Dam
1. anlamı Yapıları dış etkilerden korumak amacıyla üzerlerine yapılan çoğu kiremit kaplı bölüm:"Pencerenin önüne geçmiş, dalgın ve hiddetli nazarlarıyla karşıki damları seyrediyordu."- E. E. Talu. Toprak damlı ev, küçük ev, köy evi:"Hekim kendisine üç ay, tam üç ay damdan dışarı çıkmaya izin vermemişti."- N. Nâzım. Ahır:"At damında çocuğa çok iyi bir yer yapmıştı."- H. E. Adıvar. Tutuk evi. Dansta kavalyenin eşi:"Erkeklerin kimi damlarının elinden, kimi kolundan, kimi de hafifçe omzundan tutmuş, geliyorlardı."- Ç. Altan. İskambil kâğıtlarında kız.2. anlamı (i)., (f). (-med, -ming) baraj, set, su bendi; (f). baraj yapmak; kapamak. dam in, dam up kapatmak, geri tutmak.,anne/baraj,dam baraj yap.
3. anlamı baraj. set. su bendi. baraj yapmak. su bendi yapmak. set çekmek. kapamak.