Denizde İsyan (Film, 1954)

Kısaca: ''Denizde İsyan'', 1954 ABD yapımı dramatik savaş filmdir. İngilizce özgün adı olan ''The Caine Mutiny'', ''"Caine'de İsyan"'' anlamına gelmektedir ve 2. Dünya Savaşı sırasında Amerikan Donanması'nın Pasifik Harekâtı'nda görevli hayâli mayın tarama gemisi ''Caine'' kastedilmektedir. ...devamı ☟

Denizde İsyan, 1954 ABD yapımı dramatik savaş filmdir. İngilizce özgün adı olan The Caine Mutiny, "Caine'de İsyan" anlamına gelmektedir ve 2. Dünya Savaşı sırasında Amerikan Donanması'nın Pasifik Harekatı'nda görevli hayali mayın tarama gemisi Caine kastedilmektedir. Edward Dmytryk'in yönettiği, Stanley Kramer'ın yapımcılığını üstlendiği bu uzun soluklu film, Amerikalı savaş romanları yazarı Herman Wouk'un kendi savaş anılarına dayanarak yazdığı 1952 tarihli Pulitzer ödüllü The Caine Mutiny adlı romanından uyarlandı. Wouk'un bu çok satan romanı, 1974'te Türkiye'de de Altın Yayınlar tarafından "İsyan" adıyla yayımlanmıştı. Humphrey Bogart, José Ferrer, Van Johnson, Fred MacMurray ve Robert Francis'in başrolleri paylaştığı filmin renkli Technicolor görüntülerini Franz Planer çekmiş, müziğini ise Max Steiner yapmıştı. Henüz sinemada ünlenmemiş olan Lee Marvin'in de filmde küçük bir rolü vardır. Henüz savaş devam ederken köhne mayın tarama gemisi Cain'e tayin olan kıdemli binbaşı Queeg (Humphrey Bogart), bazı dengesiz hareketlerde bulunmaya başlayınca, bu durumun gemiyi ve görevini riske sokacağını düşünen İkinci Kaptan (Van Johnson) tarafından komuta görevinden alınır. Bu da doğal olarak gemi mürettebatının isyan suçuyla divanı harbe verilmesiyle sonuçlanacaktır. Yedi dalda Oscar'a ve iki dalda BAFTA ödülüne aday gösterilen filmin, 1988 yılında televizyon için yeni bir çevrimi yapıldı. Robert Altman'ın yönettiği bu TV filmi "The Caine Mutiny Court-Martial" (Türkiye'de televizyonlarda "Gemide İsyan" adıyla gösterildi) adını taşıyordu ve sadece mahkeme sahnelerinde odaklanmıştı. Eser, daha önce Broadway'de de sahneye konmuştu (oyunda Henry Fonda da vardı) ve bu TV filmi romanından çok bu oyuna dayanıyordu. "The Caine Mutiny", çevrildikten iki yıl sonra, 17 Aralık 1956'da Türkiye'de de gösterime girdi. Konusu Film Princeton mezunu, Asteğmen Willie Keith'in (Robert Francis) gözünden anlatılır. 1944 yılında, 2. Dünya Savaşı sırasında Pasifik Cephesi'nde görevli Amerika Birleşik Devletleri Deniz Kuvvetleri'ne bağlı hayali mayın tarama gemisi ve destroyer "U.S.S. Caine"'e tayin olan bu hevesli genç subay, gemiyi baştan savma yönettiğini düşündüğü komutanı Yarbay DeVriess'den (Tom Tully) pek hoşlanmaz. Üst tabakaya mensup bir genç olan Keith, "Gemi Mühendisliği" bölümü mezunudur ve bazı idealleri uğruna yedek subay olarak donanmaya katılmıştır, ancak bu küçük ve köhne gemiyi gördüğünde büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Yine de, donanmadaki hatırlı dostlarının komutanına gönderdiği ve daha iyi bir gemiye tayin edilebileceğini bildiren bir 'torpil' telgrafı yemek salonunda bütün subayların huzurunda kendisine okununca teklifi reddederek gemide kalmayı seçer. Günün birinde Yarbay DeVriess emekliye ayrılınca bu küçük ve köhne gemiye yeni bir kaptan tayin edilir: Binbaşı Philip Francis Queeg (Humphrey Bogart). Bu sert görünüşlü emektar yeni komutan, disiplinden hoşlanan asteğmen Keith'in takdirini kazanır. Keith başlangıçta, işini iyi biliyor gibi gözüken, dobra ve