Araplaşma, Arap olmayan bir bölgenin fethi ile Arap olmayan nüfusta Arap etkisinin artmasını, Arap dilinin, kültürünün, kimliğinin kademeli olarak benimsenmesini tarif ediyor. İslam dini ve bunlarla ilişkili İslam'a dayanan sosyo-politik düzen, Arapça bir kitap olan Kur'an Araplaşmada merkezi bir rol oynamıştır; bu, genellikle fethedilen topraklarda İslamileştirme ile beraber ilerlemiştir. Genel olarak, Arap orijinli unsurlar, fethedilen medeniyetlerden oluşan çeşitli unsurlarla çeşitli şekillerde birleşti. Araplaştırma; Irak, Suriye, Sudan, Moritanya, Cezayir ve Libya'daki Arap milliyetçisi rejimler tarafından Arap yerleşimlerini genişletme, Arap dışındaki azınlıkların sınır dışı edilmeleri ve Arap olmayan nüfusta Arap kimlik ve kültürünün uygulanmasını, özellikle eğitimde Arapça olmayan anadillere izin vermemek gibi yöntemler ile modern çağlarda da devam etti.
Hicaz'daki İslam'ın yükselişinden sonra, Arap kültürü ve dili, Arap olmayan yöre halkı ile yarımadada yaşayan Araplar arasındaki fetih, ticaret ve evlilikler vasıtasıyla Arap yarımadasının dışında da yayılmıştır. Arapça bu bölgelerde birer ortak dil olarak hizmet etmeye başladı ve lehçeler oluştu. Yemen, geleneksel olarak Arapların anavatanı olmakla birlikte, Yemen nüfusunun çoğunluğu aslında İslam'ın yayılmasından önce Arapça konuşmamıştır; bunun yerine güney semitik dillerini konuşmuşlardır. Arapçanın etkisi, kültürleri İslam'dan etkilenen birçok başka ülkede de derinleşmiştir.