Bismarck (Gemi)

Kısaca: Bismarck, İkinci Dünya Savaşı'nda savaşmış ünlü bir gemidir. Denize indirildiği zaman denizlerin en güçlü savaş gemisi olan bu gemi sadece beş atışta İngilizlerin bayrak gemisi ve en büyük gururları Hood'u batırınca bir anda ününe ün kattı. İngilizlerin batırmak için peşine bütün donanması ile düştüğü Bismarck'ı anlamak için öncelikle teknik özelliklerini bilmek gerekir. ...devamı ☟

Bismarck (gemi)
Bismarck (gemi)

Bismarck, İkinci Dünya Savaşı'nda savaşmış ünlü bir gemidir.

Denize indirildiği zaman denizlerin en güçlü savaş gemisi olan bu gemi sadece beş atışta İngilizlerin bayrak gemisi ve en büyük gururları Hood'u batırınca bir anda ününe ün kattı. İngilizlerin batırmak için peşine bütün donanması ile düştüğü Bismarck'ı anlamak için öncelikle teknik özelliklerini bilmek gerekir.

Teknik Özellikleri

  • Tonaj: 39.517 ton (boş) - 49.406 ton (sefere hazır tam dolu hali)
  • Uzunluk: 251 metre
  • Yükseklik: 36 metre
  • Hız: 30.12 knot
  • Menzil: 19 knot'da 8.525 mil - 28 knot'da 4.500 mil
  • Uçak: 4 x Arado Ar 196
  • Mürettebat: 2200


Zırh

  • Yan zırh üst kesimleri: 145 mm
  • Yan zırhlar: 320 mm
  • Ana taretler: 130-360 mm
  • Yardımcı taretler: 40-100 mm
  • Üst güverte: 50-80 mm
  • Kumanda Kulesi: 220-350 mm


Silahlar

Ana batarya: 8 x 38cm/L47 Y Yardımcı bataryalar: 12 x 15cm/L55 U Uçaksavarlar: 14 x 10.5cm/L65 16 x 3.7cm/L83 20 x 2cm

Ren Egzersizi (Rheinübung) Harekatı

22 Ocak - 22 Mart 1941 tarihleri arasında hücum kruvazörleri Scharnhorst ve Gneisenau'nun 22 gemi batırarak Kuzey Atlantikte İngilizleri diz üstü çöktürdükleri Berlin operasyonu sonrası Alman Donanması Bismarck'ı da Atlantik seferine gönderip yenilmez bir Armada oluşturarak İngiltere ile Amerika arasındaki deniz trafiğini kesmeyi planlıyordu. Bunun için Ren Egzersizi Operasyonu planlandı. Ancak orjinal planlarda Bismarck'a Scharnhorst ve Gneisenau'nun eşlik etmesi yer alırken bu iki geminin Berlin operasyonu sırasında aldıkları yaralar nedeniyle bir süre Fransa'da tersanelerde bakıma alınmaları gerekmişti. Onun yerine Prinz Eugen ağır kruvazörünün eşlik etmesine karar verildi.

18 Mayıs sabahı Bismarck ve Prinz Eugen Gotenhafen limanından ayrılarak Z-16 ve Z-23 destroyerleri ile mayın tarama gemileri eşliğinde Baltık denizine açıldılar. Bu şekilde Ren Egzersizi Harekatı başlamış oldu. İlerleyen saatlerde oluşturulan gruba Z-10'da katıldı. İngilizlerin hava keşifleri ile Alman donanmasının hareketlendiğini anlamalarından sonra 20 Mayıs günü öğlen saatlerinde İsvaç donanmasına bağlı Gotland kruvazörünün keşif uçakları tarafından yeri belirlendi.

Amiral Lütjens komutasındaki Bismarck ve görev grubu kendi mayın tarlalarını geçtikten sonra mayın tarama gemilerini geri yolladılar. 21 Mayıs sabahı Bismarck ve grubu Bergen kıyılarındaki fiyordlara demirlediler. Bu şekilde Ren Egzersizi Harekatının ilk aşaması sorunsuz bir şekilde tamamlanmış oldu. Ancak artık İngilizlerde almanların hareketlendiğini biliyorlardı.

Fiyortlarda demirlemiş olan Bismarck ve Prinz Eugen yeniden boyanırken yeni erzaklarını da gemilere yüklediler. Prinz Eugen`ın yakıt tankları da bu arada dolduruldu. Burada nedeni hala anlaşılamamış olan büyük bir hata yapıldı ve Bismarck`ın azalan yakıt depoları doldurulmadı. Gotanhafen`den Norveç fiyortlarına seyrederken Bismarck kayda değer oranda yakıt harcamıştı ve akıllıca olacak tercih Prinz Eugen`ın tankları doldurulurken Bismarck`ın tanklarının da doldurulması olacaktı.

Alman keşif uçakları ve istihbarat ağının İngiliz Anayurt Filosu`nun hala Scapa Flow`da demirli olduğunu öğrenen Amiral Lutjens en uzun yol olan İzlanda ile Grönland arasındaki Danimarka boğazını kullanarak Atlantiğe açılmaya karar verdi. İzlanda`nın altındaki yollar daha kısa olsalarda hem Anayurt Filosu`na daha yakın hem de İngiltere`den kalkacak uçakların menzilinde yer alacaklardı.

21 Mayıs akşamı saat 19:30`da Bismarck ve görev gücü Fiyortlardan ayrılarak Kuzey Buz denizinde Grönland`a doğru yol almaya başladılar. Aynı gece İngilizler Bismarck`ın demirli olduğu Fiyordu İngilizler görüş mesafesi çok düşük olduğu halde bombaladılar ancak Bismarck çoktan oradan ayrılmıştı. Ertesi gün yapılan hava keşfi sırasında Bismarck`ın fiyorddan ayrılmış olduğu anlaşıldı.