ciddi bulduğu bu subayın geminin komutasını almasından hoşnut kalmıştır. Ancak kısa süre sonra bu fikrini değiştirecektir. Denize açıldıklarında kaptanın bazı tuhaf ve tutarsız davranışları olduğunu ilk farkeden geminin muhabere subayı Teğmen Tom Keefer (Fred MacMurray) olur. Sivil hayattayken bir roman yazarı olan (Herman Wouk'un alter egosu) bu ağzı iyi laf yapan subay kuşkularını İkinci Kaptan Teğmen Steve Maryk'e (Van Johnson) aktarır. Kaptanın sudan sebeplerle aniden öfke krizlerine girmesi, nörotik eğilimlerinin olması hemen ardından korkaklık belirtileri göstermesi Keefer'a kaptanın akli dengesinin bozuk olabileceğini düşündürür ama onun bir psikiyatrik hastalığının olabileceğine İkinci Kaptanı ikna edemez. Queeg, gemisi Caine'in de katıldığı bir amfibik harekat sırasında, düşman ateşi altındayken korumakla yükümlü olduğu çıkarma teknelerini yüzüstü bırakarak kaçar. Gittikçe daha da sertleşen ve paranoyak davranışlar sergileyen Queeg mürettebata olur olmaz disiplin cezları yağdırmaya başlar. Artık homurdanmaya başlayan denizcilerin morali iyice bozulmuştur. Bir süre sonra ortadan kaybolan bir tabak çilek yüzünden geminin altını üstüne getirtip mürettebata kan kusturmaya kalkışınca artık Teğmen Maryk de Kaptan Queeg'in hasta olabileceğini düşünmeye başlar. Aniden patlayan bir kasırga sırasında Queeg'in korkup paniklemesi ve duruma hakim olamaması üzerine geminin selameti için İkinci Kaptan Maryk, o sırada güverte subayı olan Keith'in de desteğiyle donanma talimatnamesinin 184. maddesine dayanarak komutayı Kaptan Queeg'in elinden alır. Limana döndüklerinde Binbaşı Queeg, astı olan her iki subayı da gemide isyan çıkardıkları için divanı harbe verir. Savaş sırasında gemide isyan çıkarmanın cezası idamdır. Hiçbir avukat davayı almak istemez, ancak sivil hayattayken bir avukat olan Teğmen Barney Greenwald (José Ferrer), istemeyerek de olsa Teğmen Maryk ve Asteğmen Keith'in savunmasını üstlenir. Üç donanma psikiyatristi Kaptan Queeg'in hasta olmadığı yönünde kanaat belirtir. Mahkeme isyancıların aleyhine sürerken, iyi bir avukat olan Greenwald kürsüye tanık olarak çağırdığı Queeg'i sorularıyla köşeye sıkıştırır. Kürsüde birden zıvanadan çıkan ve hastalığının tüm emarelerini göstermeye başlayan Queeg'in hasta olduğuna artık mahkeme heyeti de ikna olur. Sanıklar beraat ederler. Maryk, Keith ve Keefer bir otel odasında bu zaferlerini kutlarken onlara sonradan katılan avukat Greenwald suçluluk duygusuyla ve aldığı aşırı miktardaki alkolün de etkisiyle her üçünü de fırçalamaya başlar. Komutanları Queeg'in donanmada yıllarca çektiği zorlukları ve savaş sürerken savuşturmak zorunda kaldığı binbir türlü tehlikeyi takdir etmedikleri, baskı altında kaldığı güç zamanlarında ona destek olmadıkları ve anlayışsız davrandıkları için birkaç saat önce beraat ettirdiği bu subayları iyice haşlar ve bütün bunların yargılananlar arasında olmayan Keefer'ın başının altından çıktığını, asıl yargılanması gereken gerçek suçlunun o olduğunu haykırır. Ona göre aslında donanmadan sürekli nefret etmiş olan Keefer el altından diğerlerini kışkırtırken, kendisini de ustalıkla olaylardan sıyırmayı başarmıştır. Elindeki içki kadehini öfkeyle Keefer'ın suratına fırlatan avukat Greenwald onu dışarıda dövüşmeye çağırır, ama suçluluk duygusu içindeki Keefer buna karşılık vermez. Herkes odayı terkederken Keefer odada yapayalnız kalır. Yapım ve çekimler Denizde İsyan (The Caine Mutiny), aynı zamanda verimli bir yönetmen olarak da tanınan Stanley Kramer'ın Columbia Pictures film şirketi adına yapımcılığını üstlendiği son film olacaktır. Şirketin başkanı Harry Cohn, hem filmin uyarlandığı Pulitzer ödüllü romanın çok büyük satış rakamlarına ulaşmış olmasına. 