Eserinde Katib Çelebi, İbn Haldun`un tarih felsefesi ve sosyolojik kuramlarını takip etmiştir ve İbn Haldun`un Üç durum yasası savını eserine temel olarak kullanmıştır. Üç durum yasasına göre toplumlar da insan gibi üç devreden geçer: gençlik ve gelişme, duraklama ve çöküş yani gerileme ve yaşlanma. Katib Çelebi toplumlar için bu süreci benimser, her toplum için duraklama ve çöküşün nihai olduğunu kabullenir bununla birlikte bu sürecin geciktirilebileceğini belirtir. Eserinde bu sürecin geciktirilmesi, ve Osmanlı toplumunun iddia ettiği sorunlu halini düzeltebilmesi için çeşitli yapısal değişiklikler önerir. Toplumu birçok çağdaşı gibi dörde ayıran (çiftçiler, tüccarlar, askerler ve alimler) Katib Çelebi`ye göre temel sorunlardan biri asker sayısı artarken çiftçi sayısının azalmasıdır; bu sebeple önerdiği çözümlerden biri de asker sayısının azaltılması, çiftçi sayısınınsa arttırılmasıdır.
Eserde ortaya atılan fiki yapının sentetik bir kuram oluşturması ve kuramı var olan toplumsal durumun analizinde ve olası çözüm yollarının bulunmasında kullanmaya çalışması, eseri ve Katib Çelebi`yi öne çıkaran iki unsurdurRemzi Demir, "Philosophia Ottomanica, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde Türk Felsefesi: Eski İle Yeni Felsefe Arasında", cilt 2, s27.
Notlar ve Kaynakça
- Ayrıca genel olarak: Remzi Demir, "Philosophia Ottomanica, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde Türk Felsefesi: Eski İle Yeni Felsefe Arasında", cilt 2, s.24-28.