22 Mayıs sabahı Amiral Lutjens plana uygun olarak destroyerlerine geri dönmeleri emrini verdi. Destroyerlerinden ayrılan Bismarck ve Prinz Eugen 24 knot hızla Kuzeye doğru ilerlemeye devam ettiler.

İngilizler Bismarck`ı en son gördükleri fiyortta bulamadıklarından olası bütün fiyortlara keşif uçakları gönderdiler. Hiç birinde de Bismarck`ın izine rastlanılamayınca Bismarck`ın Atlantik`e doğru seyrine başladığını anladılar. Amiral Tovey Bismarck`ın geçeceğini tahmin ettiği İzlanda ile Grönland`ın arasına Suffolk ile Norfolk ağır kruvazörlerini yönlendirdi. İzlanda ile Faeroe adası arasına ise hafif kruvazörler Arethusa, Birmingham ve Manchester yerleştirildi. İngilizlerin gururu iki zırhlı Hood ve Prince of Wales ise İzlanda`nın güney batı kıyılarında her iki yöne de müdahale edebilecek şekilde yerleştirildi. Daha güneyde ise ikinci bir görev gücünü değişik yerlerden toparlayarak bütün bu birliklere Bismarck`ın yerini tespit eder etmez müdahale edebilecek şekilde konumlandırdı. Bu görev gücünde uçak gemisi Victorious ile zırhlılar King George V, Repulse, Rodney, hafif kruvazörler Aurora, Galatea, Hermione, Kenya, Neptune ve 6 destroyer yer alıyordu. Diğer birliklerce görülüp izlenecek Bismarck`ın Hood tarafından batırılamaması durumunda bu görev gücünün yakalayarak batıracağı varsayılıyordu.

23 Mayıs sabahı Bismarck ve Prinz Eugen Danimarka boğazına girdiler. Yılın bu mevsiminde genişliği 50 ila 60 km arasında değişen buzullarla kaplı bu boğaz bütün çıkış harekatının en tehlikeli bölümüdür. Bir çok yeri mayınlanmış, ingiliz gemilerince kontrol edilen ve buzulların bulunduğu bir bölgedir.

Akşam saat 19:22`de İngilizler Bismarck ile ilk teması sağlamayı başardılar. İngiliz kruvazörü Suffolk radarlarında tespit ettiği Bismarck ile çok kısa bir süre 11 kilometre meafeden görsel temasa geçtiyse de hemen İzlanda`ya doğru rotasını değiştirerek sis perdesi ardında kayboldu. Ancak aradaki mesafeyi koruyarak sürekli olarak radar vasıtası ile Bismarck`ı takibe aldı. Saat 20:30`da ise bölgedeki diğer kruvazör Norfolk`da radar teması ile grubu izlemeye başladı. Bu sırada Bismarck 5 salvo yaptıysa da bir isabet kaydedemedi. Norfolk ve Suffolk bütün gece boyunca Bismarck`ı aradaki mesafeyi sürekli olarak koruyarak izlemeyi Bismarck`ın bütün manevralarına ve yakınlaşma çalışmalarına rağmen başardı.

Bismarck`ın Norfolk`a ateş ettiği sırada oluşan patlamada ön radarı bozuldu, bu sebepten dolayı Lütjens Prinz Eugen`a öne geçmesini emretti.

Sabah saat 05:14`de Prinz Eugen Hood ve Prince of Wales ile Hidrofon temasını kurdu. 05:37`de ise ilk görsel temas 34.100 metrede kuruldu ancak yaklaşan gemi bir hafif kruvazör olarak bildirildi. Danimarka boğazından çıkmak için alman gemileri güneybatı yönünde ilerlerken onları yakalamak için Hood ve Prince of Wales batı-güneybatı yönünde ilerlemey devam ettiler.

Saat 05:41`de Norfolk almanlar ile görsel teması 27.780 metrede kurdu. O da doğu yönünden almanlara yaklaşmaktaydı. Atlantiğe güvenle çıkabilmek için İngiliz su üstü savaş gemileri ile zorda kalmadıkça savaşmama emirleri almış olan Lütjens yaklaşan 2 ağır kruvazör ve 2 zıırhlıdan oluşan düşman grubunu hala ciddi bir tehdit olarak görmüyorsa da artık onlardan çarpışma olmadan kurtulmasının da çok zor olacağını farketmeye başlamıştı. Saat 05:49`da aradaki mesafe 24.000 metreye kadar düşmüştü. Yaklaşan gemileri hala tam olarak tanımlayamayan almanlar 4 ağır kruvazörün yaklaştığını farzediyorlar ancak düzenli olarak yaklaşmalarından dolayı savaşmayı göze almış zırhlı olabilecekleri ihtimalini de giderek daha fazla göz önünde bulunduruyorlardı. Benzer tanımlama problemi İngilizlerde de yaşanmaktaydı. Silüetleri o mesafeden birbirine çok benzeyen Bismarck ve Prinz Eugen birbirinden ayırdedilemiyordu.

İngilizler önden giden Prinz Eugen`ın Bismarck olduğunu düşünerek ateşi onun üzerinde yoğunlaştırma kararı almışlardı. Saat 05:52`de Prinz Eugen ile Hood ve Prince of Wales arasındaki mesafe 22.800 metreye düşünce Hood ilk ateşi Bismarck zannettiği Prinz Eugen üzerine açtı. Ancak Prince of Wales`in kaptanı Bismarck`ın arkadaki gemi olduğunu fark ettiğinden Oramiral Holland`ın emirlerini dinlemeyerek ateşini arkadaki Bismarck üzerine yoğunlaştırdı.

Ateş açıldığı sırada hala peşinde zırhlılar olduğunu farkedememiş olan Almanlar hem toplardan çıkan alevlerin şeklinden hemde etraflarına düşen topların oluşturduğu devasa su sütunlarından peşlerinde zırhlılar olduğunu farkettilerse de kesin olarak hala tanımlıyamıyorlardı. saat 05:53`te ilk salvolarını bitiren Prince of Wales su sütunlarının oluşmasını bekleyerek ateşlerinin mesafesinide yapmaları gereken değişikliği hesaplama çalıştılar. Hem ilk salvoları hem de düzeltilmiş ikinci savloları hep Bismarck`ı aşıp çok daha uzağa düştüler.

