Cross
1. anlamı (f). çaprazlamak; karşıdan karşıya geçmek; geçirmek; (bot)., (zool). türleri ayrı olan hayvan veya çiçekleri çiftleştirip melez çeşitler elde etmek; karşı gelmek; türleri karışmak; haç işareti yapmak; üstüne çizgi çizmek. crossed in love aşkta bedba.2. anlamı çapraz. kesişen. karşıt. aksi. kızgın. hilekâr. düzenbaz. çaprazlama. dargın. haç. artı işareti. dert. melez. hile. dörtyol ağzı. çaprazlaştırmak. üst üste atmak. darılmak. geçmek. çapraz çizgiler çizmek. melezlemek. engellemek. bozmak. haç i. çarpı/artı.
misafir - 9 yıl önce