Fethiye (Muğla) Kuzeyinde, Gölhisar İlçesi bulunmaktadır. Altınyayla sınırları içerisindeki dağları bir birinden ayırmak oldukça zordur. Her biri birbirine kenetlenmiştir. Batı Toros dağı silsilesi içerisinde en yüksek dağ Koçaş Dağıdır. Koçaş ( 2095 m.) dağından başlayan yükse dağlar; Yedi Kardeşler, Bozotlu, Söğütlü, Yüğlük, Doğankara, Çal,(1943 m.) Ürmük,(1858 m.) Sakarkaya(1100 m.), Önemli dağ gruplarıdır. Ayrıca Ballık Köyü sınırları içerisinde Karanlıkdere Kanyonu çok güzel sedir, karaçam, kızılçam ormanları ile kaplıdır. Ancak Kanyon' un Kuzey doğusu Fethiye sınırları içerisinde bulunmaktadır. Altınyayla'ya bu ismi verdiren yaylalar ilçenin kuzey bölgesinde yer almaktadır. Asarcık, Kurca Pınar, Teşnek, Fatma Pınarı, Çukuryurt (Dedetaş), Marmalı, Kırkpınar (Asarlık), Yediarlı, Esenli, Kozlupınar, Söğütlü,Avdan ve Akpınar ilçemizin başlıca yaylalarıdır. NÜFUS DURUMU :2000 Yılı Nüfus sayımına göre İlçemizin nüfusu şu şekildedir; Toplam İlçe Merkezi 4190 Asmabağ Köyü 249 Ballık Köyü 564 Çatak Köyü 581 Çörten Köyü 343 Kızılyaka Köyü 717 Kuşdili Köyü 148 T O P L A M 6792 İlçemiz merkez ve köylerinde sanayinin gelişmemesi ve tarım arazilerinin yetersiz olmasından dolayı,ilçe ve köy halkı iş imkanın fazla olduğu komşu il ve ilçelere çalışmaya gitmektedirler. Bu da ilçemiz nüfusunun gün geçtikçe azalmasına sebep olmaktadır.
İDARİ DURUM :İlçemiz 1958 tarihinde Gölhisar ilçesine bağlı bucak iken 09.05.1990 tarih ve 3644 sayılı yasa ile İlçe olmuş ve İlçe teşkilatı 24.08.1991 tarihinde fiilen çalışmaya başlamıştır. İlçemizde belediye teşkilatı 1955 yılında kurulmuştur. İlçe merkezinde;Taşyaka,Heybeli Gülpınar ve Yeni mahalle olmak üzere dört mahalle bulunmaktadır. İlçemizde henüz Emniyet teşkilatı kurulmamıştır. Asayiş ve güvenlik İlçe Jandarma komutanlığınca sağlanmaktadır. İlçemize Asmabağ, Ballık, Çatak, Çörten,Kızılyaka ve Kuşdili köyleri bağlıdır.Ballık köyü hariç diğer beş köyümüzün yerleşim durumu toplu vaziyettedir. Ballık köyü "Hanönü,Kaymakçı,Soben, Süpürgelik, Arpacık, Çukurkavak ve Bel " mahallelerinden oluşmaktadır.
EĞİTİM :İlçede okuma yazma oranı %95 civarındadır. İlçe merkezinde 1 Adet Çok Programlı Lise bulunmaktadır. Altınyayla Ortaokulu 1968-1969 öğretim yılında eğitim ve öğretime başlamıştır. 1988-1989 öğretim yılında da liseye dönüştürülmüştür. Eğitim ve öğretime 1924-1925 yılında başlayan Dirmil İlkokulu 1930-1931 yılında kendi binasına kavuşmuş 1964-1965 öğretim yılında da ilave okul yapılarak eğitim ve öğretime devam etmiştir. 1997-1998 öğretim yılında ilköğretime dönüştürülmüştür. Köy okullarının Eğitim-Öğretime açılış yılları: Kızılyaka İlkokulu : 1943 yılında 3 sınıflı olarak Çatak-Çörten İlkokulu : 1946 yılında 3 sınıflı olarak Kuşdili İlkokulu : 1970 yılında Asmabağ İlkokulu : 1957 yılında Ballık İlkokulu : 1967 yılında Eğitim öğretime aşlamıştır. 2000-2001 yılında İlçemizde 88 ortaöğretim ve 913 İlköğretim öğrencisi eğitim-öğretim görmektedir. İlçe Merkezinde 1 adet Halk Kütüphanesi bulunmaktadır. Çatak, Asmabağ ve Kızılyaka köylerimizde 1'er adet Halk Kitaplığı bulunmaktadır. Bu halk kitaplıklarında 700-1500 arasında kitap bulunmaktadır.