Hood ise hala yanlış gemiye ateş ettiğini farkedememişti. Bu sırada Norfolk`da 25.000 metre mesafeye kadar yanaşıp savaşa girmeye hazırlanıyordu. Suffolk ise hala 29.000 metrede ateş hattından çok uzaktaydı. Prince of Wales`in 3. salvosu da Bismarck`ın üstünden geçip giderken Hood sonunda yanlışhedefe ateş ettiğini anlamış ve 3. salvosunu hedef mesafe tespit amaçlı olarak Bismarck`a yollamıştı.

Saat 05:55`de Önce Bismarck ardından da Prinz Eugen ilk salvolarını yolladılar. Ancak ingilizlerden farklı olarak bütün toplarını aynı anda değilse önce A ve B toplarını, onlardan sonra C ve D toplarını ateşlediler. Bismarck ilk iki yarı salvosunu ( bir salvo bütün topların ateşlenmesidir. Yarı salvo Bismarck için iki bataryanın ateşlenmesidir) Hood üzerine yönlendirdi ama isabet kaydedemedi. Prinz Eugen`ın da ilk yarı salvosu isabet kaydedemese de ikinci yarı salvosu Hood`u vurmayı başarı ve kıç bölgesinde yangına yol açtı. Prince of Wales`in beşinci salvosu da boşa gittiysede 6. salvoda Bismarck`ı vurmayı başardı. Bu yara sonucu Bismark yakıt kaybetmeye ardında bir iz bırakmaya başladı. Hood`da ise yangın hala sürüyordu.

Prinz Eugen`ın dört yarı salvosu ve Bismarck`ın iki yarı salvosu daha isabet kaydedemeden denizde su sütunları oluşturarak kayboldular. Prins of Wales`in ise bu sırada eteşlediği 7. salvo yine Bismarck`ın üzerinden geçip gitti. Hood`un da 5. ve 6. altıncı salvoları isabet kaydedemedi.

Bismarck iki yarı salvo (yani 3. salvosu) daha Hood üzerine yolladı ve bu sefer isabet kaydetmeyi başardı. Aynı anda 150mm lik yardımcı bataryaları da 18.000 metreye sokulmuş olan düşmanlarına ateş menziline girdiklerinde ateş açmaya başladı.

Prinz Eugen`ın 4 yarı salvosu yani 4. ve 5. salvoları da Hood`a isabet kaydedemezken Princa of Wales`in 9. salvosu Bismarck`a isabet kaydetmeyi başardı. Aynı zamanda Prince of Wales`in 133mm`lik yardımcı bataryaları da devreye girdi. Hood`da 7. salvosunda yine isabet kaydedemedi.

Saat 05:58`de Amiral Lutjens Prinz Eugen`e ateşini Prince of Wales üzerine yönlendirmesini istedi. Bu arada Bismarck 4. salvosu olan 2 yarı salvoyu daha Hood üzerine yolladıysa da isabet kaydedemedi. Prinz Eugen`ın 6. salvosu Hood, 7. salvosu ise Prince of Wales üzerine gerçekleştirildi. Prince of Wales ise 11. salvosunu Bismarck üzerine yolladıysa da bu seferde kısa düştü. Hood 8. ve 9. salvolarını yolladı. Bu sırada RAF`a bağlı bir Sunderland deniz keşif uçağı savaş alanı üzerinde uçarak durumu rapor etti.

Saat 05:59 itibariyle Hood ve Prince of Wales birlikte Bismarck`a ateş ederlerken Bismarck ateşini Hood`a, Prinz Eugen ise Prince of Wales`e ateş ediyordu.

Bismarck 15.700 metreden 2 yarı salvo (5. salvo) daha yolladı ve bunlardan muhtemelen son iki salvosundan birisi Hood`a ölümcül olan darbeyi vurdu. Bu arada Prinz Eugen`da 4 yarı salvosunu daha Prince of Wales üzerine yolladı. Hood ölümcül yarasını almadan hemen önce 10. ve son tam salvosunu Bismarck üzerine gönderdiyse de isabet kaydedemedi. Prince of Wales ise 12. salvosunu 15.600 metreden, 13. salvosunu da 15.000 metreden Bismarck üzerine yolladı. 13. salvo Bismarck`ın 3. ve son yarasını almasına yol açtı. Saat 06:00 sularında Hood aldığı yara sonucu ortadan ikiye yarılıp batmaya başladığı sırada son yarı salvosunu (öndeki iki taret) Bismarck üzerine yolladı.

Bismarck ise önceden planlanıp atış emri verilmiş olan 6. salvosunu ( her zamanki gibi iki yarım salvo şeklinde) Hood`un bir zamanlar bulunduğu yere yolladı. Bu sırada uçaksavar bataryaları da üstlerine gelmiş olan İngiliz keşif uçağına ateşe başlamışlardı.

Prince Eugen 4 yarı salvo (10. ve 11. salvolar) daha Prince of Wales`in üzerine yolladı. Prince of Wales ise bu sırada Hood`un kalıntılarına çarpmamak için manevra yapıyordu. Bu manevra sırasında 14. ve 15. salvolarını da yolladı ama her ikisi de kısa düştü.

Norfolk Hood havaya uçtuktan sonra iskele yönünde dümen kırarak Bismarck`a yaklaşma açısını düşürdü. Suffolk ise hala 28.000 metre mesafede çatışma alanından uzakta seyretmekteydi.

