 748 - 822; Medine); erken dönem...
şafii
3 yıl öncebahsetmiştir. Gençliğinin ilk yıllarında kendini öğrenime, Mekke'deki Süfyan bin Uyeyne, Müslim bin Halid ez-Zenci gibi İslam hukuku bilgini) ve muhaddislerden...
Mehdi
3 yıl önceyaygın kabul ve etki gücüne sahiptir. "Mehdilik konusu", kaynaklarda deccal, süfyan, melhame, ahir zaman ve kıyamet gibi eskatolojik korku mitleri ile birlikte...
İslam
3 yıl öncemezhebin kurucusu olarak Ebu Hanife ismi zikredilse de, mezhebin gelişiminde Ebu Hanife'nin iki öğrencisi Ebu Yusuf ve Muhammed bin Hasan eş-Şeybanî'nin rolleri...
Kureyş
3 yıl önceHaşimoğulları sülalesine mensuptur. Kurucusu Muhammed'in büyük dedelerinden Kusay bin Kilab'dır. Râşidîn Halifeliği (632 - 661) Emevî Halifeliği (661 - 750) Endülüs...
Kureyş, Kureyş