EKONOMİ :İlçemizin sanayisi gün geçtikçe gelişmektedir. Halkın en önemli geçim kaynaklarından birisi küçük sanayidir. Patoz (Harman Makinesi), ekin biçme makinesi, römork, su tankı, kireç söndürme makinesi ve basit tarım aletleri imalatı yapan atölyeler mevcuttur. Üretim ya sipariş üzerine ya da civar İl ve İlçelere pazarlamak üzere yapılmaktadır. 15 adet kereste doğrama atölyesi mevcuttur. Bu atölyelerde kapı, pencere, dolap, masa ve sandık, arı kovanı imalatı yapılmaktadır. İlçemizin en önemli gelir kaynaklarından birini teşkil eden bir adet modern ve 40 adet iptidai usulde üretim yapan kireç ocağı mevcuttur. Bu ocaklar sınırlı sayıda da olsa belirli bir istihdam sağlamakta, nakliyeci esnafı için de iş imkanı yaratmaktadır. İlçemizde küçük el sanatları olarak da sipariş üzerine el tezgahlarında kilim ve halı dokunmaktadır. Altınyayla'nın tarıma dayalı ekonomisi yok denecek kadar azdır. Bunun sebebi ovasının küçük ve çevresinin dağlık oluşudur. Ovanın küçük olmasının yanında sulak ve verimlidir. Buğday, mısır, şeker pancarı vs üretimi yapılmaktadır. İlçemizde hayvancılık önemli bir geçim kaynağı olup, hayvan varlığı içinde küçükbaş havanlar büyük bir yer tutmaktadır. İlçemizde bugüne kadar 45 adet projeli Holstain damızlık süt sığırcılığı işletmesi kurulmuştur. İlçemizde çıkan günlük toplam süt miktarı yaz aylarında 7 ton kış aylarında ise 5 ton civarındadır. İlçemizin tarımsal faaliyetlerinde, önemli bir yeri olan arıcılık 200 aile tarafından yapılmaktadır. İlçemizin arı varlığı 10.750 arılı kovan şeklinde olup, bunun 10.650 adedi fenni 100 adedi kara kovandır. İlçe merkezi ve köylerimiz ormanlarla kaplı olup, yaklaşık 25.000 hektar orman arazisinin 6.083 hektarı verimli, 13.791 hektarı bozuk, kalan kısmı da fundalıktır.
TURİZM VE KÜLTÜR :İlçemiz kültürel bakımdan Teke yöresi kültürünün yaşandığı bir yerdir. İlçemize has çalınan ve üretilen çalgı olan sipsi Dirmili'in öz kültürel değeridir. İlçemizin bir başka çalgısı'da cura'dır. İlçemizin halk sanatcısı Kadir TÜREN yöremizin yetiştirdiği en tanınmış cura üstadıdır. TRT repertuarlarına girmiş ve bizzat söz ve bestesini kendisinin yaptığı Abireciğim , Duguk, Erik dalı gevrektir, Keziban yenge gibi türküler bunlardan sadece bir kaçıdır. Altınyayla İlçesi önemli turizm merkezlerinden olan Pamukkale-Fethiye arasında en kısa karayolu üzerinde bulunması ve ilçemizin yeşillik, yayla ve ormanlarla kaplı olması nedeniyle seyahat acentalarınca bu yol tercih edilmektedir. Dirmil kebabı, sipsisi ve soğuk sularıyla meşhur olan ilçemiz, yerli ve yabancı turistlerce de tercih edilmektedir. Ayrıca; Ballık köyü sınırları içerisinde bulunan Karanlık Dere Kanyonu, çok güzel sedir, kara ve kızıl çam ağaçları ile bir doğa harikasıdır. Turizm açısından bakir durumdadır. İlçemiz sınırları içerisinde Fethiye yolu üzerindeki Asar mevkiinde bulunan Balboura harabeleri de tarihi ve turistik bir yer olup,arkeolojik sit alanıdır. İlçemizde geleneksel olarak düzenlenen yağlı pehlivan güreşleri ilçemiz turizmine canlılık kazandırmaktadır.