06:01`de Hood batmaya devam ederken enkazına çarpmamaya çalışan Hood Alman gemilerine doğru tehlikeli bir dönüş gerçekleştirdi. Mesafe tespit cihazlarından durumu fark eden Prinz Eugen`ın torpidolardan sorumlu komutanı Brinkman kaptandan atış mesafesine giren Prince of Wales`e ateş açmak için izin istedi. Bismarck ise ateşinin yönünü Hood`dan Prince of Wales`a kaydırmıştı.

Bismarck'ta artık Prince of Wales'a ana bataryaları ile ateş etmektedir 06:02`de Hood batmaya devam ederken Prince of Wales ağır ateş altında enkazın yanından geçiyordu. Bismarck ise uçağın torpido saldırısından korunmak için sancak yönünde manevraya başlamıştı. Bu sırada 2 yarı salvosunu daha yolladı. Bu atışlarından birisi 14.000 metreden pusula platformunu vurdu ve içerdeki hemen herkesin ölmesine yol açtı. Artık Prince of Wales körlemesine ilerliyordu ve ateşi kesti.

Prinz Eugen 4 yarı salvo daha yollarken aradaki mesafe çok fazla olduğundan isabet yüzdesi çok düşük olacak olan torpidoların atış izni çıkmadı. Hood neredeyse tamamen sularda kaybolurken Norfolk savaşa dahil olup 3 salvosunu Bismöarck üzerine yolladı. Ancak hepsi kısa düştü.

06:03`de Hood tamamen batmış, Prince of Wales ise ateş edemez durumda çok büyük bir tehlike altındadır. Bu şartlar altında Prince of Wales hemen bir sis perdesi oluşturmaya ve uzaklaşmaya başlar. Ancak düşen mesafeden dolayı Bismarck`ın 105mm`lik ağır uçaksavar topları da devreye girmiştir.

Prinz Eugen ise birkaç dakika içinde efektif olarak torpido kullanabileceği bir mesafeden ateş edebilecek bir pozisyona girecektir ancak tam bu sırada 220 derecede hidrofonlar torpido olabilecek bir ses algılar ve bu sebepten gemi hemen sancak tarafına dönerek kaçma manevralarına girişir.

Prince of Wales ise hala sis perdesi oluşturmaya çalışmaktadır. Bismarck 2 yarı salvosunu daha Prince of Wales`in üzerine yolladı ve önce 14.500 metrede geminin su altı seviyesinden bir yara almasına yol açıp sonra sancak tarafındaki ikincil bataryaların da devre dışı kalmasını sağladı. Bunlar Prince of Wales`in 2. ve 3. yaralarıydı.

Prinz Eugen 4 yarı salvo daha Prince of Wales`in üzerine yolladı ve kıç bölgesi su altı seviyesinden bir isabet kaydetti. Bu sırada uzaklaşmaya çalışan Prince of Wales`in arkadaki Y bataryası kendi nişan olanakları ile Bismarck`a ateş etmeyi denediyse de atışı Bismarck`ı vuramamıştır

Hood geride sadece 3 mürettebatını bırakarak batmış , Norfolk ateşi kesip savaşa alanından uzaklaşamaya çalışıyor ve Suffolk hala savaş bölgesinin dışında 28.000 m mesefade bulunuyor.

06:04 itibariyle Prince of Wales çok kötü bir durumdadır. Her iki gemiden arka arkaya hem isabet alıyor hemde aradaki mesafe gittikçe azalıyordu. Ancak bu sırada Bismarck`da uçak alarmları, Prinz Eugen`da ise torpido alarmları çalması sonucu her iki gemide sancak tarafına keskin bir dönüş yaparak ateş açılarını kaybederler. Ayrıca sis perdesi de gittikçe daha yoğun bir hal almaya başlamıştır.

En tehlikeli durumu atlatan Prince of Wales güney doğu yönünde uzaklaşmaya başlar. Gittikçe açılan mesafeye rağmen Bismarck 10 salvosunda bir kez daha Prince of Wales`a isabet kaydetti. Prinz Eugen`da 2 yarı salvo daha yolladı ve iki isabet kaydetti. İlki yine kıç bölgesini vururken ikincisi 133mm`lik top cephaneliğine geldiysede patlamadı. Bu Prince of Wales`in en şanslı anıydı ve Hood ile aynı kaderi paylaşmaktan patlamayan bu top sayesinde kurtuldu.

Prince of Wales`in Y bataryası ikinci kez kendi imkanları ile ateş ettiyse de yine Bismarck`tan çok uzağa düştü. 06:05 itibariyle Bismarck 11. Prinz Eugen`da 19. salvosunu Prince of Wales üzerine yolladıysa da gittikçe artan sis perdesi, aşılan mesafe ve yapılan manevralar yüzünden isabet kaydedemedi. Prince of Wales`in Y bataryası da 3. atışını gerçekleştirdi.

06:06 itibariyle Prince of Wales Prinz Eugen`dan 16.000 metre, Bismarck`dan ise 17.000 metre uzaktaydı ve aradaki fark sürekli açılıyordu. Ayrıca yarattığı sisde iyice yoğunlaşmaya başlamış ve hedefi seçilemez hale getirmekteydi. İlerleyen dakikalarda Bismarck ve Prinz Eugen birkaç atış daha gerçekleştirdiysede hiç biri isabet kaydetmedi. Bismarck`ın komutanı Kaptan Ernst Lindemann Prince of Wales`sı batırnak için Lütjens`den izin istedi. Ancak Lütjens`in karadayken aldığı zorunda kalmadıkça ve bir konvoyu korumadığı sürece hiçbir müttefik savaş gemisi ile savaşılmaması emrine karşı gelmek anlamına geleceğinden ayrıca diğer müttefik gemilerine yakınlaşmaları için gerekli süreyi kazandırmamak için bu istek reddetti. 06:10 itibariyle artık savaş bitmiştir.

Savaşın sonu itibariyle;

  • Bismarck Prince of Wales`den üç isabet aldı.
  • Prinz Eugen hiç isabet almadı.
  • Hood Bismarck`dan aldığı isabet sonucu battı
  • Prince Of Wales 4`ü Bismarck`dan, 3`ü Prinz Eugen`dan olmak üzere 7 isabet aldı
  • Norfolk ve Suffolk hiç isabet almadılar.