2 milyon dolara malolan film gişede 35 milyon dolar getirdi. Herman Wouk aynı zamanda filmin şarkılarından biri olan "Yellow Stain Blues"un sözlerini yazmıştı. Hem filmin adında "isyan" sözcüğü geçtiği için, hem de yönetmeni Edward Dmytryk'in Senatör McCarthy'nin gazabına uğrayarak Hollywood kara listesi'nde yer almış olmasından dolayı (üstelik "Hollywood Onu" olarak adlandırılan ilk 10 kişiden biriydi) önceleri yapımcılarla işbirliğine girmekten kaçınan donanma, sonradan, çekilecek görüntülerin Soğuk Savaş sırasında iyi bir propaganda malzemesi olabileceğini düşünerek Columbia şirketine kapılarını ardına kadar açtı. Hem Pearl Harbor hem de San Francisco askeri limanlarını kullanmalarına izin verdi. Ancak bir şartları vardı: Filmin açılışında kocaman harflerle yazılı "Amerika Birleşik Devletleri Deniz Kuvvetleri'nde asla böyle bir isyan gerçekleşmemiştir" ibaresi yer alacaktı. Filmde Asteğmen Willie Keith'in sevgilisi May Wynn'i oynayan manken şarkıcı May Wynn'in asıl adı Donna Lee Hickey'di. Sinemaya yeni girmiş olan şarkıcı bu ilk önemli filmindeki rol ismini benimsedi ve adını May Wynn olarak değiştirdi. Willie Keith'i oynayan Robert Francis ise bir yıl sonra bir uçak kazasında öldü. Sadece dört film çekmiş olan genç oyuncu 25 yaşındaydı. Müziği "Denizde İsyan"ın müziğini Max Steiner yapmıştır. Steiner, Humphrey Bogart'lı bir seri filmin müziklerini bestelemişti (Bu filmlerin çoğu Warner Bros yapımıdır). Denizde İsyan bu serinin sonuncu filmidir. Filmde işitilen müzik parçaları şunlardır: * "I Can't Believe That You're in Love With Me", Beste: Jimmy McHugh ve Clarence Gaskill * "Yellow Stain Blues", Beste: Fred Karger, sözler: Herman Wouk * "U.S. Marine Corps Hymn", Beste: Jacques Offenbach'ın "Geneviève de Brabant" operetinden (1868 versiyonundan) * "For He's a Jolly Good Fellow" (geleneksel), Caine'in subayları tarafından hep bir ağızdan akapella söylenir. Bu müzik parçalarından "Yellow Stain Blues"un sözleri, filmin uyarlandığı romanın yazarı Herman Wouk tarafından yazılmıştı. Şarkıda geçen "yellow stain" İngilizce'de "sarı boya" anlamına gelmektedir. Filmde dengesiz davranışlar gösteren gemi komutanı Queeg'e diş bileyen bir grup denizci tarafından güvertede ukulele eşliğinde söylenen ve komutanla dalga geçen, onu aşağılayan bu şarkının sözleri oldukça imalıdır. Bir süre önce katıldıkları bir amfibik harekat sırasında korumakla yükümlü olduğu çıkarma teknelerinin tam önünde onlara siper olması gerekirken, Queeg sahile çok yaklaşıldığını bahane ederek tornistan eder ve onları yüzüstü bırakıp kaçar. Teknelere yol göstermek için de denize "sarı işaret boyası" bıraktırır. İnsan dışkısının rengine de gönderme yapan sarı renk aynı zamanda İngilizce'de korkaklıkla ilgili bazı deyimlerde de yer almaktadır. O sırada güvertede dolaşmakta olan İkinci Kaptan Maryk bu saygısız şarkıyı duyunca müdahele eder ve bahriyelileri susturur. Oyuncular Kaynaklar Dış bağlantılar * * Allmovie.com'da "The Caine Mutiny" * [1] [2] Filmin çeşitli afişleri

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.