Kısa özet
} Isabella "Bella" Swan güneşli Phoenix, Arizona'dan yağmurlu Forks, Washington'a babası Charlie'nin yanına taşınır. Bella bunu seçmiştir çünkü annesi Reníée beysbol oyuncusu olan yeni kocası Phil Dwyer ile evlenmiştir. Annesi Bella'dan babasının yanına taşınmasını istemese de kocasına seyahetlerinde eşlik edememesi onu üzmüştür. Bella da bunu fark edince babasının yanına Forks'a taşınmaya karar verir. Bella burada çabucak birçok arkadaş edinir ayrıca okuldaki erkek öğrenciler de utangaç Bella'nın ilgisini çekmek için yarışır.Bella okulun ilk gününde Edward Cullen'in yanına oturduğunda, Edward onun tarafından tamamen reddedilmiş gibi görünür. Aile dostu Jacob Black, Bella'ya yerel kabile efsanelerinden bahseder. Bella Edward ve ailesinin insanların değil de hayvanların kanını içen vampirler olduğunu öğrenir. Edward ilk başlarda Bella'dan uzak durmaya çalışır çünkü onun kanının kokusu kendisine çok çekici gelir. Zamanla Bella ve Edward birbirlerine aşık olurlar.Ama bu büyük aşkın kendilerine neler getireceğinden henüz haberleri yoktur.
Birliktelik göçebe vampirlerin Forks'a gelmesi ve James'in Bella'yı spor için avlamaya karar vermesi ile kaosa girer. Cullenler James'in dikkatini dağıtmak için Bella ve Edward'ı ayırma planı yaparlar ve Bella'yı saklanması için Phoenix'te bir otele gönderirler. Sonrasında Bella, James'ten annesini ele geçirdiğini ve onu kurtarabilmesi için kendisini feda etmesi gerektiğini söyleyen bir telefon alır. Bella da söyleneni yapar ve James ona saldırır ancak Edward, Cullen ailesinin diğer üyeleri ile birlikte James öldüremeden önce Bella'yı kurtarır. Bella'nın elinin ısırıldığı anlaşıldığında Edward onu vampire dönüştürecek zehir vücüduna yayılmadan önce emerek dışarı atar. Forks'a geri dönmeleri üzerine, mezuniyet gecesinde Bella, Edward'ın izin vermediği vampir olma arzusunu dile getirir.