Bismarck`ın aldığı yaralar savaş gücünü azaltmadı ise de hem maksimum hızının 28 knot`a düşmesine hemde ciddi oranda yakıt kaybetmesine yol açtı. Bunların etkileri ise savaşın ilerleyen safhalarında görülecekti. Mevcut durum itibari ile Lütjens`in Rheinübung harekatını sürdürmesi ve Atlantikte konvoylarını batırması mümkün değildir. Onun yerine ya Norveç`e dönüp yada Fransız limanlarına giderek geminin tersanelerden birisinde havuza alınıp tamir edilmesi gerekmektedir.

Lütjens Prince of Wales' ı batırarak büyük bir zafer kazanmış bir şekilde Norveç`e dönebilirdi ama bu bir kez daha aynı yolu aşmaya çalışması ve İngiliz su üstü gemileri ile bir kez daha çarpışmaya girmesi anlamına geliyordu. Onun yerine güneye St. Nazaire`e giderek hem Scharnhorst ve Gneisenau ile buluşmuş olacak hem de bakım çalışmaları biter bitmez Atlantiğe açılabilecekti.

Prinz Eugen'in Ayrılması

Saat 08:01 itibari ile Lütjens hem genel durumu bildirdi hem de Bismarck`ın bakıma alınıp Prinz Eugen`ın harekata bağımsız bir kruvazör olarak devam etmesi isteğini bildirdi. Bismarck 180 derece güneye 24 knot hızla ilerlemeyi sürdürdü. Prince of Wales, Norfolk ve Suffolk ise peşlerinden gelerek radar temasını kaybetmemeye çalışıyorlardı. 24 Mayıs gecesi Bismarck ve Prinz Eugen çeşitli manevralar yaptılarsa da peşlerindeki gemilerden kurtulmayı başarmazlar. Bu gemilerden başka Rodney, Ramillies ve Revenge Zırhlıları ile London ve Edinburg kruvazörleri Kuzey Atlantik`te sürdürdükleri konvoy koruma görevlerinden alınıp Bismark`ın tahmini rotasına doğru yönlendirildiler. Cebelitarık`ta üstlenen Görev Gücü H`da Kuzeye doğru yönelmişti. Bu kuvvette Uçak gemisi Ark Royal, Savaş Kruvazörü Renown ve hafif kruvazör Sheffield mevcuttu.

24 Mayıs sabahı güzel hava koşulları sebebiyle İngilizler Bismarck ile radar temasının yanı sıra görsel temasta kurabiliyorlardı. Öğleden sonra ise kötüleşen hava koşulları sayesinde Lütjens Prinz Eugen`ın ayrılması planını uygulamaya karar verdi.

Saat 18:14`de Bismarck keskin bir manevra ile 180 derece dönerek ingiliz gemilerinin üstüne doğru ilerlemeye ve ateş etmeye başladı. Prince of Wales ile Bismarck arasında çok uzaktan ve isabet şansı hemen hiç olmayan bir top düellosu yaşandı. Bu sırada Prinz Eugen İngilizlerin radar mesafesinden çıkarak kendi yoluna koyuldu. Prinz Eugen`ın radar mesafesinden çıkmasından bir süre sonra Bismarck geri dönerek ateşi kesti ve güney rotasına devam etti.

Akşam üzeri Amiral Tovey uçaklarının mesafesine giren Bismarck`a bir hava akını düzenlemeye karar verdi. Victorious`dan 8 Swordfish ve 5 Fulmar havalandı. Saat 23:30`da Swordfishler Bismarck`a ulaştı ve bir torpido isabeti kaydettiler. Sancak tarafından gerçekleşen bu isabet gemide ciddi bir hasara yol açmadıysa da Kurt Kirchberg`in ölümü ile gemi ilk kaybını vermiş oldu. Saldırıyı düzenleyen uçaklardan ise sadece iki Fulmar yakıtları bittiği için dönemedi.

Saldırı sonucu hasar gören Bismarck bazı tamiratları gerçekleştirebilmek için hızını 27 knot`dan 16 knot`a düşürdü. Aranın gittikçe azalması sonucu saat 01:31`de Prince of Wales 15.000 metreden iki salvo yolladı. Bismack`da iki salvo ile karşılık verdiyse de görüş şartlarının kötülüğü nedeniyle hiçbir isabet kaydedilemedi.

Gece boyunca Bismack`ın mürettebatı İngiliz gemilerinin belirli aralıklarla denizaltılara karşı zikzak hareketi yaptıklarını fark ettiler. Gece olması sebebiyle sadece Suffolk Bismarck ile radar teması sağlayabiliyordu. Ancak bu zikzaklar sırasında kısa bir süre için radar menzilinden çıkıyordu. Lütjens bu fırsatı değerlendirip Prinz Eugen`dan sonra kendisinin de İngiliz donamasını atlatması gerektiğine karar verdi.

Suffolk`un beklenilen manevrasına başlayıp radar temasını kaybettiği an Lütjens sancak yönünde (bu durumda batı) 90 derecelik ani bir dönüş emretti. İngiliz filosu güney güneydoğu doğrultusundaki rotalarına zikzak hareketlerini bitirip döndüklerinde Bismarck`ı yerinde bulamadılar, manevra işe yaramış Bismarck batı yönünde son sürat mesafeyi açıyordu. Bismarck`a konsantre olan ingilizler henüz Prinz Eugen`ın kaçtığından bile haberdar değillerdi.

Bismarck`ı son gördükleri noktaya ulaşan ingiliz gemileri onu araştırmak için üçe ayrıldılar. Norfolk batı yönünde, Suffolk güney batı, Prince of Wales ise güney güneybatı yönünde ilerledi. Bu sırada ise Bismarck kuzey yönüne dönmüş ve bir süre bu yönde ilerledikten sonra geniş bir yarım daire çizerek ingiliz gemilerinin arkasından dolaşıp güney batı yönünde 130 derece istikametinde St. Nazaire`e ilerlemekteydi. Artık Bismarck peşindeki gemilerden kurtulmuştur.

