akis
1 . Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı:
"İkide birde barutla infilak akisleri geliyordu."- Y. K. Beyatlı.
2 . Bir cismin parlak bir yüzeyde görünmesi:
"Mehtap, iri güller ve senin en güzel aksin / Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde."- Y. K. Beyatlı.
3 . mecaz Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki.
4 . fizik, kimya Evirtim.
5 . mantık Evirme.
akis
Türkçe akis kelimesinin İngilizce karşılığı.
[Mons Vinogradov] n. echo, reflection, mirror image, converse, reverberation, inversion, reflex, reflexion
n. course, flow, run, pour, afflux, efflux, flight, flux, gliding, inflow, influx, passage, river, tenor, tide
akis
işık ya da ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yankı, yansıma; evirme, evirtim.
bir cismin, parlak bir yüzeyde görünmesi.
bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki.
akis
Türkçe akis kelimesinin Fransızca karşılığı.
écho [le], réflection [la]
akis
Türkçe akis kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Echo
akis
(Arapça) Kadın ismi 1. Yankı. 2. Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünmesi, yansı. 3. Zıt, ters, muhalif.