ULAŞIM :İlçemiz Burdur ve Denizli'ye 125 km. ,Antalya'ya 160 km. ve Fethiye'ye 90 km. mesafede bulunmaktadır. İlçemizden büyük yerleşim yerlerine ve bağlı köylere ulaşım bakımından herhangi bir sıkıntı bulunmamaktadır.DİRMİL YAĞLI GÜREŞLERİ :İlçemizde Yağlı Pehlivan Güreşleri geleneksel hale dönüştürülmüş ve bir anlamda Edirne Kırkpınar' ın rövanşı durumuna gelmiştir. Edirne Kırkpınar' a iştirak eden bütün pehlivanlar bu güreşlere de katılmaktadır. Altınyayla Güreşlerine özellikle Antalya, Denizli ve Fethiye' li güreş severler katılmaktadır. Seyirciler güreşlerden bir gün önceden geldikleri için akşamları Altınyayla halkının evlerinde konuk olarak kalırlar. Güreşlerde bilet satışı ile koç ( Ağalık ) satımından büyük gelir elde edilir. Ayrıca güreş severler büyük miktarlarda para bağışında bulunurlar. Güreşlerin tertiplenmesinde güreş komitesi, tüm yetkililer Altınyayla halkı maddi ve manevi destek vermektedirler. Güreşlerde 3 yıl üst üste şampiyon olan pehlivana altın sipsi ödülü verilmektedir.
KIZILYAKA KÖYÜ :Köye ilk yerleşen kişi Kızıloğlan adında bir yörüktür. Çevreye yaylalamaya gelen yörükler zamanla buraya yerleşerek köyün nüfusu çoğalmış ve yerleşik bir düzen almıştır. Köy ilçeye 2 km uzaklıktadır. Ekim alanları ve arazi bakımından fakir olan köy yerleşim alanını dağa doğruyapmıştır. Araziler küçük parçalar halinde olup köyün geçimini sağlayacak kapasitede değildir. Köy halkı geçimini dışarıda amelelik yaparak sağlar. Köyde yöresel sanatçılar yetişmiş olup, bunlar şu anda faaliyetlerine mahalli olarak devam etmektedirler. Köyün bir özelliği de yapı ustalığı yaygın vaziyettedir. Bu ustalar çevre köy, ilçe ve illerde çalışarak geçimlerini temin etmektedirler. Bunun yanında yurt dışında çalışan ailelerin durumları iyidir.
ASMABAĞ KÖYÜ :Köy her evin bahçesinde bulunan asmalardan ve üzüm bağlarından dolayı bu adı almıştır. Köy önceleri şimdiki konumunun kuzeyindeki "ova" denilen yerde kurulmuştur. Bu günkü yerine göçebe hayatı yaşayan iki ailenin yerleşmesi sonucu yerleşik düzene geçilerekaileler çoğalmıştır. Daha sonra ovadaki evlerde buraya taşınmıştır. Köy, ilçeye 5 km. uzaklıktadır. Boncuk dağlarının Çağlan Tepesinin eteğinde kurulmuştur. İlçeye kadar olan yol asfalttır. Ulaşım sorunu yoktur. Köyün etrafı ormanlarla kaplıdır. Ovadaki araziler sulanmaktadır. Son yıllarda Avrupa' da çalışan işçiler tarafından köyde yeni yeni betonarme binalar yapılmakta ve köyde yeni bir yapılaşma göze çarpmaktadır. Köy karasal iklimin etkisindedir. Kışları soğuk ve kar yağışıdır. Yazın sıcak ve serindir. Folklor yönünden Teke yöresi oyunları ağırlıklıdır. Sipsi, davul, zurna, saz ve bağlama eşliğinde kıvrak oyunlar oynanır. Köy örf ve adetlerine çok bağlıdır. Köyün ekonomisi tarım, hayvancılık, orman ve özellikle Avrupa' da çalışan işçilerdir. 1995 yılında M. Akif Ersoy Kütüphanesi açılmıştır. Köyün kendi imkanlarıyla yaptığı modern bir sağlık evi vardır. BALLIK KÖYÜ :Dirmil, Kızılyaka, Muğla Paşalı köylerinden göçerek yerleşmişlerdir. İlk kurulduğu yıllarda Kızılyaka ve Dirmil Muhtarlıklarıyla yönetilmiştir, Köy Dirmil ' in güneyinde olup, dağlık ve orman içinde bulunmaktadır. İlçeye 25 km. uzaklıktadır. Denizden yüksekliği 1600 metredir. Sedir, ardıç ve çamlarıyla ünlüdür. İklimi bol kar yağışlı ve soğuktur. Ballık halkının çoğu mevsimlik orman işçi olarak çalışmaktadırlar. Ayrıca sebze ve pamuk işçilikleri için Antalya, Ören, Aydın taraflarına gitmektedirler. Köylünün üçte biri küçük baş hayvancılıkla, yarıdan fazlası arıcılıkla uğraşmaktadırlar. Bol ceviz ağaçlarının olması sebebiyle dışarıya ceviz satışı yapılmaktadır. Tarımsal Kalkınma Kooperatifi aracılığı ile kereste nakliyeciliği yapılmaktadır. Hemen hemen her evde kilim dokunmakta olup, kimisi kendi ihtiyacını, kimisi de satmak için bu işi yapmaktadır. İlçeye uzaklığından dolayı okulu bitirenlerin çoğu tahsilini devam ettirememektedir. Ballık Köyü Kaymakçı, Söben, Süpürgelik, Arpacık, Çukurkavak ve Bel Mahallerinden meydana gelmiştir.