Bismarck`ın izini kaybeden İngilizler arasında Bismarck`ın gittiği yön hakkında bir çok spekülasyon mevcuttur. Acaba ağır yara alıp Norveç`e geri mi dönüyordu veya çok hafif yaralandığından Atlantik`teki konvoyların peşine mi düşmüştü. Belki de bir tamirat gemisi ile denizde buluşup tamirat işlerini denizde halledecek veya Fransız limanlarına gidecekti. İngilizlerin bütün bu olasılıklara göre her noktayı tutacak sayıda gemisi mevcut olmadığından sadece en muhtemel senaryolara gemilerini sevk etmek zorundaydılar.

Amiral Tovey güney batı yönündeki ilerleyişine devam ederken Prince of Wales güney istikametindeki ilerleyişini sürdürdü. Aynı zamanda Görev gücü H İspanya kıyılarından kuzeye doğru son hız ilerlemekteydi. İngiliz donanmasının diğer birimleri de denizdeki arama çalışmalarına katılıyordu. 25 Mayıs sabahı Victorious`un uçakları kuzey batı yönünde tarama yaptılarsa da hiçbir sonuç elde edemediler. Ayrıca Swordfishlerden biriside geri dönmedi.

Bismarck hala Suffolk`un radar sinyallerini alıyordu ancak bu sinyaller mesafe nedeniyle yansıyıp geri dönemediğinden Suffolk Bismarck`ı göremiyordu. Bu durumdan habersiz olan Lütjens o sabah Alman Yüksek Deniz Komutanlığı`na uzun bir telsiz mesajı gönderdi. Mesajda geçtiğimiz gün yaşanan Hood ve Prince of Wales ile yaşanan temasın ayrıntıları ve alınan hasarın boyutu ile St. Nazaire`e doğru yol almakta olduğu belirtiliyordu. Aynı zamanda İngiliz radarlarının etkinliğinden de bahsetti.

Suffolk`dan geçen geceden beri Bismarck ile ilgili hiçbir temas mesajı almamış olan Alman Deniz Yüksek Komutanlığı ise Bismarck`ın izini kaybettirdiğini fark ettiklerinden hemen Lütjens`e telsiz sessizliği emrettiler. Lütjens`in telsiz mesajını bir çok noktadan yakalayan İngilizler her ne kadar Bismarck`ın yerini tam olarak tespit edemedilerse de teması kaybettikleri yer ile Bismarck`ın şu anki tahmini bulunduğu bölge arasında bir çizgi çekinde Fransız kıyılarına doğru yol aldığını tespit ettiler. Bundan sonra İngilizler bütün arama faaliyetlerini o yönde yoğunlaştırdılar.

25 Mayıs günü Bismarck yakıtını daha ekonomik kullanmak için hızını 28 knot`dan 20 knot`a düşürdü. Bu sayede bir miktar tamirat çalışması da yapabildilerse de bunun ciddi bir etkisi olmadı.

26 Mayıs sabahı 03:00`da iki Katalina keşif uçağı Kuzey İrlanda`da ki üslerinden havalanarak arama faaliyetlerine başladılar. Saat 10:30 sularında Katalinalardan birisi Bismarck`ın izini bulmayı başardı. Alçalıp yakından gözlem yapmaya çalışırken Bismarck`ın uçaksavarlarının ateşi ile bunun bir düşman gemisi olduğu kesinlik kazanmış oldu ve telsizle konumu hemen bildirildi. Yaklaşık bir saat sonra da Ark Royal`dan havalanmış olan bir Swordfish Bismarck ile görsel temas kurmayı başardı.

31 saati geçen bir süre sonunda artık Bismarck`ın yeri İngilizler tarafından yeniden biliniyordu. Kısa bir süre sonra Sheffield`da Bismarck ile teması sağladı. Artık yeri belli olan Bismarck`ın üstüne İngiliz donanmasının elindeki mümkün olan bütün kaynaklarla gitmesi sadece bir zaman meselesi idi.

Bismarck`ı durdurmak yada en azından yavaşlatmak için İngilizlerin tek şansları kalmıştı, o da uçaklar ile isabet kaydetmek. Bu görevde menzil içinde olan tek uçak gemisi Ark Royal`a düşüyordu. Saat 14:50`de 15 Swordfish Bismarck`ın bilinen son konumuna doğru yola çıktılar. Ancak bu uçaklar yola çıktığı sırada hala Sheffield`ın Bismarck`ı izlemekte olduğu ile ilgili mesaj Ark Royal`da deşifre edilememiş olduğundan pilotlar bölgede sadece Bismarck`ın olduğunu zannediyorlardı.

Swordfishler saat 15:40`da Bismarck zannettikleri Sheffield ile görsel teması kurdular ve saldırıya geçtiler. Bir hafif kruvazör olan Sheffield`ın Bismarck olmadığını anladıkları ana kadar geçen sürede zaten 11 tanesi torpillerini bırakmışsa da hiç biri isabet kaydedemedi. Saat 17:00`da hepsi Ark Royal`a geri dönmüşlerdi. Saat 17:40`da Sheffield tekrar Bismarck ile temas kurmayı başardı ve izlemeye aldı.

Norveç`te yakıt depolarını doldurmamış ve Prince of Wales`in kaydettiği isabet sonucu yüksek oranda yakıt kaybetmiş olan Bismarck St. Nazaire`e ulaşabilmek için hızını 20 knot ile sınırlamak zorunda kaldı. Şayet bu iki durumdan birisi olmamış olsa idi Luftwaffe`nin koruması altına girmiş olacaktı.

Ark Royal`da ise İngilizler sadece son bir şanslarının kaldığının farkındaydılar. Saat 19:15`de 15 Swordfish tekrar havalandı.

Saat 20:47`de Swordfishler Bismarck`a saldırıya geçtiler. İlk isabet ciddi bir hasara yol açmadıysa da ikicisi gemi manevra yaptığı sırada dümeni 12 derece iskele tarafına dönük iken vurdu ve kilitlenmesine yol açtı. Bu Aşil`in topuğundan vurulması şeklinde imkansızın gerçekleşmesi idi. Geminin başka herhangi bir yerinden alacağı torpido yarası ciddi bir hasar veremeyeceğinden yoluna devam etmesine engel olamazdı.

Saldırı biter bitmez hemen dalgıçlar durumu düzeltmek için indirilmek istendiyse de çok dalgalı olan Atlantiğin suları buna müsaade etmedi. Dümenin patlatılıp sadece pervanelerle yön tayini ise patlatma işlemi sırasında pervanelerinde hasar görmesi ihtimalinin yüksekliği nedeniyle kabul görmedi.

Bismarck`ın daire çizmeye başlaması sonucu Sheffield ile olan mesafesi kapandı ve Bismarck 6 salvosunu Sheffield`ın üzerine yolladı. Bunların hiç biri isabet kaydetmediyse de geminin çok yakınında oluşan su sütunlarının etkisi ile geminin radarı bozuldu, 12 denizci yaralandı ve bunlardan üçü daha sonra öldü.

4. Filotillaya bağlı destroyerler Cossack, Maori, Zulu, Sikh ve Piorun saat 22:38`de Bismarck ile temas kurup saldırıya geçtiler. Ancak Bismarck`ın açtığı yoğun ateş sebebiyle bir süre sonra geri çekilmek zorunda kaldılar. Saat 23:42`de su sütunları yüzünden Cosssack`ın antenleri kırıldı. Gece boyunca destroyerler bir çekilip bir saldırdılar. Saat 07:00 itibariyle Bismarck üzerine 16 torpido yollanmıştı.

Sabah Bismarck üzerinde sinirler gerilmeye başlamıştı zira artık ağır su üstü gemileri ile temasın bir an meselsi olduğu biliniyordu. Bismarck rüzgara karşı 7 knot hızla kabarmış denizde (30-40 knot hızında rüzgar vardı) ilerlemekteydi.

Saat 08:43`de King George V ve Rodney Bismarck ile ilk teması kurdular. Rodney 08:47`de 20.000 metreden ilk ateşi açtı. Bir dakika sonra Rodney`de ateşe katıldı. Bismarck ön taretleri Anton ve Bruno ile 08:49`da Rodney`e cevap verdi.

08:54`de Norfolk`da savaşa katıldı.

08:58`de Rodney`in ikincil bataryaları da savaşa katıldı.

Saat 09:02 itibari ile defalarca isabet alan Bismarck`ın ön batarya mesafe tespit cihazları artık çalışmaz halde idi.

09:04`de Dorsetshire`da savaşa katıldı. Bismarck tek başına, manevra yapamaz bir durumda saatte sadece 7 knot hızla seyrettiği halde 2 zırhlı ve 2 ağır kruvazöre karşı sonu belli olan bir mücadeleye devam ediyordu.

Bismarck`ın ön ateş kontrol sistemleri devre dışı kaldığından ateş kontrolü arka kumanda postalarına geçti. Oradan ateşi yönlendiren 4.Topçu Subayı Teğmen Müllenheim Rechberg King George V üzerine dört salvo yönlendirdi. Saat 09:13`de mesafe atışlarla tam tespit edildiği sırada kumanda postasına gelen bir isabet sonucu orası da devre dışı kaldı. Bu saatten sonra arka bataryalar kendi olanakları ile ateşe devam ettiler.

Bismarck`a yeterince yaklaşmış olan Rodney Bismarck`a 6 torpido yolladı ama sabit rotada giden Bismarck`a bir tane isabet ettirmeyi başaramadı. Saat 09:21`de Dora bataryasının kendi cephanelerinden birisinin içeride patlaması sonucu devre dışı kalması ile sadece Caesar sağlam durumdaydı.

İnanılmaz bir şekilde yüksek oranda tahrip olmuş olan Anton ve Bruno bataryaları saat 09:27`de son bir kez ateş ettiler ve sustular. 09:31`de ise Caesar son bir kez ateş etti ve o da sustu

Artık sadece birkaç tane ikincil batarya ateş edebilir durumdaydı. Bismarck`ın savaşma kapasitesinin neredeyse tamamen yok olduğunu fark eden İngilizler iyice yakınına sokuldular. Rodney 2500 metre mesafeye kadar yanaşıp 40.6 cm lik silahları ile Bismarck`ı dövmeye başladı. Atışlardan birisi Bruno taretinin tamamen havaya uçmasına yol açtı. 09:56`da Rodney 2700 metreden iki torpido daha yolladı ve birisi isabet etti.

Bu mesafeden ıska geçmek neredeyse imkansız olduğundan İngiliz topları sürekli olarak Bismarck`a isabet kaydediyorlar her saniye değişik bir yerinde değişik kalibrede bir top patlıyordu.

Saat 10:00`da Norfolk 3600 metreden 4 torpido ateşledi ve biri isabet etti. Bu sırada gemiyi boşaltma emri verildi ve Kazan dairelerinde imha mekanizmaları çalıştırılıp patlatıldı.

Saat 10:15`de Ark Royal`dan kalkan Swordfishler gökyüzünde belirdiler. İlk başta bunları alman uçakları sanan King George V üstlerine ateş açtı ancak şans eseri hiçbir isabet kaydedemedi.

Saat 10:16`da Rodney ateşi kesip savaştan çekildi. Artık Bismarck`ın güvertesi tanınmayacak durumdaydı. Her tarafı paramparça olmuştu ama aldığı yüzlerce isabete rağmen hala yüzüyordu. Ateşin hafiflemesi ile hiçbir savaş kapasitesi kalmayan geminin mürettebatı suya atlamaya başladı.