KUŞDİLİ KÖYÜ :Köyün kuruluş tarihi ile ilgili kesin bilgi edinilememiştir. Çevrede yapılan incelemelerden ve mezar sayısı ile taşlarından hayli eski bir yerleşim merkezi olduğu anlaşılmaktadır. Arazilerin Dirmil' de oturan ağalara ait olduğu, halkın ortaklık yapıp ağalara ait evlerde oturduğu söylenmektedir.1930-1940 yılları arasında arazilerin ağalardan satın alındığı ve herkesin kendi arazisine yerleştiği öğrenilmiştir. Çevrede tarihi kalıntı yoktur. Ancak " Elmalı Dere " mevkisinde eski çağlardan kalma prizmatik ve silindirik sütun kalıntılarına rastlanmaktadır. Köy yerleşim alanı olarak dağın eteğinde kurulmuştur. Halkın geliri azdır. Elektrik 1985 yılı son baharında gelmiştir. Yeni Tarımsal Kalkındırma Kooperatifi binası toplantı salonu olarak kullanılmaktadır. Meyve bahçesi yok denecek kadar azdır. ÇÖRTEN KÖYÜ :Çatak Köyü ile birleşmiş durumda olan köy ayrı bir muhtarlıkla idare edilmektedir. Osmanlılar zamanında Edirne Vilayeti' nin İzmir Sancağına bağlı Muğla Nahiyesinin bir köyü olarak bilinmektedir. Soy olarak Aydın Oğulları ve Menteşe Oğulları soyundan geldiği söylenmektedir. Çörten Köyünün Burdur'a dahil oluşu 1925 yıllarına rastlar. İlçe merkezine uzaklığı 3 km. dir. Köyün kuzey bölümleri dağlık ve ormanlık olduğu için orman köyü sıfatındadır. Denizden yüksekliği 1250 metredir. İklimi yayla özelliği gösterir. Orman Köyü olan Çörten halkının çoğunluğu ormanlarda mevsimlik işçi olarak çalışmaktadır. Ayrıca pamuk işçiliği için dışarıya ailece giderek geçimlerini temin ederler.
ÇATAK KÖYÜ :Eskiden Dalaman Yörükleri tarafından yazlık yayla olarak kullanılan Çatak Köyü, daha sonraları yerleşik düzen köy haline gelmiştir. Kızılyaka Köyü' nün bir mahallesi olarak yerleşen köy, 1938 yılında ayrılarak. 1940 yılında müstakil köy haline gelmiştir. İlkbakışta Çörten Köyü ile birleşik gibi görünür, ancak ayrı muhtarlık olarak idare edilmektedir. Köyde 1993 yılında tapulama çalışmaları yapılmıştır. Denizden yüksekliği 1250 metredir. Köyün güney cenahında Dirmil Ovası vardır. Bu ovayı dört köy kullanmaktadır. Yedi tarla, Avdan yaylaları köyün yaz mevsiminde göç ettikleri yaylalardır İklim olarak kışlar soğuk ve bol yağışlı, yazları ise sıcaktır. Çatak Köyü orman köyü olduğundan halkın çoğunluğu mevsimlik işçi olarak orman sahalarında çalışmakta, sonbahar mevsiminde ise pamuk toplama işçiliği için Ege ve Akdeniz bölgelerine giderek geçimlerini temin etmektedirler. Hayvancılık ise çok gelişmemiştir. Nakliyecilik ve arıcılık bir kısım köylünün geçim kaynağını oluşturmaktadır. Ayrıca orman köyü olması nedeniyle ağaç doğrama atölyeleri de mevcuttur. İlköğretim Okulu tek olduğu için her iki köyden yetişmiş ve dışarıda görev yapan bir vali, bir müsteşar ve TRT 'de görev yapan bir saz ve sipsi sanatçısı vardır. 1995 yılında bir köy kitaplığı açılmış olup, bütün vatandaşlara hizmet vermektedir. İlçe merkezine 2 km. İl merkezine 130 km. uzaklıkta yer alan köyün ulaşım problemi yoktur. Köyde akraba evliliği yoğundur. Köyde Kalkınma Kooperatifi aracılığı ile bir takım faaliyetler yürütülmektedir.