Saat 10:20`de Dorsetshire güvertesinden insanların atladığı ve ateş etmeyen gemiye iyice yaklaşarak iki torpido daha gönderdi ve ikiside isabet etti. 10:36`da bir torpido daha gönderdi ve o da vurdu.

İskele tarafına doğru yatmış olan Bismarck`ın üst güvertesine kadar su yükselmişti. Saat 10:39`da 48 derece 10 dakika Kuzey enlemi, 16 derece 12 dakika batı boylamında Bismarck battı.

Yaklaşık iki saat süren bu savaş sırasında Bismarck inanılmaz bir dayanıklılık örneği göstermiştir. Dünya tarihinde hiçbir geminin gösterememiş olduğu bir dayanıklılık örneği sergileyerek her çap ve kalibreden yüzlerce isabet aldığı halde batmamıştır. Hood`un sadece 3 isabette battığı düşünülecek olursa bu durum çok daha net bir şekilde ortaya çıkar. Ve gemiyi en sonunda ingilizler değil, kendi mürettebatı batırmıştır.

Savaş boyunca Bismarck üzerine 2876 top mermisi gönderilmişti, bunlar ;

  • Rodney`den 380 adet 40.6 cm
  • King George V`den 339 adet 35.6 cm
  • Norfolk`dan 527 adet 20.3 cm
  • Dorsetshire`dan 254 adet 20.3 cm
  • Rodney`den 716 adet 15.2 cm
  • King George V`den 660 adet 13.3 cm


Bu derece yoğun bir ateş sebebiyle hiçbir zaman tam olarak kaç tanesinin isabet ettiği bilinemeyecektir. Ancak büyük bir kısmı çok yakında ateş ettiğinden 500`ün üzerinde isabet aldığı tahmin edilmektedir. Ayrıca bir çok torpido yarası almıştır.

Gemi batmadan önce 800 civarında mürettebatın gemiyi terk etmeyi başardığı tahmin edilmektedir. Denize atlayan bu askerleri toplama görevi Dorsetshire ve Maori`ye verildi. Denize atılan halatlar ile Dorsetshire 86, Maori 25 kişiyi topladı. Bu sırada Dorsetshire`ın kaptanı Benjamin Martin bölgede denizaltılar bulunabileceğini iddia ederek bir anda kendisine verilen kazazedeleri toplama görevini durdurarak bölgeden ayrıldı. Dorsetshire`ın ani bir şekilde hızlanıp uzaklaşması üzerine Maori`de onu takip etti.

İlerleyen saatlerde U-74 3, ertesi gün hava gözlem gemisi Sachsenwald 2 denizciyi daha kurtardı. Bunlar, Otto Maus ve Walter Lorenzen Bismarck`tan kurtarılan son kişiler oldu.

Bismarck`ın batışı ve İngilizlerin kazazedeleri denizde bırakıp gittiğinin öğrenilmesinden sonra İspanyollar Canarias ağır kruvazörünü bölgeye arama kurtarma çalışmalarına katılmak üzere gönderdiler. 30 Mayıs günü sadece iki ceset bulmayı başarabildiler. Onlar Walter Grasczak ve Heinrich Neuschwander`dı. Askeri törenle denize verildiler.

2249 kişilik mürettebattan sadece 115 kişi hayatta kalmıştır.

Kaynaklar



  • http://www.bismarck-class.dk
  • http://www.kbismarck.com
  • http://www.battleshipbismarck.info

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Bismarck (Savaş gemisi)
3 yıl önce

komutasındaki Bismarck ve görev grubu kendi mayın tarlalarını geçtikten sonra mayın tarama gemilerini geri yolladılar. 21 Mayıs sabahı Bismarck ve grubu Bergen...

Bismarck (Savaş gemisi), Alman, Knot, Otto von Bismarck, Ren Egzersizi (Rheinübung) Harekatı, İkinci Dünya Savaşı, Hood, Arado Ar 196, Prens of Walles
SMS Fürst Bismarck (1897)
7 yıl önce

von Bismarck'tan gelmektedir. Fürst Bismarck'ın modeli, önceki Victoria Louise sınıfı korumalı kruvazörlere göre geliştirilmişti—Fürst Bismarck, öncüllerinden...

Rheinübung Harekâtı
7 yıl önce

konvoylarını korumak için Scapa flow'daki savaş gemilerinin bir kısmını bu göreve ayırmak zorunda kalacaklardı. Bismarck'ın Atlantiğe açılması Britanya'ya gerçekten...

Almanya'nın zırhlı kruvazörleri listesi
7 yıl önce

kruvazörleri için gemi ortasındaki ikincil silahlar açısından bir örnek oldu. Fürst Bismarck'ın zıddı olarak ikincil silahlar gemi boyunca uzanıyordu...

Akademik Mstislav Keldış
7 yıl önce

Aralık 1980'de tamamlandı. 15 Mart 1981'de hizmete giren gemiye Mir araçları 1987 yılında eklendi. Gemi 1989 yılında Norveç'in güneydoğu kıyısı açıklarında...

DKM Tirpitz
3 yıl önce

Dünya Savaşı sırasında Bismarck (savaş gemisi)'nin batırılmasının ardından Alman Donanmasının elinde kalan en büyük gemiydi. 1939 yılında hizmete başladı...

DKM Prinz Eugen
7 yıl önce

Günther Lütjens'in komutası altında Atlas Okyanusu'nda ticari gemilere baskın yapmak üzere Bismarck ile birlikte Gotenhafen (bugünkü Polonya'nın Gdynia kenti)'den...

Blohm + Voss
3 yıl önce

şirketlere dönüşmüştür: Blohm + Voss Shipyard GmbH - Gemi İnşaatı, Blohm + Voss Repair GmbH - gemi tamiratları ve Blohm + Voss Industries GmbH - makine...